Amedsporlu Deniz Naki'yi "terör örgütü propagandası" iddiasıyla açılan davada önce beraat ettiren savcılığın itirazıyla istinaftan dönen dosyadaki ikinci yargılamasında ise 1,5 yıl hapis cezası veren mahkeme, gerekçeli kararını açıkladı.
Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi 5 yıl süreyle ertelediği cezanın kararında, "Sanığın PKK/KCK terör örgütünün şiddet yöntemlerinin açıkça meşru gösterdiği ve övdüğü, örgütünün propagandasını yaptığı sabit olmakla, cezalandırılmasına karar verilmiştir" ifadesini kullandı.
Sosyal medya hesaplarında "Terör örgütü propagandası" yaptığı iddiasıyla hakkında Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 yıla kadar hapis istemiyle dava açılan Amedspor futbolcusu Deniz Naki, 8 Kasım 2016 tarihinde yapılan ilk duruşmada beraat etti.
Gerekçeli kararın açıklanmasının ardından, Diyarbakır'da görevli Cumhuriyet Savcısı, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi'ne istinaf başvurusu yaparak, Naki'nin beraatine itiraz etti. Başvuruyu değerlendiren Antep Bölge Adliye Mahkemesi 3'üncü Ceza Dairesi, Naki hakkında verilen beraat kararını bozarak, yargılamanın yeniden yapılması için dosyayı yerel mahkemeye gönderdi.
Bozma kararı ardından 6 Nisan'da Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden yargılanan Deniz Naki, "Terör örgütü propagandası yapmak" suçundan 1.5 yıl 22 gün hapisle cezalandırılarak, cezası 5 yıl boyunca ertelendi.
Futbolcu Deniz Naki'ye hapis cezası vererek, erteleyen Diyarbakır 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi gerekçeli kararını açıkladı. Terörle Mücadele Kanunu, Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne atıfta bulunulan kararına şunları yazdı: "Düşünce ve kanaat hürriyetinin sağlanması, demokratik toplum olmanın gereği, tabi olduğumuz uluslar arası sözleşmeler ve anayasamız gereği olmakla beraber, bu hakkın sınırsız olarak kullanılması veya korunması gerektiği anlamına gelmemektedir. Nitekim bu hakkı düzenleyen uluslar arası belgelerde de bu hakkın kullanımının bazı gerekçelerle sınırlandırılabileceği belirtilmektedir. AİHM kararlarında ifade hürriyetinin korunması gerektiği belirtilmekle birlikte, şiddetin teşvik edilmesi halinde eylemle orantılı tedbirlere başvurulabileceği, fakat eylem ile yaptırımın aynı ağırlıkta olması geretktiği belirtilmektedir."
Gerekçeli kararda, şunlar ifade edildi: "Sanığın yaptığı paylaşımlardan sonra bazı yorumlardan da insanlarda saldırgan duygular uyandıracak anlamsız bir nefret oluşturup, şiddetin doğmasına uygun bir ortamı kışkırtacak nefret söylemi olduğu anlaşılmakla, yapılan paylaşımların PKK/KCK terör örgütünün şiddet yöntemlerinin açıkça meşru gösterdiği ve övdüğü, buna göre sanığın Terörle Mücadele Kanunu'nda düzenlenmiş olan propaganda suçunun cebir şiddet ve tehdit yöntemlerini övme şeklindeki unsurunu gerçekleştirir şekilde, PKK/KCK terör örgütünün propagandasını yaptığı sabit olmakla, cezalandırılmasına karar verilmiştir.
Verilen cezanın sanığın geleceği üzerindeki olumsuz etkisi lehine takdiri indirim sebebi kabul edilerek indirim yapılmasına, sanık hakkında ceza olarak belirlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir."
