Musevi, ‘Suriye cumhurbaşkanı güçlüdür, direnişin yanındadır’ ifadesini kullanırken, Arabistan veliahtı Muhammed Bin Selman üç ay önce bu ülkenin yeniden yapım ve onarımıyla ilgili gerekli mali finansın karşılanması için Suriye’den Lübnan Hizbullah hareketi ve İran’la ilişkilerini kesmesini istemişti. Suudilerin bu teklifinde, Suriye cumhurbaşkanından hayatta ve iktidarda olduğu sürece de kendisinden reform istenmeyeceğine vurgu yapılmıştı ama Beşar Esad, bu teklifi reddetti.
Öte yandan, ABD, İngiltere ve Fransa’nın yaptığı ortak açıklamada, “Guta’daki korkunç sarin gazı saldırısının 5. yılında, Esad yönetiminin kimyasal silah kullanmasını kınadığımızı bir kez daha vurguluyoruz.” ifadesi kullanıldı. Açıklamada, “Esad yönetiminin tekrar kimyasal kullanması durumunda harekete geçmekte kararlıyız.” mesajı verildi.
Mesajda kısaca şu ifadelere yer verildi: “Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) daimi üyeleri olarak Suriye yönetiminin kimyasal silah kullanmasını engellemek ve böyle bir kullanımda yönetimi sorumlu tutmak konusundaki ortak kararlılığımızı bir kez daha teyit ederiz.” Sözkonusu ülkelerin Suriye’ye yönelik bu asılsız tehditlerinin temelinde Suriye aleyhinde yeni bir senaryonun ortamını hazırlamak olduğu düşünülüyor.