CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Koç, \"Madem sorun yok Çözüm Süreci niye var? Peki Çözüm Süreci ne? Erdoğan mantığıyla gidiyorum, madem böyle bir sorun yoksa Çözüm Süreci de yok\" dedi.
Erdoğan\'ın Kürt yurttaşları \"biz ve onlar\" diyerek ayırdığını, bunun da baştan sona ayrımcı bir nefret söylemi olduğunu iddiasında bulunan Koç, şöyle konuştu:
\"Madem sorun yok Çözüm Süreci niye var? Peki Çözüm Süreci ne? Erdoğan mantığıyla gidiyorum, madem böyle bir sorun yoksa, Çözüm Süreci de yok. Erdoğan, iki gündür bu ülkenin 90\'lardan çok aşina olduğu bir söylemi tutturmuş gidiyor. Seçim yaklaştı, farklı bir kimlik koyacak. Eline anketler geliyor muhtemelen. Giriştiği ve önümüzdeki süreçte kendisini sıkıntıya sokacak bazı söylemlerin önünü alabilmek için şimdi söylemlerinde farklı bir maske takıyor ve farklı ifadelerde bulunuyor.
Madem böyle bir sorun yok o zaman iki yıldır CHP\'ye dönüp \'bunlar çözüm karşıtı suçlamasını getiriyorsun?\' Aklı sıra binbir surat politikasına devam ediyor. Erdoğan, dün itibarıyla zaten olmayan Çözüm Süreci\'ni tamamen çöpe atmış vaziyettedir. Kürt sorunun çözümü gibi bir dertleri de zaten yoktu, hiçbir zaman da olmadı. Bunu defalarca söyledik. Günü kurtarmaya dönük yakın siyasi seçim dönemlerinde çıkarına dönük birtakım süslü ifadelerle süreci taşımaya çalıştı. O yüzden AKP bu sorunu sömürmekle kalmadı, hem derinleştirdi hem bölgeselleştirdi hem de en acısı Ortadoğu\'nun karıştığı bir dönemde uluslararasılaştırdı. Bakın bu tespit çok önemli.\"
Sayın başbakan cevap ver, böyle bir sorun var mı yok mu?
Başbakan Ahmet Davutoğlu\'na gölgede figüranlık rolü verildiğini ileri süren Koç, Davutoğlu\'nun Erdoğan\'dan kalan söz kırıntılarıyla geçinmeye çalıştığını iddia etti.
Davutoğlu\'na yönelik eleştirilerde de bulunan Koç, şunları söyledi:
\"Sayın Davutoğlu, madem başbakansın o zaman sana soralım. Bir an önce çık ve sanki başbakanmış gibi dolaşan cumhurbaşkanına bir sor. \'Abi ben başbakanım, Allah aşkına Kürt sorunu var mı, yok mu? Ben ne söyleyeceğim?\' Zor bir soru. Bir izin al bakalım saraydan. Başbakan olduğunu bir hatırlat en üsteki yetkiliye. Bu konuda ne diyeceğim, sen böyle diyorsun şimdi ben zorda kaldım. Çok da bağırıyorum, milleti gaza getirmeye çalışıyorum, seni taklit ediyorum ama yetmiyor. Bu sözler bu arkadaşları sıkıntıya sokuyor. AKP çözümün muhatabı olmaktan çıkmıştır. Sayın Başbakan cevap ver, böyle bir sorun var mı yok mu?\"
Süreci, Türkiye Büyük Millet Meclisi\'nden sürekli kaçırıyorlar
AK Parti\'nin Çözüm Süreci\'yle ilgili tavrından dolayı üstü kapalı HDP\'yi de eleştiren Koç, \"AK Parti\'nin Kürt sorununun çözümü konusundaki samimiyetsizliği yalnızca Recep Tayyip Erdoğan\'dan ibaret değildir. Baştan beri konuya yaklaşımları barış odaklı değildir, çözüm odaklı değildir. Yakın dönem siyasi çıkarlarına uygun, o an da ne söylenmesi gerekiyorsa siyaseten piyasaya ne sunması gerekiyorsa ondan ibarettir. Yani bir oyalama siyasetiyle seçme algısını yönetmeye çalışıyorlar. Bu algı yönetimi yapabilmek ve nabza göre şerbet verebilmek için de süreci, Türkiye Büyük Millet Meclisi\'nden sürekli kaçırıyorlar\" dedi.
Bir önce seçim barajının ya düşürülmesi ya da kaldırılması gerektiğini savunan Koç, seçim barajıyla ilgili düzenleme konusunda AK Parti\'nin de HDP\'nin de niyetsiz davrandığını, seçim barajında beslendiklerini ileri sürdü.
MİT Müsteşarı Hakan Fidan için \"Git gel Hakan Fidan\" ve \"Medcezir Hakan Fidan\" ifadesini kullanan Koç, Fidan\'a Paris\'te üç PKK\'li kadının öldürülmesiyle ilgili MİT\'e yöneltilen iddialar üzerinden eleştiri de bulundu.
Başından beri CHP\'nin dediği noktaya geliyorlar
Koç, bir basın mensubunun, ABD Dışişleri Bakanı John Kerry\'nin, Suriye konusunda rejimle müzakere edilmesi gerektiğine ilişkin açıklamasının hatırlatılması üzerine, \"Başından beri CHP\'nin dediği noktaya geliyorlar. Şimdi sarayda söyle bir ses çıkabilir, \'Ey Kerry, kendine gel\' diye bir ses çıkabilir ama ne yazık ki o sarayın duvarı dışına dahi çıkmaz bu süreç\" değerlendirmesinde bulundu.
Gerçek politikanın en önemli uygulama alanını dış politikada bulacağını belirten Koç, dış politikada hülyaların, rüyaların ve kafadaki saplantıların hiçbir zaman karşılık bulmayacağını ifade etti.
Koç, \"Türkiye\'nin şimdiye kadar izlediği dışlayıcı, yanlış, radikal unsurlarla iç içe olan politikası çökmüştür. Gerçek budur. Bu konuda stratejik sığlık tam anlamıyla ortaya çıkmıştır\" değerlendirmesini yaptı.
Cemevlerinin ibadethane kabul edilmesi tekliflerimizi reddettiler
Bir basın mensubunun, Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonunun seçimlerde HDP\'yi destekleyecekleri yönündeki açıklamalarının nasıl değerlendirdiklerini sorması üzerine Koç, kimsenin kendisini Alevi yurttaşların temel temsilcisi yerine koymaması gerektiğini vurguladı.
Alevi yurttaşların uğradığı ayrımcılığın ve sorunların siyaseten ortadan kaldırılması taleplerinin milletvekilliği pazarlığına konu edilmesi tezini kabul etmediklerinin bildiren Koç, şunları söyledi:
\"Bu kuruluşun başındaki arkadaş, daha önce İstanbul 1. Bölge\'de bağımsız olarak bin 700 civarında oy aldı. CHP\'nin tutumu belli, herkesin hem inancına hem kimliğine birlikte yaşama iradesini ortaya koyarak eşit yurttaşlık temelinde saygımız var. Alevi yurttaşlarımız temel sorunları var. Bu sorunları dile getiren ve bunların çözümü için parlamentoda uğraş veren CHP var. Alevi oldukları için değil sadece eşit yurttaş ve inanç özgürlüklerini yerine getirmek için. Neydi bunlar cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesi, verdiğimiz bütün teklifleri reddettiler ama CHP\'li belediyeler, belediye meclis kararlarıyla çok önemli yerlerde cemevlerine ibadethane statüsünü verdiler.\"