Rus makamları, bundan böyle "istenmeyen" örgüt olarak gördükleri yabancı kuruluşları yasaklayabilecek ve onlarla işbirliği yapan Rus kuruluşları cezalandırabilecek.
Rusya'da Kremlin karşıtlarının işi giderek daha da zorlaşıyor. Son yıllarda ülkede Devlet Başkanı Vladimir Putin yönetiminin izlediği siyasete açıkça eleştiri yöneltilmesini kriminalize eden çok sayıda yasa çıkarıldı.
"İstenmeyen örgüt yasası" olarak bilinen yasa da bunlardan biri. Söz konusu yasa kısa süre önce kabul edilen yasa değişikliğiyle sertleştirildi. Rus Parlamentosu alt kanadı Duma'dan geçen yasa, meclisin üst kanadı olan Federasyon Konseyi, ardından Putin'in de onayı sonrası yürürlüğe girecek.
Yasa, "faaliyetleri Rusya Federasyonu'nun anayasal düzeninin temeli, ülkenin savunma kabiliyetleri ve devletin güvenliği için tehdit oluşturan" örgütlerin "istenmeyen" örgüt olarak sınıflandırılmasına olanak tanıyor. Bu tür kuruluşların "para ile iş yapması, medya ve internet dahil olmak üzere herhangi bir platformda bilgi materyali yayması, yasal kişilik kurması ve program hayata geçirmesi" söz konusu yasa ile yasaklanıyor.
Tüm yabancı örgütler yasaklanacak mı?
Yasa şu ana kadar yalnızca sivil toplum kuruluşları, siyasi vakıflar, insan hakları ve çevre koruma örgütleri gibi hükümet dışı kuruluşları kapsıyordu. Ancak bundan böyle "kurucu veya ortakları yabancı bir devletin organları olan" tüm yabancı örgütler "istenmeyen" olarak sınıflandırılabilecek. Dolayısıyla böyle bir kuruluşu kimin kurup yönettiği artık hiçbir önem taşımayacak: Özel bir kişi, bir şirket, bir vakıf, bir parti veya herhangi bir kuruluş, bundan böyle yasaya tâbi olacak.
Bu tür bir örgütle işbirliği yapmak da aynı şekilde suç olacak. Rusya veya yurtdışında, "istenmeyen" bir örgütün faaliyetlerine katılım sağlamak, ilk etapta kamu düzenini bozma olarak görülecek ve bin 600 euro civarında bir para cezası ile cezalandırılacak. İşbirliği devam ettiği takdirde para cezası 5 bin 300 euroya çıkarılacak veya 4 yıla kadar hapis cezası da mümkün olabilecek. "İstenmeyen" örgüt kurmak ve yönetmek ise 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacak.
Röportaj verenler de ceza alabilecek
"İstenmeyen" bir örgütün metin, video ve alıntılarını paylaşmak veya söz konusu örgütün düzenlediği kamuya açık etkinliklere katılım, işbirliği olarak görülecek. "İstenmeyen" ilan edilen bir televizyon kanalına verilecek bir röportaj da suç kapsamına girmiş durumda. Dolayısıyla yasa, hâlihazırda Moskova bürosunu kapatmak zorunda kalan Deutsche Welle için de uygulanabilecek.
Rus hukukçu Anastasia Burakova, söz konusu yasanın "Kremlin'in siyasetiyle uyum göstermeyen", mümkün olabildiğince fazla sayıda örgütün yasaklanmasına olanak tanımak için, ucu açık biçimde ifade edildiğini söylüyor.
DW'ye konuşan Burakova, yasayı "istendiği biçimde bükülebilecek" nitelikte olduğundan hareketle bir "sakız" yasaya benzetiyor.
Yasanın örneğin NATO, Avrupa Konseyi veya Uluslararası Ceza Mahkemesi için de kullanılabileceğini söyleyen Burakova, "Rus devletine karşı bu mahkemede şikayette bulunan her kişi, dört yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılabilir. Çünkü bu da 'istenmeyen' bir örgüte katılım anlamına gelecek" diye konuşuyor.
"Demir perde" benzetmesi
Duma, yasanın sertleştirilmesine yönelik değişikliği 11 Haziran'da onayladığında, Duma Başkanı Vyatçeslav Volodin, yasanın öncelikli olarak ABD, İngiltere ve diğer Avrupa ülkelerinin devlet yapıları içinde kurulmuş olan ve "Rusya'ya karşı faaliyetler yürüten" kurumları hedef aldığını ima etmişti.
Sertleştirilen yasayı yazan isimlerden olan Duma üyesi Vasiliy Piskarov ise Rusya'nın içişlerine karışan yabancı örgütleri kapatmak için her fırsatın değerlendirilmesi gerektiğini söyledi. Piskarov, "ABD veya Avrupa ülkelerinin devlet kurumlarıyla bağlantılı olan örgütlerin Rusya'ya doğrudan zarar verdiği ve gizli faaliyetler yürüttüğünü ortaya oyan yeterince örnek mevcut" diye konuşmuştu.
Bu bağlamda Soğuk Savaş dönemine atıfta bulunan hukukçu Burakova, "Rusya'nın demir perdeyi giderek daha da alçaktan astığı ve kendisini uluslararası kuruluşlardan giderek daha fazla izole ettiği çok açık" değerlendirmesini yapıyor.
Hâlihazırda 200 örgüt yasaklandı
Rus avukat ve insan hakları savunucusu Valeriya Vetoşkina, DW'ye yaptığı açıklamada, yasanın, yapılan değişiklikle birlikte geçmiştekine göre daha da baskıcı bir yapıya büründüğünü söylüyor. Vetoşkina, hakikatte Putin'in siyasetiyle hemfikir olmayan "daha fazla insanın ceza hukuku kapsamında cezalandırılmasının" amaçlandığından emin.
Öte yandan Burakova, yeni yasanın yabancı ülke vatandaşlarına da uygulanabileceği uyarısında bulunuyor. Burakova, söz konusu yasanın, Rusya'nın Ukrayna'yı işgalinin ardından, savaşa karşı olan kişilere karşı sıklıkla kullanıldığını hatırlatıyor.
Rusya'da hâlihazırda yaklaşık 200 yabancı ve uluslararası hükümet dışı kuruluş, "istenmeyen örgüt" olarak ilan edilmiş bulunuyor. Bunlar arasında, merkezi Letonya'da bulunan Rus haber portalı Medusa, Hollanda'da kayıtlı olan Rus televizyon kanalı Dozhd (Yağmur) ve bağımsız internet haber sitesi The Moscow Times'ın yanı sıra Alman siyasi vakıfları Heinrich Böll ve Friedrich Ebert Vakıfları ve Greenpeace ve WWF de bulunuyor.