Rûdaw TV’ye konuşan Oral Çalışlar, çözüm sürecinde hem hükümetin hem de Kürt tarafının çeşitli beklentilere sahip olduğunu belirtti.
Hükümetin PKK’den silah bırakmasını ve kendini feshetmesini istediğini, bunun için PKK'nin kongresini toplamasını talep ettiğini hatırlatan Çalışlar diğer taraftan, Kürt tarafının da süreçle ilgili taleplerinin olduğunu ifade etti.
Çalışlar, DEM Parti Eş Başkanı Tuncer Bakırhan’ın açıklamalarına atıfta bulunarak, “bir paket üzerinde pazarlık yapıldığını ve çözüm sürecinin somut bir aşamaya yaklaşmış gibi göründüğünü” belirtti.
"Batı'da özgürlük karşıtı hava, doğuda barışı nasıl sağlayabilirsiniz?"
Oral Çalışlar, çözüm sürecinin en kritik noktalarından birinin, Batı'daki toplumsal gerilimle doğudaki barış çabalarının nasıl kesiştiğini anlamak olduğunu vurguladı.
Çalışlar, Batı'daki özgürlük karşıtı havanın doğudaki barış için büyük bir engel teşkil ettiğini belirterek, "Batı'da özgürlük karşıtı bir hava verirken, doğuda barışı nasıl sağlayabilirsiniz? Bu bayağı zor bir iş. Ama bunu yapabileceklerini düşünüyorlar. Doğuda barışı sağlamak istiyorsanız, Batı’daki bu atmosferi göz ardı edemezsiniz” dedi.
Çalışlar, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın "İşler yolunda gidiyor" açıklamasını değerlendirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından CHP’nin düzenlediği gösterilere değinen Çalışlar, “Türkiye'nin batısında işler o kadar yolunda gitmiyor gibi görünüyor” dedi.
Özellikle, HDP ve DEM Partili belediyelere yönelik kayyım uygulamalarının şimdi ise CHP’ye yönelmiş olmasının durumu karmaşıklaştırdığını vurgulayan Çalışlar, batıda özgürlük karşıtı bir hava varken doğuda barışın nasıl sağlanacağına dair şüphelerini dile getirdi.
Çalışlar, CHP’nin iktidara karşı gösterdiği sert muhalefetin çözüm sürecinin ilerlemesini zorlaştırabileceğini belirtti.
"Hükümet ve Kürt tarafı arasında bir paket üzerinde pazarlık yapılıyor"
Çalışlar, çözüm süreciyle ilgili olarak hükümetin ve Kürt tarafının çeşitli taleplerinin olduğunu ve bu taleplerin bir paket üzerinde “pazarlığa dönüştüğünü” belirtti.
Bu süreçte Kürt tarafının taleplerini net bir şekilde dile getirmediğini ancak yine de çözüm için umutlu olduklarını söyleyen Çalışlar, "Kürt tarafı şu an çok net bir şey söylemiyor ama yine de sürecin sonunda büyük bir paketin gündeme geleceğini düşünüyorlar. Tuncer Bakırhan’ın söylediklerinden anladığım kadarıyla, bir paket üzerinde ciddi bir pazarlık yapılıyor” diye konuştu.
Oral Çalışlar, çözüm sürecinin ilerleyebilmesi için PKK’nin silah bırakması ve kendini feshetmesi gerektiğini belirtti.
Hükümetin de bu talepte olduğunu ifade eden Çalışlar, "Hükümet, PKK'nın silah bırakmasını ve kendini feshetmesini istiyor. Bunu yapabilmek için PKK'nın kongresini toplamasını ve çözüm için somut adımlar atılmasını bekliyorlar” diye konuştu.
"Nisan ayında ciddi bir demokrasi paketi bekleniyor"
Oral Çalışlar, çözüm sürecinin nihai aşamasının Nisan ayında bir demokrasi paketiyle şekilleneceğini öngördü.
Çalışlar, Tuncer Bakırhan’ın "Nisan ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi sayesinde büyük bir demokrasi paketi gündeme gelecek" açıklamasına atıfta bulunarak, bu dönemin çözüm sürecinin en önemli aşamalarından biri olacağına inandığını ifade etti.
Oral Çalışlar, "Tuncer Bakırhan’ın söyledikleri, Türkiye’nin demokrasi yönünde çok önemli bir adım atacağına işaret ediyor. Nisan ayı, belki de çözüm sürecinin dönüm noktalarından biri olacak. Ciddi bir demokrasi paketiyle yüzleşeceğiz” dedi.
"Barış için ortak bir zemin gerekli"
Oral Çalışlar, çözüm sürecinin başarıya ulaşabilmesi için tüm tarafların ortak bir zemin üzerinde buluşması gerektiğine dikkat çekti.
Çalışlar, Türkiye'nin doğusunda ve batısında eş zamanlı olarak barış ve demokratikleşme için adımlar atılması gerektiğini vurgulayarak, “Barışı sağlamak için sadece bir tarafın çabası yeterli değil. Hem Batı’da hem de Doğu’da barışı, özgürlükleri ve demokratikleşmeyi güçlendirecek bir ortam yaratmak şart” yorumunu yaptı.
Oral Çalışlar, dünya genelinde Trump faktörünün etkisiyle ülkelerin iç meselelerinin daha karmaşık hale geldiğini, bu durumun Türkiye üzerindeki etkilerine de dikkat çekti.
Çalışlar, iç ve dış gelişmelerin çözüm süreci üzerindeki etkilerinin henüz tam olarak öngörülemediğini belirtti.(Rudaw)
