İdlib’te insani bir kabus yaşandığını belirten rapoda, "Halihazırda 3.5 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapan Türkiye, bu saldırıların neden olabileceği sonuçlardan dolayı çok endişeli. Saldırılardaki son tırmanış, bundan sonra da on binlerce Suriyeli mültecinin daha Türkiye sınırının öte yanında sığınma talebinde bulunmasına neden olabilir" ifadeleri yer aldı.
Son 3 aylık operasyonlar sonucunda 500 sivilin öldüğü, 500 bin kişinin de yerinden olduğuna vurgu yapılan raporda binlerce kişinin de yaralandığı belirtild. İnsani krizin gün geçtikçe arttığına dikkat çekilen raporda, “Bundan daha endişe verici olanı da Rusya ve Suriye ordusu tarafından düzenlenen hava saldırılarında hastaneler ve okullar dahil hayati önemdeki sivil altyapının kasıtlı olarak hedef alınmış olması” ifadeleri yer aldı.
El Kaide bağlantılı Hayat Tahrir El Şam (HTŞ) örgütünün sivillere karşı “adam kaçırma, işkence ve cinayet gibi çok ciddi insan hakları ihlallerinde bulunduğuna” dikkat çekilen raporda, şöyle denildi:
“Halihazırda 3.5 milyon Suriyeliye ev sahipliği yapan Türkiye, bu saldırıların neden olabileceği sonuçlardan dolayı çok endişeli. Saldırılardaki son tırmanış, bundan sonra da on binlerce Suriyeli mültecinin daha Türkiye sınırının öte yanında sığınma talebinde bulunmasına neden olabilir.
Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde kontrolü altındaki bölgelerde hızlı bir şekilde ek mülteci kampları inşa etmesi ve Türkiye’nin içindeki mevcut mülteci kamplarının da kapasitesini arttırması için çabuk hareket etmesi gerekiyor.”
Raporda ayrıca batılı ülkelerin ve Körfez’deki Arap ülkelerinin İdlib’de hayat kurtarma aktiviteleri için gerekli finansal yardımı hemen temin etmeleri ve koruma, eğitim ve sağlık konularında acilen fon sağlamaları gerektiğine de vurgu yapılıyor.