Şehir Tiyatrolarının 106 yıllık tarihinde ilk defa oynanacak olan Kürdçe oyununun, kaymakamlık tarafından yasaklanması, tarihi asimilasyon politikasının devamıdır.
Türkiye’de yaşayan herkesi “Türk ve Müslüman yapma”yı temel alan tekçi devlet sisteminin temel hedeflerinden birisi de Kürd dili ve kültürünün asimile edilmesidir.
Devlet, her olanağı kullanarak Kürd dili ve kültürünü asimile etme çabasından geri durmadı; durmuyor.
Kürdçe kitaplar yasaklandı; yasaklanıyor, yazarlar tutuklandı; tutuklanıyor; gazete, dergi, televizyon kanalları ve siteler kapatıldı; kapatılıyor.
Tiyatro oyunun yasaklanmasına gösterilen PKK propagandası” gerekçesi ve ilgililer hakkında soruşturma açılacağının bildirilmesi de, devletin tarihi politikasını açıkça ortaya koyuyor.
TC kuruluşundan itibaren Kürdlerin her ulusal talebini “bölücülük” olarak gördü, hak talebinde bulunanları “eşkıya çete, terörist” vb olarak yaftaladı.
Kürdlerin her ulusal demokratik talebini PKK’ye bağlamak, talepleri dile getirenleri “PKK-KCK örgütüne üye olma, yardım ve yataklıktan” yargılama, tarihi devlet politikasını sürdürmektir, Kürd sorununu “şiddet temelinde” çözmede ısrardır, şiddet sarmalını derinleştirmedir, şiddetten medet umanların değirmenine su taşımaktır.
Bêrû adlı Kürdçe tiyatro oyununun yasaklanmasını protesto ediyor, tüm yurtsever kesimleri Kürd dili ve kültürüne yönelik saldırıları karşı koymak, Kürd dili ve kültürünü geliştirmek için el ele vermeye çağırıyoruz.
Bêrû adlı oyunun yasaklanması, aynı zamanda sanat ve sanatçılara yönelik bir saldırıdır.
PSK tüm demokratik ve duyarlı çevreleri seslerini, sözkonusu yasaklara ve anti demokratik baskılara karşı yükseltmeye çağırır.
14 Ekim 2020
Kürdistan Sosyalist Partisi