TBMM Genel Kurulu’nda DBP’li belediyelere kayyum atamanın önünü açacak olan Torba Yasa görüşmelerinde konuşan HDP Milletvekili Osman Baydemir, belediyelere kayyum atamanın sömürge hukuku anlamına geldiğini söyledi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Urfa Milletvekili Osman Baydemir, Meclis Genel Kurulu’ndaki Torba Yasa teklifine dair görüşmelerde söz aldı.
Baydemir, \"Bu sorunun adı, Kürt ve Kürdistan sorunudur. Kürt ve Kürdistan sorununun çözümü siyasidir. Zemini Parlamento’dur, diyalogdur, ortak paydalarda buluşmaktır. Şiddet değildir\" dedi.
Belediyelere kayyum atanmasını sağlayan kanun tasarısının yasallaşması durumunda yeni fay hatları açacağını söyleyen Baydemir, yasayla DBP’li belediye başkanlarının tamamının görevden alınacağını belirterek şunları ifade etti:
“O zaman soruyorum size: egemenlik kayıtsız şartsız milletin midir? Bu yasa geçtikten sonra, ben açık ve net söylüyorum, Kürt coğrafyasında DBP’li tek bir belediye başkanı dışarıda kalmayacak, tamamı görevden alınacak. DBP’li neredeyse tek bir meclis üyesi kalmayacak. Hepsi içeri alınacak, hepsi görevden alınacak ve yerine kayyum atanacak.”
“Kayıtsız ve koşulsuz, HDP olarak şiddete karşıyız kimden gelirse gelsin çünkü şiddetin bizi götürebileceği sağlıklı, sıhhatli bir liman yoktur. Bundan sonraki şiddet çok açık ve net söylüyorum halklarımızı, daha açık bir ifadeyle Kürtleri, Türkleri, Sünnileri, Alevileri, diğerlerini, ötekileri karşı karşıya getirme riskini barındıran bir şiddettir. Cunta -şükürler olsun ki- başarılı olmadı ama şu andaki üst akıl Türkiye’yi iç savaşa götürmekte kararlı, ısrarlı. Biz bunu anlamıyoruz, biz buna anlam veremiyoruz.
“Belediyelere kayyum atamak, sömürge valisi atamak demektir. Bu çatı altında, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, Kürt halkına ‘Ey Kürtler, sizin yeriniz yoktur’ demektir. Kürtler ne yapacak o zaman, ben sorarım size. Ne yapacak? Ne yapmalı? Siz Kürt olsanız ne yaparsınız? Bunca işkence, bunca çabaya rağmen, bunca el uzatmaya rağmen ötekileştirme, dışlama… Nedir bunun çaresi? Çok açık ve net söylüyorum: Bunun çaresi kavga değil; milliyetçilik, ırkçılık zırhından, zihniyetinden sıyrılmaktır; tarihten dersler çıkarmaktır.
“Gelin hep beraber ezber bozalım: Kürt sorununun çözümü siyasidir ve zemini parlamentodur. Gelin bir kez daha ezber bozalım, hep beraber ezber bozalım. Bu sorunun adı, Kürt ve Kürdistan sorunudur. Kürt ve Kürdistan sorununun çözümü siyasidir. Zemini Parlamento’dur, diyalogdur, ortak paydalarda buluşmaktır. Şiddet değildir.”