HÜDA-PAR Genel Merkezi tarafından yayımlanan haftalık gündem değerlendirmesinde; HÜDA PAR hakkında son günlerde başlatılan karalama kampanyaları, çocuk cinayetleri-tacizler-ahlaki yozlaşma, eğitimde norm kadro sorunu ve Gazze’de devam eden soykırım konularının ele alındığı açıklandı.
DEM Parti ve CHP’nin Narin Güran cinayetinden nemalanmak için insanlık ve vicdan sınırlarını aşan küstah açıklamalarda bulunmaya devam ettiğini vurgulayan HÜDA PAR, şu açıklamada bulundu:
“Kürt çocuklarını 40 yıldır gâh sosyalizm adına gâh Amerikan emperyalizminin çıkarları uğruna öldürten, çukurlara gömen vahşi terör örgütü PKK ve onun borazanı DEM ile CHP, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe’deki menfur cinayetten nemalanmak için insanlık ve vicdan sınırlarını aşan küstah açıklamalarda bulunmaya, inatla iftira siyaseti gütmeye devam ediyor. HÜDA PAR’a yönelik iftira merkezli ve tezyif amaçlı bu politikanın tek nedeni partimizin siyonist barbarlığa yönelik tutumudur.”
“Siyonist terör şebekesini ciddiye almadığımız gibi onların bu topraklardaki bekçilerini de kaale almıyoruz”
Narin cinayetini HÜDA PAR ile ilişkilendirmek için iftira kampanyaları yürütenlerle ilgili sert ifadelerin yer aldığı gündem değerlendirmesinde, “PKK, DEM, CHP ve Kürtlerin sırtından geçinen gazeteci kılıklı marjinal Türk solunun lümpen yazarları, soykırımcı İsrail’den aldıkları direktifle Narin cinayetini HÜDA PAR ile ilişkilendirmek için onlarca kez ‘zihinsel zavallılar’ durumuna düştüler. Bu zavallılar bilsin ki! Siyonist terör şebekesini ciddiye almadığımız gibi onların bu topraklardaki bekçilerini de kaale almıyoruz. İleriki günlerde siyonizmin arka bahçesindeki zararlı otlar tarafından başka başka tezviratlarla da hedef alınacağımızı biliyoruz ama siz de şunu iyi bilin ki HÜDA PAR, hiçbir ahlaksıza sesi çok çıkıyor diye boyun eğmez ve eğmeyecektir!” denildi.
“CHP VE Kürt Solunun asıl dertleri ne çocuğu ne de kadını korumaktır. Dertleri İslam'ladır''
Çocuk cinayetleri, tacizler, ahlaki yozlaşma konularına da yer verilen gündem değerlendirmesinde, “Toplumun en savunmasız, en masum kesimi olan çocuklara yönelik artan cinayet, taciz ve istismar vakaları, çocuklarımızı yeterince koruyamadığımızın açık bir göstergesidir. Hâlbuki çocukların güvende olmadığı bir toplumun geleceği tehlike altındadır. Geleceğimizi çalmak isteyen kirli ellerin çocuklara uzanmasına engel olmak devletin asli vazifesidir. Toplumsal alanda yaşanan yozlaşmanın vahametini gösteren bu durum, Kemalizm’in yüzyıldır toplumu ahlaki erdemlerden ve inanç değerlerinden uzaklaştırmak için kurduğu sistemin sonucudur. Maalesef kendisini bu sistemin sahibi olarak gören CHP ve ona payandalık yapan Kürt solu, çocuğa ya da kadına yönelik suçlarda faturayı, 100 yıldır devlet ve toplum hayatından çıkarılmış olan aziz İslam’a kesmekte, her türlü iftirayı atmaktan geri durmamaktadır. Onların asıl dertleri ne çocuğu ne de kadını korumaktır. Dertleri İslam’ladır, savaşları İslamî değerlere ve ahlaka karşıdır. Ahlaki yozlaşmayı durdurmanın yolu ise toplumu yeniden ahlaki, vicdani, insanî değerlerle buluşturacak adil bir sistemi ihya etmekten geçmektedir.” ifadeleri yer aldı.