'Kürt seçmen muhalefete güvenemiyor'

Ankara kulislerinde bugünlerde AKP’nin MHP’yle ortaklık, söylemde sertlik ve hızlı politika değişikliği gibi gerekçelerle tabanından kopan muhafazakâr Kürt seçmenle yeniden bağ kurma çabasında olduğu konuşuluyor. Araştırmacılara göreyse AKP’den kopanlar ağırlıkla kararsız seçmen bloğunda ve muhalefetin politikalarını yakından takip ediyor.

11 Ocak 2022 - 13:59
11 Ocak 2022 - 13:59
 0  3797
'Kürt seçmen muhalefete güvenemiyor'

2015 yılının ikinci yarısında, 7 Haziran seçimlerinin hemen ardından Türkiye’de Kürt sorunu yeniden çatışmaların konusu haline geldi. 2015 öncesinde ‘çözüm süreci’ adıyla yürütülen dönemde, AKP iktidarı silahların bırakılması amacıyla Kürt siyasetiyle görüşmeler yürütmüştü. 7 Haziran sonrasındaysa silahlar yeniden devreye girmiş ve çatışmalarda binlerce insan hayatını kaybetmişti.

Çatışmaların odağındaki Kürtlerin yaşadığı şehirlerdeki seçmenler bu süreçten sonra AKP’yle MHP’nin ortaklığına, hemen ardından da cumhur ittifakıyla birlikte hareketine tanıklık etmişti.

Son dönemlerdeyse iktidar kanadının, kendisinden uzaklaştığını düşündüğü muhafazakâr Kürt seçmenle yeniden ilişki kurmaya çabaladığı belirtiliyor. Öyle ki AKP’nin Kürt vekillerinin ‘kanaat önderleri’ ile sık sık toplantılar yaptıkları, MHP’yle işbirliğinin Kürt seçmene olumsuz yansımayacağını anlattıkları Ankara kulislerinde konuşuluyor. Hatta bazı bakanların önümüzdeki günlerde Kürt seçmenin yaşadığı bölgelere sık ziyaretler düzenlemesi ve burada ‘olumlu mesajlar’ vermeleri bekleniyor.

Peki, AKP’nin muhafazakâr Kürt seçmeninin eğilimi ne yönde? Kopuş söz konusu mu? Kopuş varsa seçmen nereye yöneliyor?

Genç: AKP yüzde 35’i kaybetti

Bu soruların cevaplarını Sosyal ve Siyasal Araştırmalar Merkezi’nden Yüksel Genç ve araştırmacı Reha Ruhavioğlu veriyor.

Diken’e açıklamalarda bulunan Genç, AKP’nin Kürt seçmen kitlesinin yüzde 35’inin partisinden koptuğunu dile getiriyor. Genç’e göre, bu kitlenin bir bölümü kararsız bloğuna geçmiş durumda. Genç koğuşun nedenleriniyse, “AKP’den kopma süreci 2015 sonrası Kürt sorununda çatışma ve gerilim politikalarını benimsemesinin ardından başladı. Bu durum hem bölgedeki hem de büyükşehirlerdeki Kürt seçmeni huzursuz etmeye başladı. AKP’den ilk kopan kitleler Kürt seçmenler oldu. Çünkü AKP’ye oy verme nedenleri büyük oranda zayıflamaya başladı” sözleriyle açıklıyor.

Genç’in aktardığına göre, Kürt seçmenin bir bölümü AKP’yi Kürt kimliğini önemseyen bir parti olarak tanımlıyordu, toplumsal ve ekonomik statü paylaşım sürecine dâhil olabileceklerini umuyordu. Genç bu kitleyi, ‘Kürt sorununa dair hassasiyetleri olan, ancak devletten gelecek faydaları da gözeten’ grup olarak tanımlıyor.

‘MHP’lileşen AKP’

Genç bu kitlenin kopuşunuysa şöyle anlatıyor: “AKP, MHP ile kurduğu ittifakı, yeni Türkiye formunu Türk-İslam sentezine uygun biçimde karakterize etmeye başladı. Kürt seçmen bir süre bunun taktiksel olduğunu düşündü. Fakat son iki üç yıldır, bunun taktiksel olmadığı ve MHP’lileşen bir AKP profilinin açığa çıktığını gördü. Ekonomik krizin de kendisini derinden hissettirmesiyle yaşanan yoksullaşma sonucu, kaynak paylaşımı konusunda da artık gözetilebilir bir pozisyonda olmadıkları kanaati geri dönüşsüz biçimde oluşturdu ve AKP’den uzaklaşmaya yol açtı. AKP’den kopan Kürt seçmen oranı yüzde 35 bandında. Bunların 13’lük bandı henüz kararsız. Geri kalan kesimse farklı siyasi partilere dağılmış durumda.”

Genç’e göre, kopan ve farklı siyasi partilere kayan kitleler henüz konsolide olmadı. Kitlelerin, muhalefet partilerinden kendilerine dair beklentileri olduğunu ve bunların karşılanmaması halinde bu seçmen grubunun kararsız blokta kalabileceği veya yeniden AKP’ye dönebileceğini dile getiriyor.

