İçini boşaltarak,yada Aristo mantığı ile birbirinin zıddı kavramları karşılaştırarak sonuç çıkaranlar cahil değilse açık ifade ediyorum iyi niyetli değillerdir.Örneğin milliyetçilik, ezen ulus milliyetçiliği ile ezilen ulus milliyetçiliği arasında dağlar kadar fark olmasına rağmen düz mantık ile iki milliyetçiliği aynı kefeya koyup değerlendiremeyiz.Başına konan ek ile milliyetçiliğin anlamını ve içeriğini tamamen değiştirir.Ezen ulus milliyetçiliği gücünün yettiği diğer ulusları küçük görür ve egemenliği altına almak ister.Kendi ulusunu üstün gördüğü için de Aleme nizam vermek iddiasındadır ve diğer ulusları gerektiğinde zor kullanarak yönetme hakkını kendinde görür. Ezen ulus milliyetçiliğinin gideceği yer de bilinen faşizmdir.Ezilen ulus milliyetçiliği ise tamamen farklı anlam ve içerik taşır. Ezilen ulus milliyetçiliği ise Milli Demikratik Devrim sürecini geç yakalamış,baskı ve asimilasyona karşı binlerce yıllık tarihinden gelen ulusal değerlerini, dilini ve evrensel haklarını korumak ve var olmak için verilen mücadelenin adıdır.Ezilen ulus milliyetçiliği kendini üstün görmediği gibi başka ulusları ezmek gibi bir çabası irkçı olmadığı için yoktur.İşgal edilen bir ülkede işgalcilere karşı mücadele edenler sağcı ve solcuları milliyetçidir.Bu nedenle antiemperyalist ve antisömürgeci olmak için de evvela milliyetçi olmak gerekir.Yoksa bu iki mücadelede verilemez.Ezilen ulusun ezen ulusa karşı direnç kaynağı da milliyetçiliktir.Milliyetçi düşünce yoksa direnemez ve yok olup gider.Vietnam'lı sosyalistler milliyetçi oldukları için ülkelerini işgal eden emperyalist güçlere karşı direndiler ve savaşarak ülkelerini işgalden kurtardılar.Zor kullanarak işgal ettiği toprakları ele geçirenlere milliyetçi denir.Ancak onların milliyetçiliği ezen ulusun milliyetçiliğidir.Mesela Hitler ve Musolini'de ezen ulus milliyetçidir. Şimdi Ho Chi Mine ile bu iki faşist milliyetçiyi nasıl bir tutarız?
Musolini ile ona karşı direnen Çöl Aslanı Ömer Muhtar'ın milliyetçiliği aynı kefeye konabilirmi?Mesela sosyalist olmasına rağmen ülkesinde Milli Demokratik Devrimi gerçekleştiren Mao en büyük Çin milliyetçisidir.
Ezan ulus milliyetçileri denetim altına aldığı uluslara"Hepimiz kardeşiz"derler.
Bu laf kulağa hoş gelse de ezilen ulusu kandırmak ve sömürü düzeninin devamı için ustaca uydurulmuş bir palavradır. Uluslar dost olabilir,ancak kardeş olamaz.Yine ezen ulusun devrimcisi olduğunu iddia eden ve onların izinden giden yerli işbirlikçileri "Her türlü milliyetçiliğe karşıyız"diyerek ezilen ulus milliyetçilerin de "İlkel Milliyetçi"diye suçlarlar.Bilinmelidirki onlar mevcut statükodan yanadırlar.Niyetleri iyi değildir.Gerçek devrimcilerakıl vermek vermek yerine kayıtsız,şartsız ezilen ulusun yanında tavır alırlar.
Kavramların anlamını araştırmadan birilerinden öğrenerek tekrarlayanlar sıklıkla milliyetçilik gibi başına ezen,yada ezilen koyduğunda içeriği değişen kavramları genelleme yaparak aynı hatayı bilinçli yada bilinçsizce yapılıyor.
Savaş ve Barış'ta çarpıtılarak kullanılarak iki kavram.Savaşın kötü olduğunu aklı başında olan herkes kabul eder.Savaştan çıkarı olanların ve saldırıya uğrayanların dışında kimse savaş istemez.Ancak özellikle mezhep ve etnik farklılıkların olduğu,hala eşitliği kabul etmeyerek ayırım yapıldığı Otadoğu'da savaşlar bitmiyor.Mesela İŞİD silahları kuşanıp gelmiş burada şeriat kuralları ile yaşam tarzını ben belirleyecegim diyor.Bunu kabul etmeyelere yaşam hakkı tanımayarak diri diri yakıyor yada boğazlarını keserek öldürüyor.Kadınları ve kızlarını kaçırıp kendine cariye yapıyor,yada pazarlarda satıyor.Aristo mantığı ile savaş kötüdür,o halde İŞİD'e karşı da savaşta kötüdür diyebilirmiyiz? Barış iyi ancak İŞİD ile barış,birlikte yaşam mümkünmü?Karşı çıkılan kirli dediğimiz,kazananın baştan belli olduğu savaşlar vardır,birde işgalcilere karşı verilen haklı savaşlar.
Kavramları birilerinden öğrenerek genelleştirip tekrar etmek doğru ile yanlışlışın karışmasına neden oluyor.Kavramların başına konan eklere göre (ezen,ezilen gibi)anlamlarını bilerek yerinde kullanmak gerekir.Yoksa kaş yapayım derken göz çıkarmak kaçınılmaz oluyor.
A.Güllüoğlu
15.10.2021
