Suriye krizinin patlak vermesinin ardından Kürt Dağı ve Türkmen Dağı gibi isimler Türk medyasında sık sık duyulur olmuştu.
2015 - 2016 yılları arasında Kürt Dağı’yla ilgili haberlere medyada sık rastlanırken 2016 yılının Haziran ayında Rus savaş uçaklarının desteğiyle Suriye Ordusu bölgede kontrolü ele geçirince çevre köylerde yaşayan 10 binlerce Kürt’ün akıbetine dair haber alınamaz oldu.
Kürt Dağı neresi, Türkmen Dağı diye bir dağ var mı, tarihi belgelerde işin aslı nasıl, Kürt Dağı’nın etrafındaki köylerde yaşayan Kürtler’in durumu ne, Baas dönemi boyunca hangi şartlarda yaşamlarını sürdürdüler?
K24, bu soruların cevaplarını Efrin’e bağlı Şeran Sivil Meclisi üyesi, tarihçi Mustafa Abdo ve tarihçi Müfid Yüksel ile aradı...
Kürt Dağı’nın çevresindeki köylerde yaşayan Kürtler’in Baas iktidarı boyunca çeşitli sıkıntılara maruz kaldığını söyleyen, Afrin’e bağlı Şeran Sivil Meclisi Üyesi, Tarihçi Mustafa Abdo, şunları söyledi:
“Lazkiye ile İdlib sınırında yer alan Kürt Dağı’nın çevresindeki köylerde yaşayan Kürtler’e yönelik ölüm, hapis ve resmi kurumlarda iş vermeme gibi zulümler var. O köylerden pek haber alınamıyor. Çünkü Suriye rejimi orada kontrolü ele geçirdi.”
'Okul Kitaplarında Kürt Dağı'
Kürt Dağı’nın tarihine dair bilgiler veren Abdo, şunları anlattı:
“Osmanlılar döneminde Efrin bölgesine ‘Kürd Dağı’ deniliyordu. Türkmen Dağı tartışmaları yapılan dağ bu bölgede değil. Lazkiye ile İdlib arasında arasındaki dağ için bu tartışma yapılıyor. Türkmenler bu dağın ‘Türkmen Dağı’ olduğunu söylüyor.”
Mustafa Abdo, “Efrin bölgesi için Suriye’deki coğrafya ve diğer eğitim kitaplarında Kürt Dağı anlamına gelen Cebel El Ekrad deniliyordu. Baas yönetiminden sonra buraya Halep Dağı silsilesi denildi. Kürtlük ifadesini yok etmek için isim değişikliği yaptılar. Bu bahsettiğim dağ silsilesi Türkiye ile Efrin arasındaki bölgede yer alıyor. Hawar ve Kurmênc dağları bu silsilede yer alan bir dağ” ifadelerini kullandı.
Dağ Çevresinde Fakirlik
Kürt Dağı çevresindeki köylerde yaşayanlarla görüştüğünü belirten Abdo, şunları anlattı:
“Lazkiye ile İdlib arasındaki Kürt Dağı ve çevresindeki köyleri ben gidip gördüm. Orada tanıdıklarım ve iletişimimin olduğu insanlar var. O köylerde yaşayan insanlara sordum. Dediler ki, biz Kürdüz, aslımız da Kürt. Türkiye Cumhuriyeti kurulup sınırlar çizildikten sonra biz burada kaybolduk. Biz Kürtçe konuşuruz ama son dönemlerde Arapça yaygınlaştı. Ama 70, 80 yaşındaki yaşlılarımız sadece Kürtçe konuşuyorlar.”
Abdo, “Bunu onlar söylüyor. Ama çocukları artık Arapça konuşuyor. Baas rejimi oraları fakirleştirdi. Baas’ın Kürtler’e yaptığı zulmün doğal neticesi bu, 60 yıldır Kürtleri eritmek için çalışıyorlar” diye konuştu.
Cebel El Ekrad Kürtleri’nin fakir durumda olduklarını kaydeden Abdo, şöyle devam etti:
“Sayısı 50 kadar olan köylerde yaşayan Kürtler fakirler, koyunları vardı. Çobanlık yapıyorlardı, göçebelik (koçerlik) yapıyorlardı. Onlar çok zulme maruz kaldı. Halen resmi kurumlarda çalıştırılmıyorlar. Resmi bir görev verilmiyor. Genç ve orta yaşlarda olanları Kürtçe konuşmuyor ama biz Kürt’üz diyorlar. Şam’daki Kürtler gibi, Şam’da çok Kürt var. Bunların çoğu biz Kürt’üz, falan aile, falanca aşiretteniz diyorlar ama Kürtçe konuşamıyorlar.”
Türkmen Dağı Ve Alevi Dağı
Kürt tarihçi, dağın geçmişi konusunda ise şu bilgileri aktardı:
“Osmanlılar 500 yıl önce Arap bölgelerini ele geçirince Efrin bölgesine Kürt Dağı dediler. Selahaddin Eyyubi döneminde oraya Kürtler geldiler ve o bölgedeki dağa Kürt Dağı denildi. Baas’tan sonra Türkmenler bu dağa ‘Türkmen Dağı’, Nusayriler de ‘Alevi Dağı’ demeye başladı. Bir nevi bu dağ kıymetlendi. Kürtler de bu dağ bizim, bu dağın adı tarihte de bugün de Kürt Dağı’dır dediler.
