Irak medyasında yer alan haberlere göre, Irak Başbakanı Abdulmehdi'nin İran-ABD gerginliğinin zirve yaptığı bu süreçte, Haşdi Şabi milislerini iki konuda uyaran içerikte bir gizli mektup gönderdiği belirtiliyor.
Abdulmehdi gönderdiği mektupta, Şii milislere "Bu dönemde kati suretle hiçbir siyasi açıklama yapmayın! Özellikle Lübnan, Bahreyn ve Suudi Arabistan’a ilişkin görüş belirtmeyin” telkininde bulunduğu belirtiliyor.
Abdulmehdi’nin ayrıca Haşdi Şabi saflarına gönüllü milis alımlarının durdurmasını istediği de mektubun içeriğini oluşturan diğer bir konu olduğu ileri sürülüyor.
Irak’a yönelik IŞİD saldırılarının başladığı 2014 tarihinde, Iraklı Şii lider Ali Sistani’nin fetvasıyla ülkedeki Şii silahlı gruplar bir araya gelerek, 15 Haziran 2014’te Haşdi Şabi ismiyle gönüll, gayrı nizami savaş birlikleri kuruldu. 60’dan fazla silahlı grubun yer aldığı Haşdi Şabi milisleri, Parlamento’da çıkarılan bir yasa ile Sünniler ile Kürtlerin itirazlarına rağmen ve uzun tartışmaların ardından resmi bir statü kazanması kabul edildi; Cumhurbaşkanı Fuad Masum tarafından 19 Aralık 2016 gününde imzalandı. Başbakanlığa bağlandı, hazineden kendilerine bütçe ayrıldı.
Haşdi Şabi üyelerinin sayısına ilişkin resmi bir veri olmadığı gibi bazı tahminlere göre, toplamda 300 bin ila 450 bin kişilik bir güç olduğu belirtiliyor.
Haşdi Şabi milisleri içerisinde yer alan etkili bazı gruplar, İran’daki Şii mercilere bağlı olduklarını açıklamaktan çekinmiyor, Suriye’de İran’a destek olmak amacıyla güç gönderebiliyor. Hatta bazı iddialara göre İran'ın vekalet savaşı yürüttüğü Yemen'e de Haşdi Şabi milislerinin bir kısmının gittiği belirtiliyor.
Sunni ve Kürtlere yönelik hak ihlalleri ve mezhepçi uygulamalarıyla tepki toplayan Şii gruplar, birçok kez ABD’nin Irak’taki varlığını da tehdit eden açıklamalarda bulunmuştu.
İran ile ABD arasındaki gerilimin artması ardından 19 Mayıs’ta Irak'ın başkenti Bağdat'taki Yeşil Bölge'ye katyuşa füzesiyle saldırı düzenlendi. Füze saldırısının faili henüz netlik kazanmış değil, ancak İran'ın silahlandırdığı ve eğittiği bazı Haşdi Şabi gruplarının ABD elçiliğini hedef almış olmasından şüpheleniyor.
