Cerablus Operasyonu ile beraber açığa çıkan ABD-YPG ilişkilerindeki değişimi, bu değişimin sonuçlarını ve Erdoğan – Obama görüşmesiyle tekrar gündeme geldi.
Cerablus Operasyonu ile beraber açığa çıkan ABD-YPG ilişkilerindeki değişimi, bu değişimin sonuçlarını ve Erdoğan – Obama görüşmesiyle tekrar gündeme gelen IŞİD’in başkent ilan ettiği Rakka’ya yönelik olası operasyonu Ortadoğu uzmanları değerlendirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesine katılmak için gittiği Çin\'in Hangcou kentinde ABD Başkanı Obama ile bir araya gelmişti. Çin dönüşünde uçakta bulunan gazetecilerin sorularını yanıtlayan Erdoğan,“Obama, Rakka konusunda beraber bir şeyler yapmak istiyor” demişti.
IŞİD’in başkent ilan ettiği Rakka’ya yönelik olası operasyonu Ortadoğu uzmanları BasHaber’den Ahmet Özyeter\'e değerlendirdi.
Ortadoğu Uzmanı Elijah Magnier: Erdoğan ve Putin anlaştı
\"St. Petersburg\'da gerçekleşen görüşmede Rusya ve Türkiye, Türk güçlerinin Suriye\'de alana sunulabileceği ve kimi limitler ve garantiler kapsamında Türk güçlerinin her iki tarafın da çıkarlarına hizmet edecek spesifik parametreleri karşılayabileceği konusunda anlaştı. ABD\'nin Suriye\'yi parçalama planına bağlı olarak kuzey Suriye\'de kalıcı bir varlık oluşturması ve bu sayede Kürdlerin Rojava\'da bir devlet kurmasının önüne nasıl geçilebileceği görüşüldü. Ancak Türkiye itirazlarını dayatma konusunda kendini güçlü bir pozisyonda buldu ki bunda başarısız darbe girişiminin etkisi büyük. Rusya, Türkiye\'nin müdahalesinin, YPG\'nin IŞİD\'i mağlup edip Minbiç\'i ele geçirdikten sonra Cerablus ve Azez\'e yöneleceğinin farkındaydı. Ankara kendini, sınır bölgesindeki IŞİD\'i yok etmeye ve Kürdlerin sınırında bir hat oluşturmasını engellemeye adadı. Rusya ise ABD\'nin direktifi ile Hasekê\'de Suriye Ordusu’nu saf dışı bırakmaya yönelerek, Kürd güçlerine karşı yapılacak Türkiye müdahalesini kabul etti, çünkü bu ABD\'nin Suriye\'nin parçalanması planının açık bir ifadesiydi. Kürdler Şam\'ın beş yıldır süren desteğinin tadını çıkarıyorlardı ve isyan beyhude değildi. Suriye\'nin bölünmesi sürecinin bir parçası olarak bakıyorlardı. Suriyeli Kürdler, ülkenin bölünmesine alet olmadan uygun bir şekilde statülerinin öznesi olmalılar.
Türkiye ayrıca uzun geçmişi olan Suriye\'de Beşar Esad yönetimine yönelik politikasında değişikliğe gidebileceğini de göstermiş oldu. Bu taktiksel değişime rağmen Rusya için bu konuda söz sahibi Suriye halkıdır. Türkiye, Suriye Ordusu ile özellikle Halep çevresinde her türlü karşılaşmadan kaçınma kararına katıldı.\"
ABD’li Analist David Ignatius: CIA Pentagon çatışması yaşandı
\"Türkiye ile YPG olarak bilinen Suriyeli Kürd güçleri arasındaki tatsız savaştan dolayı Amerika\'nın, IŞİD\'in başkenti Rakka\'yı ele geçirme yönündeki askeri kampanyası, gecikebilir. Üzücü olsa da bölgesel aktörlerin birbirlerine karşı güvensizliğinin, ortak hedef olan terör örgütü IŞİD ile mücadeleye baskın gelmesi bir Ortadoğu klasiğidir. Aynı derecede üzücü olarak, bu durum, askeri planlarını aldatıcı şekilde Türk-Kürd düşmanlığı üzerine kuran ABD\'nin Suriye politikasının kırılganlığının da bir başka göstergesidir.
Düğümü çözmek adına Suriyeli Kürdlerle başlayalım. Amerikalı askeri merciiler, sıklıkla Suriyeli Kürdlerin IŞİD ile mücadelede en etkili kuvvet olduğunu belirtti. 2014 ve 2015\'te şiddetli çatışmaların ardından cihatçıları Kobanê\'den sürdüler; Şubat ayında Rakka\'nın doğusundaki Şeddadi kentini; bu ay ise Rakka’nın kuzeyindeki Minbiç\'i alarak kuşatmayı tamamladılar. Mayıs ayında kuzey Suriye\'de Kürd güçlerinin eğitildiği gizli bir Amerikan üssünde onlarla tanıştım. ABD Özel Kuvvetleri’nin neden onlara böyle derin bir saygı duyduklarını Rakka\'yı geri alma operasyonunun belkemiği olarak gördüklerini bizzat cesaret hikâyelerini dinleyerek öğrendim.
Ancak ABD stratejisinin hasıraltı ettiği ölümcül bir kusuru vardı: Türkiye, YPG\'yi, PKK\'nin kolu ve terörist bir organizasyon olarak görüyor. Türkiye burnunu tıkayarak ABD\'nin İncirlik Üssü\'nden gerçekleştirdiği bombardımanlarla YPG\'ye yardım etmesini ve YPG\'nin Mayıs ayında Minbiç Operasyonu’nu başlatmasını izledi; ama bir yere kadar. Bu strateji eninde sonunda patlayacaktı. Fünye, geçtiğimiz ay yaşanan başarısız darbe girişimi ile ateşlenmiş oldu. Türkiye 24 Ağustos\'ta, ABD\'ye söylemeden Suriye\'ye kara operasyonu başlattı ve sadece IŞİD\'i Cerablus\'tan sürmekle kalmayıp, güneyinde en az sekiz köyü Kürd güçlerinden aldı. Durumu karmaşıklaştırmak adına, Türkiye\'nin ilerleyişi CIA tarafından eğitimli Sultan Murad Tugayları ile bir diğer Amerikan vekili olan Kürd güçleri karşı karşıya geldi.
YPG yönetiminin, Türkiye\'nin çekilmemesi halinde Rakka operasyonunda planlanan rolünü sorgulayacağını Pentagon\'a iletmesi sürpriz olmaz. Ne yazık ki, kenti yakın tarihte özgürleştirecek alternatif bir kuvvet yok. Bu durumun neticesi IŞİD\'in infazının gecikmesi olabilir. Suriyeli Kürdler belkide atalarından kalma toprakları olan Rojava\'nın sınırlarını aşmış olabilirler ama bunu kesinlikle ABD\'nin örtük teşviki ile gerçekleştirdiler.\"