YPG, ÖSO ve Peşmergeden oluşan ortak güçlerin IŞİD\'i Kobanê’den kovmalarına rağmen, IŞİD’in Kobanê’ye yönelik tehlikesi, bilhassa ağır silahlara sahip Peşmergenin ayrılışının ardından, tamamen ortadan kalkmış değil.
Gözlemcilere göre, Kürdistan Bölgesi Hükümeti tarafından Kobanê’de görevlendirilen son Peşmerge birliğinin ağır silahlarıyla birlikte ayrılışı, örgütün bölgeye yönelik potansiyel tehlikesini arttırabilir.
Geçtiğimiz aylarda Kürdistan Peşmergeleri, YPG güçlerinin IŞİD karşıtı operasyonlarına ağır silahlarıyla birlikte çok önemli bir destek vermiş ve IŞİD\'in bölgeden püskürtülmesinde anahtar rol oynamışlardı.
Kürt aktivistler, IŞİD’in şehirden püskürtülmesi sonrasında Türkiye’nin Kürdistan Bölgesi Yönetimine Peşmergelerin çekilmesi için baskı yaptığına inanıyorlar.
Bunun yanısıra Türkiye, batılı ülkelerin Türkiye’nin IŞİD ve diğer radikal örgütleri desteklediği şeklindeki yaygın düşüncelerini değiştirmek ve Suriyeli Kürt güçlerinin diğer gruplara olan bağımlılığını garanti altına almak için Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) muhalif direnişçilerine Kürt bölgelerindeki IŞİD karşıtı operasyonlara katılmaya davet etti.
Peşmerge’nin ayrılışı sonrası güvenlik boşluğu oluştu
Kürt aktivist ve gazeteci Faruk Hacı Mustafa Kürdistan Peşmergelerinin Kürdistan Bölgesi Başkenti Hewler’e dönmesinin ardından Kobanê’de, sadece askeri anlamda değil ama aynı zamanda, IŞİD’in Peşmergenin yokluğunu avantaja dönüştürebileceği beklentisi nedeniyle, ortak Kürt güçlerinin morallerinde de dikkate değer bir handikap oluştuğunu söyledi.
Hacı Mustafa, “Geçtiğimiz birkaç ay boyunca, Kobanê’deki IŞİD karşıtı savaş, Suriyeli Kürt güçlerinin ve yanısıra ÖSO bağlantılı Burkan el Fırat direnişçilerinin askeri tecrübesinin gelişmesine katkıda bulundu. Ancak, Peşmergenin ayrılışı sonrası durum kırılgan bir hal aldı ve tekrar IŞİD kaynaklı tehdide maruz kalındı,” dedi.
Türkiye kirli bir oyun oynuyor
ARTA FM radyosunun müdürü ve Kobanê savaşının gözlemcilerinden biri olan Mustafa Abdi, Türkiye’nin IŞİD’in Kobanê’ye yönelik saldırısının başladığı ilk andan itibaren şehirde çok önemli bir rol oynadığını düşünüyor.
“Peşmerge güçleri Kobanê’ye Amerika’nın Türkiye’ye, sınırdan geçişlerine izin verilmesi için yaptığı baskı sonrasında gönderildi. Aylarca süren operasyon sonrası Türkiye Hewler’e baskı uygulayarak, -Türk yetkililere göre - sadece Kobanê’nin kurtuluşu ile sınırlı olan anlaşma gereği Peşmergenin geri dönmesini sağladı. Bunun yanısıra, Türkiye Kobanê’nin özgürlüğe kavuştuğunun ilanından sonra Peşmergenin ikmal hatlarını da kesmişti.”
Abdi, üç tarafı ağır silahlara sahip IŞİD tarafından kuşatılmış, kuzeyinde de ortak güçlere silah desteğini engelleyen Türkiye’nin bulunduğu Kobanê’nin, yeniden başa dönme tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu ilave ediyor.
Abdi, “Türkiye’nin bölgede kirli bir role soyunduğunun ortaya çıktığını,” ileri sürüyor.
“Türkiye’nin askeri grupları eğitmesinin, Türkiye sınırındaki Girê Spî ile Jarabulus’u kontrol altında tutmaya yönelik bir girişim olduğunu,” ileri süren Abdi, “bu girişimin Suriye savaşındaki askeri gelişmelerle direk bağlantılı olduğunu,” söylüyor.
“Idlib, Deyrezzor, Hasekê ve Halep’teki askeri kuvvetlerin çekilmesini, Suriye rejiminin IŞİD’e Deyrezzor ve Hasekê gibi ikinci ve üçüncü bölgeleri devretme girişimi olarak gördüğünü,” ileri süren Abdi, “Rejim yanlısı güçlerin ülkenin merkezinde, bilhassa muhaliflerin kontrolü altında bulunan ve Alevilerin çoğunluğunu oluşturduğu kıyı şeritlerine yakın bölgelerde uzun süreli bir savaş hazırlığı yaptığını,” söyledi.
Abdi, “Savaştaki durumun çok karmaşık olduğunu, Türk yetkililerin, Suriye’nin kuzeyinde, aralarında Halk Savunma Birlikleri’nin Kürt güçleri (YPG), ÖSO savaşçıları ve IŞİD’in de bulunduğu bir çok farklı askeri grup ile işbirliği içinde bulunduğunu,” ileri sürüyor ve “bölgedeki etkili güçlerin stratejik bir çözüm üretmemeleri halinde mevcut durumun dramatik olarak kötüye gidebileceği,” uyarısında bulunuyor.
Abdi, Kürtlerin liderliğinde Girê Spî’de (Til Ebyad) verilen savaşın sadece bölgenin kurtuluşu veya resmi sınır kapısının güvence altına alınması sonucunu doğurmakla kalmayacağını, aynı zamanda Kürtlerin Suriye içindeki topraklarından oluşan (Rojava) haritanın tamamlanmasına ve Kobanê ile Cezire kantonlarının Kürdistan Bölgesine ulaşmasına yardımcı olacağını vurguluyor.
Afrin’li yazar ve insan hakları aktivisti Pierre Rüstem bölgedeki durumun, daha önceden planlanmış olan Suriye krizi ve potansiyel çözümü senaryolarına bağlı olduğunu ileri sürüyor.
Tehditlere rağmen, Kobanê’de yaşam devam ediyor
Aktivist Nevruz Pijo, Peşmerge güçlerinin güvenliğin sağlandığına emin olduktan sonra geri döndüklerine inanıyor.
“Şehrin özgürlüğüne kavuşmasından sonra insani yardım kuruluşları ile sivil toplum örgütleri, aylar süren savaşın ardından Kobanê’ye yaşamı geri getirmeyi amaçlayan bazı etkinlikler başlattılar.”
Pijo, “IŞİD teröristlerinin tehdidi bizi Kobanê’de yaşamı yeniden başlatmamıza engel olmayacak. Evlerini terk etmiş insanlarımızı geri dönerek şehri yeniden inşa etmeye davet ettik,” dedi.
Geçtiğimiz Perşembe günü Kürdistan Peşmerge güçleri Kobanê’de bulunan son gruptaki peşmergeler ile silahlarını geri çekerek Türkiye üzerinden Hewler’e dönmüşlerdi.