Twitter hesabından yaptığı paylaşımda Litvanya, Letonya ve Estonya'yı "bizim vilayetlerimiz" şeklinde nitelendiren Medvedev, bu ülkelerin Ukrayna savaşı sırasında "kendilerini kirlettiklerini" ileri sürdü.
Euronews'te yer alan haberde, Medvedev'in "kışkırtıcı" olarak değerlendirilen açıklaması, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un geçen hafta Moskova'nın "jeopolitik olarak çoktan kaybettiği" yönündeki sözlerine cevaben geldi.
Fransız lider, Opinion gazetesine verdiği demeçte, "Rusya fiili olarak Çin'e karşı bir anlamda boyun eğme sürecine girdi ve İsveç ve Finlandiya'nın NATO'ya katılım kararını tetiklediği için de kritik öneme sahip olan Baltık'a erişimini kaybetti." değerlendirmesinde bulunmuştu.
Üç Baltık ülkesi, 1991'de dağılıncaya kadar SSCB tarafından işgal edilmişti.
Geleceklerini AB ve NATO içinde gören Baltık ülkelerinin vatandaşları Sovyetler Birliği'ne karşı yoğun olumsuz bir görüşe sahip.
Keza Moskova'nın geçen yıl şubat ayında başlayan Ukrayna işgali sonrası Baltık ülkelerinde de Rusya'nın olası saldırı ihtimaline yönelik endişeler artmış durumda.
Bu nedenle söz konusu ülkeler, finansal yardım ve silah desteğinin yanı sıra önemli sayıda Ukraynalı mülteciye ev sahipliği yapıyor.
Rusya Başbakanı olarak 2000-2004 yılları arasında görev yapan Medvedev, Kremlin içinde Batı karşıtı ve savaş yanlısı şahin bir isim olarak öne çıkıyor.
Yaptığı kışkırtıcı açıklamalar da uluslararası kamuoyunda sık sık tartışmalara neden oluyor.
Ayrıca Medvedev, Polonya'dan da "geçici olarak işgal edilmiş" bölge olarak bahsetti.
AP'nin haberine göre bu tanımlama, ülkedeki 10 bin Amerikan askeri dahil NATO'nun varlığı.
Polonya doğrudan SSCB'ye bağlı olmasa da Sovyetler Birliği'nin uydu devletlerinden biriydi.
Ülke halkı nezdinde "yozlaşmış ve etkisiz" olarak algılanan komünist sistem ise 1989 yılında çöktü.
Rus siyasetçi, Macron'un değerlendirmesine, "Jeopolitik bir kayıp mı?" sorusunu yöneltti ve açıklamasını şu sözlerle sürdürdü:
"Artık tüm NATO üyesi ülkeler gece Rusya'yı düşünerek yatıyor ve sabah Rusya'yı düşünerek uyanıyor. Dahası, geçici olarak işgal edilen Polonya ve Baltık vilayetlerimiz gibi özellikle korkak ve hayali ağrılardan muzdarip olan bazıları da kendilerini iyice kirlettiler. Dolayısıyla, eğer gerçekten bir kayıp varsa, bu, 21. yüzyılda istisnai bir rol oynama hırsının altında yatan ilkel NATO politikasının kaybıdır."
Bir milyondan fazla görüntülenen Twitter paylaşımında Medvedev, Avrupa'nın "Amerikalıların sapkın kaprislerine" boyun eğdiğini de öne sürdü.
AB'ye sert sözlerle yüklenen Medvedev, "Bu süreçte, mazoşist bir şehvetle kendi ekonomisine ve sıradan Avrupalılara zarar veriyor" yorumunu yaptı.