Dicle Üniversitesi'nde polis 7/24 karargâh kuruyor!

Son günlerde Dicle Üniversitesi'nde artan polis baskısı öğrencileri isyanın eşiğine getirdi.

21.12.2013, Cts - 09:26

Dicle Üniversitesi'nde polis 7/24 karargâh kuruyor!
Haberi Paylaş
Son günlerde Dicle Üniversitesi'nde artan polis baskısı öğrencileri isyanın eşiğine getirdi. Bir yandan fişleme, ajanlaştırma, taciz, kaba dayak ve silah gösterilerek gözdağı verilen öğrencilerin yaşam alanına kadar inen polis, diğer yandan rektörlüğün "oluru" ve mali yardımı ile üniversite kampusunda bulunan yemekhaneye 7-24 ses ve görüntü alabilecek sisteme sahip bir polis noktası kuruyor.

Son dönemlerde devrimci, demokrat ve yurtsever öğrencilere dönük artan baskılara her gün bir yenisi ekleniyor. Bir yandan fişleme, ajanlaştırma, taciz, kaba dayak ve silah gösterilerek gözdağı verilen öğrenciler, diğer yandan polis kışkırtması sonucu sağ görüşlü öğrencilerin hedefi haline getiriliyor. En küçük demokratik eylemleri dahi polisin müdahalesi ile sonuçlanan öğrenciler, bir birinden ilginç gerekçeler ile tutuklanıp cezaevlerine gönderiliyor. Bu günlerde ise, benzer birçok olayın yaşandığı ve en son HİZBULLAH üyelerinin saldırısı ile provoke edilen Dicle Üniversitesi'ndeki yurtsever öğrenciler, akıllara durgunluk veren bir sistem ile 7-24 teknik takibe alınmaya çalışılıyor.

Öğrencileri tehdit ediyor

Üniversite kampusunda bulunan merkezi yemekhanesinin üst katındaki 6 odalı yerleşkeye kurulması planlanan sistem, yurtsever öğrenciler kadar üniversitede bulunan tüm öğrencileri de kaygılandırıyor. Aynı zamanda merkezi polis noktası olarak ta kullanılacağı öne sürülen nokta ile ilgili ismini vermek istemeyen bir personel, "Olağan üstü bir teknoloji ile gözetim ve dinleme özelliğini de sağlayabilecek kablolar üniversite içine döşeniyor" şeklinde açıklamalarda bulunmuştu. Bu güne kadar dersliklere dahi girebilen polis ile öğrenciler arasında baş gösteren gerginlik, karakol ve fiziki takip iddialarının gündeme gelmesi ile bir kez daha yaşanmaya başladı. Son bir hafta içinde hemen hergün protesto gösterilerinin yaşandığı üniversitede polis adeta yığınak yapıyor. Üniversitedeki protesto gösterilerinin sonuncusuna yönelik polis müdahalesinde mevzuata aykırı şekilde öğrencilerin tekme ve tokat darp edilmeleri dikkat çekmişti. Müdahale sonucu 2 öğrenci yaralanırken, isimleri öğrenilemeyen 2 öğrenci ise karga tulumba gözaltına alınmıştı.

'Polis üniversiteyi karakol gibi kullanıyor, öğrenciye laf atıyor'

Öğrencilerinden personeline, ziyaretçisinden öğrenci velisine kadar büyük sıkıntılar ile karşılaşan yurttaşlar, Rektörlüğün var olan yönetim anlayışını ise "özerk yapı" olarak tanımlıyor. Üniversitenin mevcut halinden rahatsızlık duyan öğrencilerden Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi 3. Sınıf öğrencisi Abdulaziz Oruç, polisin sürekli üniversitede bulunduğunu ve adeta karakol gibi kullandığını ifade etti. Tıp Fakültesi'nde dekanlık tarafından polise 3 odanın tahsis edildiğini dile getiren Oruç, "Her gün iki arabalarıyla dekanlığın önünde duruyorlar. Dekanlığın önünden geçtiğimizde, fakültelerimize girip çıktığımızda sözle tacizde bulunuyorlar. Öğrenci arkadaşlarımızı tahrik ediyorlar. Bunlarla yetinmeyip polisler kantinimize geliyor. Burada da aynı şekilde laf atma olsun, tahrik olsun aynı şekilde devam ediliyor. Kantinimizin dört tarafı kameralarla izleniyor. Çıkışta öğrenci olduklarımızı bildikleri halde GBT'mizi alıyorlar. Arkadaşlarımızı polis odalarına götürüyor, gözetim altında tutuyorlar. Ajanlık teklif ediyorlar. Tekliflerini kabul etmediğimizde bu sefer baskı uygulayıp, fişliyorlar. Fiziki takibe alıyorlar bizi. Bu uygulamalar gün geçtikçe de artıyor. Bu baskılardan korkan ve etkilenen arkadaşlarımız var" diye belirtti.