‘Ne olacağını muhalefet belirleyecek’

Genç’e göre, AKP’lilerin son dönemde yaptıkları belirtilen görüşmelerin kopan kitle açısından bir faydası olmayacak: “Kopanların ciddi bir bölümü geri dönüşü olmayan biçimde uzaklaştı. Şu pozisyonda bu tip görüşmeler, AKP’ye bir iki puan dışında pek seçmen kazandıracak gibi görünmüyor. Muhalefet beklentiye uygun dönüşmemekte ısrar ederse, geleneksel oy davranışlarının tekrarlaması pekâlâ mümkün olabilir. MHP ile kurduğu söylem birliği ortada. Ekonomik kriz ve işsizlikle nasıl baş edebileceği, bunu nasıl çözebileceği konusunda açık bir politika sunmak yerine daha spekülatif bir profil çiziyor. Kürt seçmen çok kararlı görünse bile günün sonunda neyin ne olacağını aslında muhalefet belirleyecek.”

Ruhavioğlu: Oy desteği en çok aşınan parti AKP

Araştırmacı Reha Ruhavioğlu ise AKP’ye oy veren kitlenin dörtte birinin partiden kopma eğiliminde olduğunu dile getiriyor. Ruhavioğlu’na göre, son bir yılda seçmen kitlesi en fazla aşınan parti AKP.

Ruhavioğlu da Yüksel Genç gibi muhalefetin AKP’den kopan Kürt seçmene yeteri kadar güven vermediği görüşünü savunuyor.

Ruhavioğlu, AKP’den ayrılan seçmene ilişkin şu değerlendirmeleri yapıyor: “Özellikle Kürt seçmen için söylüyorum, son bir yıldır bir şekilde içinde olduğum bütün araştırmalarda oy desteği en fazla aşınan partinin AK Parti olduğunu görüyoruz. Bu seçmen grubu hâlihazırda AK Parti içinde rahatsızlığı en yüksek olan grubu oluşturuyor.

2018’de AK Parti’ye oy vermiş bölge seçmeninden yaklaşık dörtte biri partisinden uzaklaşma eğilimi gösteriyor. Ancak bu seçmenin önemli çoğunluğu hâlihazırda kararsız yahut oy kullanmama eğiliminde. Bu seçmenden AK Parti’ye dönme eğilimi diğerlerinden güçlü olanlar ve az da olsa diğer partilerden ve yeni seçmenden gelen oylarla AK Parti oy kaybını yüzde 25’ten yüzde 15-20 arasına çekebiliyor. Kararsız veya protesto oy davranışında olmayan AK Parti seçmeni CHP, HDP, DEVA ve Gelecek partilerine gidiyor. Ancak esas olan AK Parti’den gelen seçmenin yoğunlaştığı kararsızlar kümesinin nasıl hareket edeceği.

Geçen yıl AK Parti’den ayrılanların çoğunluğu oluşturduğu Kürt seçmenin Deva ve Gelecek partilerine doğru yoğunlaşan ilgisi uzun zamandır duraklamış görünüyor. Güç enerjisi yahut psikolojik üstünlük rüzgarının CHP’nin yelkenlerini şişiriyor olması ve DEVA ile Gelecek partilerinin oy bakımından AK Parti’nin rahatsızlarını tatmin edecek bir noktaya gelmemiş olması gibi faktörler, bu durumun esas sebebi olarak görülebilir. Yani AK Parti kararsızlarının büyük bölümü CHP’ye gitmeyecek görünüyor ve bu kitle Gelecek ve DEVA’ya daha yakın. Ancak bu partilerin henüz yeterince büyümemiş olmaları ve yeni iktidar bloğunda muhafazakârların toplumsal kazanımlarını koruyacak önemli bir paydaş hüviyeti kazanmamış olmaları sebebiyle bu seçmende ‘Gelecek ve DEVA’ya gidecek oylar AK Parti’ye kaybettirir fakat bize de kazandırmaz’ gibi bir riski beraberinde getiriyor. Bu risk de bu seçmeni ya AK Parti’de tutmaya devam ediyor ya da kararsızlar durağında uzun süre beklemesine sebep oluyor.”

‘Muhalefet güven vermiyor’

“Mevcut durum AK Parti açısından olumsuz ama AK Parti’nin toparlayamayacağı bir eşik geçilmiş değil. Bunun en önemli sebeplerinden biri mevcut durumun muhalefet açısından da çok iyi görünmüyor olması. AK Parti karşısındaki bütün muhalefet bloğu, kopan 25 seçmenden 15’ine adres olabilecek bir güven veremiyor. Bu da AK Parti’nin manevra kabiliyetini güçlendiriyor. Ben bu mevcut durumun iki üç ay daha böyle sürebileceğini düşünüyorum. Ondan sonra gerek ekonomideki yeni durumun yansımaları, gerekse AK Parti ve muhalefetin geldiği nokta bu seçmen için ne anlam ifade edecek, o zaman yeniden değerlendirmek gerekecektir.”

Bu haber toplam 3797 kişi tarafından görüldü.
Son güncellenme: 17:09:56