3 Kasım 2014 / 10 Muharrem 1436
Tarihte pek çok önemli olayın meydana geldiği Muharrem ayındayız. Hz. İbrahim\'in Nemrut’un zulüm ateşinden kurtuluş ayıdır. Arapların “Eşhur-i Hurum” adını verdikleri bu aylarda savaştan ve anarşiden uzak dururlardı.
Hz. İbrahim’in amcası Harran\'a ait topraklarda Müslümanlık iddiasında bulunan bir zümre; Hakk\'a ve hakikate isyan ederek, hak çizgisinden saparak, nifak ve şikak bataklığına saplanarak, hiçbir hakları olmayan bu topraklarda o günden bu güne kadar ikamet eden Kürt kavmine en alçak şekilde tahakküm ve tasallut edenler aciz birer beşer olduklarını unutarak helak olup giden zalimler gibi, tarihe birer bednam ve istilacı bir isim bırakarak gideceklerdir.
Kürt kavminin hamiyet ve vatanperverlik damarlarında mevcut olan insani ruhla, şecaat göstererek, soydaşlarının elem çekmelerine daha fazla dayanamayıp Kürdistan\'ın dört bir yerinde bir araya gelerek vatanlarını koruma gibi üstün vicdani değerleri taşıyarak, bu saldırılara uğrayan kardeşlerini savunmak için harekete geçmelerini büyük bir sevinçle karşılıyoruz.
Kan bağı bulunan kimselerin birbirini koruma duygusu, ahlak literatüründe bir fazilettir. Irkdaşlarının başına gelen bu tip istenmeyen hallerin karşısında malı ve canıyla fedakârlık göstererek zulmün giderilmesi için gayret göstermek şayan-ı takdirdir. Tebrik, şükran ve dualarımız onlarladır.
Tarihte; Sultan Selahaddin El Eyyubi El Kurdi, Kürt kökenli aşiretiyle, Frenk Hristiyanlarından Suriye topraklarını ve Beyti Makdis Mescidi’ni kurtararak Allah (c.c.) dini onun eliyle muzaffer kıldı. Frenkler bu camiyi almışlardı ve burada büyük katl-ü kitallara girmişlerdi. Allah bu lekeyi Selahaddin-i Kürdi sayesinde giderdi. İnşallah Cenabı Hak Kobanê\'de cihat uğraşı için birleşen Müslüman Kürt cengâverlerini muzaffer kılar.
Milleti ve vatanı için mücadele ve dayanışma temel umdemiz olmalı. Sebat zafere giden yolun başlangıcıdır. Sebat eden taraf, hiç kuşkusuz galip olan taraftır. Düşmanla karşılaşırken Allah\'ı çokça zikretmek sürekli uyulması gereken bir ilahi buyruktur. Düşmanla savaşanlar; sakın aranızda ihtilaf etmeyin ki güç ve kuvvetiniz dağılmasın.
Toplum içinde yaşamak mutlaka sorumluluk ve fedakârlık ister. Kobanê’de zalimlere karşı savaşan Peşmerge ve YPG güçleriyle beraber düşmanlarımızla savaşan diğer güçlerin Suriye’deki Kürt coğrafyasında (Rojavayê Kurdistanê) hakkın adaletin, hayır ve iyileştirme getiren özgürlüğü, orada ikamet eden Kürtlerin huzurlu bir hayat sağlama zaferini inşallah getirecektir. Şurası kesin ki, zafer; donanım ve sayı çokluğuyla, mal ve erzak bolluğuyla kavuşulacak bir şey değildir. Çünkü zafer, önünde hiç bir beşeri gücün dayanamayacağı ilahi kuvvete bağlanmış insanların varlık ve miktarıyla gerçekleşir. Pişmanlığın fayda vermeyeceği durumlara düşmeyelim. İşlerin akıbeti, hiç şüphesiz Allah\'a racidir...
Abdulilah FIRAT
Şeyh Said Efendi\'nin Torunu
19. ve 20. Dönem Erzurum Milletvekili
