Terör ve teröristlerle mücadele tüm dünyada gündemin en önemli maddelerinden biri. Uzmanlar terörün dayandığı sosyo-ekonomik olumsuzluklar giderilmediği taktirde terörist örgütlere katılımın durdurulmasının zor olduğuna dikkati çekiyor. Buarada Kanada Suriye’de teröre karşı askeri mücadeleye katkısını arttıracağını açıkladı.
Kanada Başbakanı Stephen Harper, ülkesinin IŞİD’le askeri mücadeleye katkısını arttıracağını ve Suriye’de örgüt hedeflerine karşı düzenlenen hava saldırılarına katılacağını açıkladı.
Harper, parlamentoda yaptığı konuşmada, Kanada’nın bu saldırılar öncesinde Suriye hükümetine danışmayacağını belirtti ve IŞİD’in Suriye’deki güç kaynaklarının vurulması gerektiğini söyledi: “Hükümetimiz hava saldırılarının Suriye’yi de kapsaması için meclisin desteğini istiyor. IŞİD’in ve sözde halifeliğin başkentinin Suriye’de olduğunu hatırlatıyoruz. IŞİD militanları ağır silahlarıyla Irak sınırından serbestçe Suriye’ye geçerek, kendilerini hava saldırılarından koruyor. Suriye, IŞİD için güvenli bölge olmayı sürdürmemeli.”
Harper aynı zamanda Kanada’nın Irak’taki askeri misyonunun da Mart 2016’ya kadar uzatılacağını açıkladı.Kanada, Amerika’dan sonra IŞİD’in Suriye’deki hedeflerini vuran ikinci NATO ülkesi olacak. Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğer bazı Arap ülkeleri de IŞİD’e karşı Suriye’de hava saldırıları düzenliyor.
Kanada savaş uçakları Amerika’nın önderliğini yaptığı hava operasyonlarına yalnızca Irak’ta katılıyor. Ülke ayrıca Kuzey Irak’ta Kürt savaşçıları eğitmek üzere bölgeye 70 askerden oluşan özel bir tim yolladı.
Geçen yıl çeşitli ülkelerden onbinlerce kadın ve erkek, Suriye, Irak ve Libya’ya giderek IŞİD’e katıldı. Mart ortasında 11 tıp öğrencisinin IŞİD kontrolundaki bölgeye geçmesi, uzmanların IŞİD’in uzun dönemli stratejisi çerçevesinde yabancıları ön cephelere gönderdiği yorumu yapmalarına neden oldu.
Bu 11 doktor ve tıp öğrencisinin aileleri, Türkiye’nin Suriye sınırında çocuklarından haber bekliyor. İngiltere, Amerika, Sudan ve Kanada’dan gelen aileler çocuklarının teröristleri değil Suriyeli sivilleri tedavi etmek için Suriye’ye gittiğini umuyor.
Ancak bazı uzmanlar, IŞİD’in İngilizce konuşan doktorları militan olarak örgüte dahil etmesinin, yabancı savaşçı sayısını arttırma hedefinin bir parçası olduğunu söylüyor.
Mısır’da El Cumhuriye Siyaset ve Güvenlik Merkezi uzmanı olan Semih Seyif Elyazal, “Örgüte üye olan yabancıların çoğu dini heyecanları ve cehaletin birleşimiyle beyinleri yıkanmış kişiler. Bazıları ise macera ve kan dökme arzusu duyan insanlar. İnternetteki şatafatlı reklamlara kapılıyorlar” yorumunda bulunuyor.
Örgüte üye olanlar sonradan fikir değiştiremiyor. Uzmanlar, Asya’dan, Arap dünyasından ve Avrupa’dan örgüte katılanların neredeyse 2 bininin öldürüldüğünü söylüyor. Ayrılmak isteyenler öldürülüyor. Bu da tüm yabancı savaşçılara özel bir görevle gönderilmedikçe, evlerine dönmelerinin mümkün olmadığı fikrini aşılıyor.
IŞİD militanlarının ülkelerine dönerek terör saldırıları düzenlemesi olasılığı, en kaygı verici güvenlik krizlerinden biri.
Uzmanlar, bir kıyamet senaryosundan kaygı duymak yerine IŞİD’in hangi nedenlerle yeni üye kazandığı üzerinde durmanın daha yararlı olacağı görüşünde. Artan işsizlik, zenginlerle yoksullar arasındaki uçurumun büyümesi ve diğer adaletsizlikler, fanatizmi ve köktendinciliği körüklüyor. Uzmanlar, bu sorunlara çözüm bulunmadıkça terörün önüne geçmenin zor olduğunu vurguluyor.
