PKK ve PDK’nin işbirliğine ihtiyacımız var
<i><b>Kürdistan İşçi Partisi (PKK) Lideri Abdullah Öcalan’ın geçtiğimiz günlerde Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı ve Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) Lideri Mesut Barzani’ye gönderdiği mektuptan sonra PDK ile PKK’nin ilişkilerinin daha d.
Kürdistan İşçi Partisi (PKK) Lideri Abdullah Öcalan’ın geçtiğimiz günlerde Federal Kürdistan Bölgesi Başkanı ve Kürdistan Demokrat Partisi (PDK) Lideri Mesut Barzani’ye gönderdiği mektuptan sonra PDK ile PKK’nin ilişkilerinin daha da gelişmesi bekleniyordu. Çünkü kimileri Öcalan’ın iki partinin ilişkilerinin gelişmesi için daha çok çaba sarf etmek istediğini düşünüyordu.
Ancak çok geçmeden KCK Yürütme Konseyi Başkanı Cemil Bayık’tan bir açıklama geldi. Sonrasında Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) bazı yetkilileri ve PKK meydasının PDK aleyhine başlattığı karalama kampanyası ile birlikte durum giderek karıştı. PDK de buna karşılık PKK ve PYD’ye sert bir açıklamayla cevap verdi.
PDK ve PKK arasındaki başlıca sorunlardan biri Rojava’nın kim tarafından yönetileceği meselesi. PYD tek başına bir yönetim kurarak 66 bakanla birkaç şehri yönetiyor ve bunların adına ‘kanton’ diyor. Rojava’daki diğer siyasi güçleri Hewlêr anlaşmasının öngördüğü biçimde bu yönetimlere doğrudan dahil etmeye de hazır değil üstelik. Buna rağmen PDK’ye eleştiriler yönelterek kantonların ciddiye alınmamasından yakınıyor ve ayaklarına PDK tarafından kırmızı halı serilmesini bekliyor!
İlginç olan ise Kürdistan Yurtseverler Birliği (YNK) ve Goran Hareketi’nin PDK’yi kızdırmak için PYD’nin siyasetine destek vermesi ve aniden Kandil’i ziyaret etmesi oldu. Kürdistan Bölgesi’nin kurulacak olan koalisyon hükümetinde yer almak için çok ısrarcı oldular. Ama aynı zamanda PYD’nin tek taraflı hükümetini desteklediler. Bunun PYD ve PKK’nin hatırı için değil, PDK’yi zorda bırakmak için yapıldığı çok açık.
YNK şu anda PYD’yi desteklediği için Kürdistan Bölgesi’ndeki asıl desteğini kaybediyor. Örneğin, İlerici Kürd Demokrat Partisi (PDPK) Genel Başkanı Ebdulhemîd Derwêş, Rojava’da YNK’nin müttefiki. YNK’nin politasına ters bir şekilde sürekli PYD’ye ağır eleştiriler yöneltiyor ve onu Esad yanlısı olmakla suçluyor. Derwêş’in tavrı YNK’den ziyade PDK’nin siyasetine yakın.
Ayrıca Mam Celal Talabani’nin yakın dostu ve YNK’nin kurucularından olan Rojavalı siyasetçi Omer Şêxmûs, her fırsatta PYD’yi eleştiriyor ve Suriye’deki rejim tarafından kullanılan bir parti olmakla suçluyor.
PYD yöneticileri, PDK’nin desteği ve rızası olmadan Rojava’daki yönetiminin başarılı olamayacağını biliyor, çünkü PDK, Rojava’da ciddi bir kitle gücüne sahip olmanın yanısıra Kürdistan Bölgesi’ndeki gücüyle de uluslararası arenada söz sahibi. Ve PDK olmaksızın bu arenada hiçkimse PYD’yi ciddiye almaya hazır değil. PYD artık Hewlêr’e gelip sorunlarını Kürdistan Bölgesi’ndeki siyasi güçlerle halletmektense Silêmanî ve Bağdat’a yönelmeyi tercih ediyor.
Rojava’daki hatalı siyasi hamleleri ve herhangi bir gücü olmayan kişilerin yanlış siyasi tutumlarını desteklemesi nedeniyle PDK, de facto bir biçimde PYD’yi orada siyasetin başlıca aktörü haline getirdi. Bu yüzden de PDK şimdi bu eski hatalarının bedelini ödemeli ve istemese de bölgede PYD’nin gücüne saygı duymalı.
PDK-PKK ilişkilerindeki gerilim bölgede Kürd halkının statüsünü olumsuz etkiliyor. Bu yüzden iki partinin de anlaşmazlıklarını bir yana bırakarak demokratik bir birlik oluşturması gerekiyor. Çünkü iki tarafın da karşısındakini siyasi anlamda yenmesi veya itibarsızlaştırması mümkün değil.
Nerina Azad
Bu haber toplam: 2219 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:10:57:12