Rusya, Türkiye’ye Suriye Cumhurbaşkanı Beşar Esad’ın onayını almadığı sürece, Suriye’de ‘güvenli bölge’ oluşturma hakkına sahip olmadığını iletti. Rusya’nın bu çıkışı Suriye’ye ilişkin üçlü zirvede gerilim sinyali olarak değerlendirildi.
Esad’ın en yakın müttefiklerinden olan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin katılımıyla Soçi kentinde Suriye konulu üçlü zirveye ev sahipliği yapıyor.
Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov gazetecilere yaptığı açıklamada, Moskova’nın ‘terörist grupların orada varlığını sürdürmesini gerekçe göstererek’ İdlib konusunda harekete geçmek istediğini belirtti.
Putin’in bu konuda Erdoğan’a baskı yapabileceğini açıkça belirten Peskov, “İdlib kararının uygulanması, Suriye’yi siyasi çözüme götürecek şartların kesin olarak yaratılmasını amaçlayan Suriye’yi istikrara kavuşturma politikamızdaki ana bileşenlerden biri” dedi.
Kremlin daha önce de Suriye’nin İdlib bölgesinde silahlardan arındırılmış bölge kurmak için Türkiye ile eylül ayında vardığı ortak anlaşmaya ilişkin sabrının tükendiğini açıklamıştı.
Moskova cihatçı militanların bölgeyi kontrol altında tutmasından şikayet ederken, İdlib’den çıkarılmaları için askeri adım atılmasını istiyor.
Ankara ise askeri operasyonun İdlib’den Türkiye’ye mültecilerin akın etmesine yol açacağından endişe ediyor ve sınır komşusu olduğu bölgedeki nüfuzunu korumak istiyor. Türkiye ayrıca İdlib’teki gelişmelerin Suriye’nin kuzeydoğusunda güvenli bölge kurma çabalarını zedelemesini de istemiyor.
ABD Başkan Donald Trump’ın aralık ayında açıkladığı askerlerini Suriye’den çekilme kararı, Moskova ve Ankara arasında bu yönde yeni bir dinamik yaratmıştı.
Türkiye şu anda bir kısmı ABD güçlerinin kontrolünde olan kuzeydoğu Suriye’de güvenli bölge kurmak ve buradan ABD’nin desteklediği YPG’nin çıkmasını istiyor.
Ancak Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Maria Zaharova,Putin-Erdoğan görüşmesi öncesi, Türkiye’nin Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın rızası olmadan ülke içinde ‘güvenli bölge’ oluşturamayacağını söyledi.
Zaharova, “Egemen bir ülkenin, özellikle Suriye’nin kendi toprakları içinde, üçüncü bir ülkenin yetkisiyle hareket edecek bir askeri birliğin varlığına, doğrudan Şam tarafından karar verilmelidir. Bu bizim temel duruşumuzdur.” dedi.