Bu şekilde bir tartışma başladı. Suriye, Osmanlı ve tarih vesikalarında Kürt Dağı vardır. Türkmen ve Alevi Dağı gibi tanımlar yoktur.
Kerkük üzerine gelişen tartışmaya benzer bir tartışma yaşanıyor burada da ama Kerkük’le ilgili tarihi belgelerde de hep orada Kürtler’in büyük çoğunlukta oldukları belli oluyor.”
Asıl Adı Kürt Kalesi
Kürt Dağı’na dair bilgilerine başvurduğumuz diğer bir isim tarihçi Müfid Yüksel de Lazkiye ile İdlib arasında yer alan Kürt Dağı’nın tarih kitaplarında “Kürt Kalesi” anlamına gelen Hısn-ul Ekrad olarak geçtiğini söyledi.
Kürt Kalesi’ne daha sonra Kürt Dağı denildiğini belirten Yüksel, “Kürt Dağı, Efrin bölgesine deniliyor. Cumhuriyetin ilk yıllarında Kürt Dağlıların Mutalebatı isimli Afrinli Kürtler’in taleplerinin yer aldığı Osmanlı Türkçesi ile yazılmış bir vesika var” dedi.
Lazkiye ile İdlib arasında yer alan Kürt Dağı bölgesine Eyyübi Devleti’nin kurucu Sultanı Selahaddin Eyyubi döneminde Kürtler’in yerleştiğini belirten Yüksel, şöyle devam etti:
“Selahaddin döneminde o dağdaki kaleye yerleşen Kürtler daha sonra çevrede köyler kurdular. Tarihi kayıtlarda oraya Kürt Kalesi anlamına gelen Hısn-ul Ekrad deniliyor. Daha sonra Kürt Dağı diye meşhur oldu. Baas yönetiminden önce Fevzi Dile ve Edip Şimşekli gibi Suriye’nin Kürt cumhurbaşkanları oldu. Bu dağın resimlerinin yer aldığı Suriye liraları basıldı.”
2012’de ‘Türkmendağı’ Oldu
Suriye ile ilgili haberlerde “Türkmendağı” ismine ilk olarak 2012 yılında, Suriye iç savaşı başladıktan sonra rastlanıyor.
Osmanlıca Kitaplar Koleksiyonu’nda yer alan “Kürd Dağlıların Mutalebâtı” adlı kitapta Afrin bölgesinden sözedilirken, Afrinlilerin Ankara’dan isteklerine yer veriliyor.
Afrin - Türkiye sınırında yer alan sıradağlar uluslararası literatürde “Kurd-Dagh” ismiyle anılıyor. Osmanlı ve Batı kaynaklarının tümünde bu dağın adı Kürt Dağı’dır.
36’ncı paralelin kuzeyindeki bu dağ Türkiye - Suriye sınırının batı kısmını oluşturan yükseltilerden biri olarak Afrin bölgesinde yer alıyor.
Cerablus yakınlarında ise, Araplar’ın “Cebel el-Ekrad” dediği, İngilizce yazımı “Jabal al-Akrad” olan Kürtçe adıyla “Çiyayên Kurdan” (Kürt Dağları) adlı dağ bulunuyor. Bu dağın adı da Türkçe literatürde Kürt Dağı anlamına gelen “Cebel Ekrad” olarak geçiyor.
Lazkiye - İdlib sınırında Araplar’ın “Hüsn-ül Ekrad” (Hosn al-Akrad) dedikleri, Batılılar’ın “Crac des Chevaliers” ve “Castle Kordes” dedikleri ve bizim de Kela Mirdêsan olarak bildiğimiz Kürt Kalesi bulunuyor.
2016’nın haziran ayında Suriye ordusu, Rus uçaklarının da desteğiyle Lazkiye’nin kuzey doğusundaki Kürt Dağı’nın ve çevresindeki 60’tan fazla köyün kontrolünü tamamıyla ele geçirdi.
Kürt Dağı’nda Yer Alan Köyler
Alevi ve Türkmenler’in yaşadığı bölgelere kadar uzanıp, Selma ve Kinisba nahiyelerinden oluşan Kürt Dağı bölgesinde 64 köy yer alıyor. Dorin, Selma, Tirtiyah, Merc, Huhe, Kifrdilbe, Elkom, Maroniyat, Meric, Sakıya Kert ve Bisufa köyleri Selma nahiyesine bağlı.
Şelef, Ayn Kıntere, Vadi Basur, Bille, Mecdel, Kihıya, Kebane, Nihşba, Ebu Rişa, Mızin, Vadi Şeyhan, Humrat, Sehakir, Boz Hırbe, Serminiye ve diğer bazı köyler de Kinisba nahiyesi sınırı içinde yer alıyor.
Bölgede Muşan, Ocan, Kihıya, Şeyhan isimli 4 Kürt aşiretine mensup 80 ile 90 bin arasında Kürt nüfusunun yaşadığı belirtiliyor.
Tarihi kaynaklarda Kürtler’in, Selahaddin Eyyubi döneminde bölgeye yerleştiği biliniyor. Eyyubi’nin, “Kudüs’ün kurtuluşu, Kürt Dağı’ndan başlayacak” dediği, bunun üzerine de ordusunun Lazkiye’ye kadar kontrolü sağladığı rivayet ediliyor.