ABD Savunma Bakanlığı'nın (Pentagon) Rakka'yı kurtarma planının ABD'den "önemli" bir askeri katkıyı öngördüğü belirtiliyor. Washington Post gazetesi, Pentagon'un, Rakka saldırısına ilişkin planının Kürt güçlerine silah tedariki dahil ABD'den "önemli" bir askeri katkıyı öngördüğünü yazdı.
Washington Post gazetesi, "ABD yetkililerine göre, Pentagon'un, IŞİD'in Suriye'deki başkenti Rakka'ya saldırıya ilişkin planı, Özek Kuvvetler güçleri, saldırı helikopterleri ile sahada savaşan başlıca Suriyeli Kürt ve Arap güçlerine silah tedariki dahil, ABD'den önemli bir askeri katkıyı öngörüyor" dedi.
Geçen hafta başında Trump Yönetimine sunulan ve halen Beyaz Saray tarafından incelenmekte olan, ABD ordusunun tercih ettiği seneçeğin, Obama Yönetimince getirilen bir dizi kısıtlamayı hafifleteceğini belirten gazete, halen 500 olarak sınırlandırılan Suriye'deki Özel Kuvvetlere bağlı eğitimci ve danışmaların sayısının artırılabileceğin belirtti.
ABD'li gazetenin Suriye'deki ABD'li askerlerin sahadaki savaşa doğrudan dahil olmazsa da cehpe hattına daha yakın bir mesafede çalışabileceğine dikkat çektiği haberde planlanan Rakka taarruzusunun şimdiden "yeni ittifaklar"a yol açtığı vurgulandıktan sonra Menbiç'de yaşanan gelişmelere ilişkin olarak şöyle denildi:
"Son iki gün Rakka savaşına dahil olmaları planlanan ABD güçleri, iki ABD müttefiki olan Türk ve Suriyeli Kürt savaşçıları arasında bir çatışmayı önlemek için Suriye'nin kuzeyindeki bir kente sapmak zorunda kaldılar. Orada da kendilerini, ayna amacı taşıdığı gibi görünen Rus ve Suriye hükümet güçleriyle yan yanı buldular."
Washington Post, Beyaz Saray'a sunulan "Rakka planı onaylanması durumunda Türkiye'nin, Ankara tarafından terörist olarak değerlendirilen Suriyeli Kürtlere ABD'li silahların verilmemesi ve gelecek taarruzdan dışlanması taleplerinin reddedilmesi anlamına gelir" yorumunu yaptıktan sonra Ankara'dan bu konuda gelen uyarılara da yer verdi.
"Hala gizli tutulan plana ilişkin konuşan ABD yetkilileri, (Türkiye Cumhurbaşkanı) Erdoğan'ın sert ifadeleri, daha çok iç politikaya yönelik olduğuna inanıyorlar" diye yazdığı haberde Türkiye'de 16 Nisan'da yapılacak olan anayasa değişikliği referandumuna işaret edildi.
Bu arada, ABD'nin öncülüğündeki Koalisyon Güçleri Komutanı General Stephen Townsend'in geçen Çarşamba günü gazetecilere konuşurken dile getirdiği YPG'nin Türkiye için bir tehdit oluşturduğu yönünde "sıfır kanıt" bulunduğu iddiasına dikkat çeken gazete, "ABD'nin NATO müttefiki ve koalisyon üyesi Türkiye ile görüşmeleri devam ediyor" dedikten sonra Menbiç kentinin içinde ve dışında son günlerde meydana gelen yeni gelişmelere vurgu yaptı.
Washington Post, geniş haberinde ABD'nin Türkiye'ye Kürtlerin kontrolündeki alanların Fırat'ın batısına kadar uzamayacağı sözünü verdiğini de anımsatırken de Menbiç'teki güvenliği Kürt polisince sağlanmaya devam etse de Amerikalıların YPG savaşçılarının kentten büyük ölçüde ayrıldıklarında ısrar ettiklerine ancak bu görüşü paylaşmayan Türkiye'nin ise "Kürtleri güç kullanarak çıkarmakla tehdit ettiğini" vurguladı.
Haberde, geçen hafta Menbiç Askeri Konseyi'nin Suriye ordusunu davet ettiğini açıkladığını anımsatan gazete, bu gelişmenin "Rusya'nın arabuluculuğunu yaptığı, Türkler ile ihtilafı önlemeyi amaçlayan bir mutabakatının bir parçası olduğunu" belirtti.
Haberde Cumartesi günü de ABD ordusunun da, düşmanca eylemleri caydırmak ve YPG'nin varlığının kalıcı olmamasını sağlamak gibi gerekçelerle Menbiç'in içinde ve etrafındaki askeri varlığını doğruladığına dikkat çekildikten sonra "ABD güçlerinin, iki koalisyonun üyesi olan Türkiye ve Suriyeli Kürtleri birbiriyle çatışmalarını önlemek için yerleştirildiğini" yazdı. Washington Post şunları da söyledi:
"Pentagon, olası bir ABD-Rusya işbirliğini onaylamazsa da ABD yetkilileri, Rusya ve Suriye'nin halen Türkiye ile Kürtler arasında oluşturmakta olduğu tampon bölgesi veya Suriye hükümetinin Menbiç'in içine girmesi olasılığı konusunda mutsuz değil. Yetkililer, olumlu bir sonucun da Türk güçleri ve Suriyeli müttefiklerinin kentin içine girmelerini önlemekle kalmayacağını aynı zamanda potansiyel olarak (kentte) geri kalan YPG güçlerinin Fırat'ın doğusuna iteceğini söylüyorlar."
Washington Post, Türkiye'nin Esad'a karşı savaşan isyancılara destek vermiş olsa da hiçbir zaman Suriye ordusu ile doğrudan ihtilaf içinde olmadığını belirtirken de "ABD yetkilileri de (Türkiye'nin) Menbiç'in başında Kürtlerin yerine Suriye hükümetinin olmasını tercih edeceğine inanıyorlar" ifadelerini de kullandı.
ABD ordusu için Rakka operasyonu planlanırken Menbiç'in bir soru oluşturmamasının taşıdığı öneme de vurgu yapıldığı haberde Rakka operasyonu ile ilgili olarak Beyaz Saray'a sunulan yeni önerilerde ABD'nin askeri katkısının, daha çok personel ve ekipmanı ile daha az sınırlayıcı kurallarla artırılmasının öngörüldüğü belirtilirken planda "Suriye Demokratik Güçleri'nin hem Kürt hem de Arap unsurlarına daha çok silah, araç ve ekipmanının sağlanması" öngörülüyor.
