Ama ‘şurası yanlış’, ‘burası israf’, ‘burası bilmem ne’ diyenlerede bir kulak verin be kardeşim… ‘Devlette israf var mı?’ derseniz, var. Hükümetin bir üyesiyim ama bunu söylemek mecburiyetindeyim” dedi.
Posta Gazetesi Ankara Temsilcisi Hakan Çelik’e konuşan Arınç, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın istifa ederek Başbakan Ahmet Davutoğlu yerine AKP’nin başına geçeceği iddiasına ilişkin olarak ise, “Bunun konuşulması bile çok ayıp. Davutoğlu ile mutlaka devam edileceğini düşünüyorum. Ne cumhurbaşkanının böyle bir niyeti var, ne de partinin böyle bir ihtiyacı” görüşünü dile getirdi.
Arınç’ın ifadeleri özetle şöyle:
“Seçim gecesi Başbakan Davutoğlu ile AK Parti Genel Merkezi’ndeki balkona çıkarken birileri beni, ‘Ağabey yüzünüz biraz gülsün’ diye ikaz etti. Çabalamama rağmen böyle bir görüntü verdimse bu içimin dışıma yansımasıdır. Bu sonucu beklemiyordum. HDP’den ötürü sayımız düşer, 290 vekille tekrar iktidar oluruz diyordum.”
Eleştirene hain denmemeli
“Sarayı eleştirene ‘hain’, kötü denmemesi lazım. Eleştiri haktır. Bin yıllık tarihimizin azameti tabii ki ortaya konmalıdır. Ama ‘şurası yanlış’, ‘burası israf’, ‘burası bilmem ne’ diyenlerede bir kulak verin be kardeşim… ‘Devlette israf var mı?’ derseniz, var. Hükümetin bir üyesiyim ama bunu söylemek mecburiyetindeyim.”
Haçlı ittifakı da ne demek?
“3 partinin desteği ve dış desteklerle HDP barajı aştı. Bunu küçümsemek, ‘Şöyleydi, böyleydi’ diye bir partiyi nefret objesi yapmak doğru değil. Ne demek ‘Haçlı İttifakı’ (AKP medyasında çıkan haberlere binaen – T24) Rakipler hakkında düşmanlık toplamak mümkün değil.
Davutoğlu ile devam
(Erdoğan istifa edip AKP’nin başına geçecek iddiasının hatırlatılması üzerine) Bunun konuşulması bile çok ayıp. Davutoğlu ile mutlaka devam edileceğini düşünüyorum. Ne cumhurbaşkanının böyle bir niyeti var, ne de partinin böyle bir ihtiyacı.
Çözüm süreci
(PKK lideri Abdullah Öcalan’ın serbest kalma ihtimalinin hatırlatılması üzerine) “Onun dışındaki çevreler bunu dile getirip süreci baltalamak istiyorlar. Bizzat bu işin faili bunu istemediğine göre, siz nasıl dışarı çıkma ya da affı dile getiriyorsunuz?”