'Başıma bir şey gelirse sorumlusu polistir'

Polisin çekinmeden baskı uyguladığını ve bizzat kendisinin de bu baskılara maruz kaldığına dikkat çeken Oruç, "Geçen gün üniversitede bir eylem vardı. Genelde eylem sonrası arkadaşlarım ile dönüyordum. Ama o gün yalnızdım. Polisler önümü kesti beni tanımalarına, hangi bölümü okuduğumu bilmelerine rağmen yanlarına çağırdı. Ve beni tanıyan bir polis, yanındaki polislere ismimi, hangi bölümü okuduğumu, nereli olduğumu tek tek söyledi. Neden yaptıkları ortada; hedef 'sensin' mesajıdır bence. Benim başıma bir şey gelirse bunun sorumlusu polislerdir. Buradan basın aracılığıyla söylemek istiyorum" dedi.

'Polis çok rahat yaşam alanlarımıza müdahale edebiliyor'

D.Ü'de öğrenime başladığı gündem bu yana adeta kendilerini karakolda hissettiklerini söyleyen öğrencilerden biri de Tıp Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi olan Adem Özkan. Sürekli olarak polisin takip, taciz ve gözetimi altında olmalarından şikayet beden Özkan, "Tıp fakültesinin hemen altında sivil polislerin odası var. Çok rahat kantine geliyor, masa tenisi oynayabiliyorlar. Çok rahat yaşam alanlarımıza müdahale girebiliyorlar. Hatta arkadaşlarımızdan çok rahat şekilde çakmak ve sigara isteyebiliyorlar. Sadece öğrencilere de değil, çalışanlara karşı da bir aşağılama durumları oluyor. Üniversiteler toplumun dinamiğidir. Hükümet de bunu bildiği için daha çok üniversiteler üzerine yoğunlaşıyor. Kürdistan'ın kalbi Amed'de bu polis baskısını çok net görebiliyoruz. Sürekli fotoğraf çekme, öğrencileri tehdit etme olsun, ailelere gidip öğrencileri korkutma gibi yöntemlerle toplumun dinamizmini azaltmaya çalışıyorlar. Bu bütün öğrencilerin rahatsızlığı" dedi.

'Taleplerimiz kabul edilmez ise…'

Son zamanlarda üniversitede polis baskısının arttığını aktaran Tıp Fakültesi 2. Sınıf öğrencisi Mazlum Özer ise kaldıramayacak duruma geldiklerine vurgu yaptı. Polisin kantinlere kadar inip öğrencileri taciz etmesini ilkesel olarak kabul edemeyeceklerini ifade eden Özer, "Tacizler arttığı için biz de bu yaklaşımlara karşı bazı kararlar aldık. Öncelikle topladığımız 300-400 dilekçeyi dekanlığa verdik. Görüşme yaptık. Rahatsızlığı sadece Tıp Fakültesi öğrencileri değil, tüm üniversite öğrencilerinin yaşadığını belirttik. Fakat herhangi bir cevap alamadık. Eğer olumsuz bir cevap alır isek, biz de önümüzdeki hafta aktif bir boykota gideceğiz. Öncelikle derslere girmeme şeklinde bir eylemsellik yapacağız. Bu eylemin sonuç getireceğini umuyoruz. Aksi taktirde farklı eylemsellikler de düşünüp uygulamaya koyacağımızı belirtmek istiyoruz" uyarısında bulundu.

Nerina Azad
Bu haber toplam: 1622 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:02:10:59
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x