Türkiye'nin "Esad’la masaya oturması Kürt meselesiyle ilgilidir" diyen Müslim "Türkiye’deki koalisyonda hem AKP var, hem MHP var'' ifadelerini kullandı.
Artı Gerçek'e Konuşan Salih Müslim,Esad’la masaya oturma sanırım Kürt meselesiyle ilgilidir. Şimdi biliyorsunuz yani Türkiye’deki koalisyonda hem AKP var, hem MHP var. Tüm bunlar bir koalisyon oluşturmuş. Her hangi bir taviz sanırım bu koalisyonun yıkılmasına neden olur. Bu da olabilir. Yani Erdoğan herhangi bir adım atarsa bu koalisyon dağılabilir ama Erdoğan da yapabilir. Kürt meselesinde Kürtlerin bir demokratik hak elde etmesi hem Suriye’de olsun hem başka yerlerde olsun her şeye razı olur, yalnız buna razı olmaz. Onun için pek uzak değildir Ruslar onları bir masada oturtabilir. Ama uzak bir ihtimal olmasına rağmen Erdoğan kafasında böyle bir şey yapabilir. Ama Esad razı olur mu olmaz mı o başka bir şeydir. Burada artık bu İran devreye girer onu da tahmin edemiyoruz. Olsa bile pek yakında olmayacaktır. Böyle bir masada olsa bile yanında olmayacaktır.
Salih Müslim, IŞİD, Suriye’de bizim bölgemizde yenildi. Bölgesel olarak ya da kontrol edilebilir bir bölge veya kontrolünde bir bölge olarak genelde öyle bir şey kalmadı. Ama IŞİD bitmiş değildir, çöl bölgesinde ve birçok yerde vardır. Ki o bölgeler Deyrizor’un batısıdır ve bu bölgeler hem Ruslar’ın hem de rejimin kontrolündedir. Orada da bitmiş değildir. Orada yine her zaman bir sızma falan olabilir.
İkincisi Bu IŞİD Irak’ın batısında -ki o da Suriye’nin sınırıdır- oradan da sızabilir. Onun için, bölgesel olarak yenilmiştir doğrudur ama bitmiş değildir. Ayrıca bu hücreler falan da vardır her yerde. Bu yüzden bittiğini söylemiyoruz. Bu böyle devam edecektir.
Başka şeyler de var. Ad olarak IŞİD olmayan bir İdlib meselesi ve bu Türkiye’nin işgali altındaki bölgelerde kuzeyde falan birçok örgüt var. Bunlar da IŞİD’den farklı değildir. Aynı IŞİD gibidir. E bunlarla da savaşmak gerekiyor.
Onun için hani bu Suriye meselesi, iç savaş bitecek mi bitmeyecek mi, Tükçe’de bir söz var “arap saçına döndü” gerçekten de arap saçıdır nerede ne olacak kimse bilmiyor, kimse de tahmin edemiyor. Ancak bu İdlib’de olanlar da IŞİD’den az değildir. Yani onun için ne kadar süreceği belli değil. Bu bir, ikincisi rejim de şimdiye kadar zihniyetini değiştirmiş değildir. Şeye inanıyor bu 2011’den öncesine döneceğine ya da durumların ona döneceğini düşünüyor o da zor bir şeydir.
Bu güçler bu Suriye üzerinde savaşan veya çatışan güçler. ABD olsun uluslararası komisyon olsun diğer devletler olsun Ruslar olsun bunların hepsi Suriye’nin içindedir. Hala da Türkiye'de dahi bunlar hala bekledikleri bütün planları -ki herkesin bi planı vardı-, hiçbirinin planı gerçekleşmiş değildir. Bunlar birbirleriyle anlaşamıyorlar onun için bir tahminde bulunmak çok zordur. Sürebilir yani bu çatışma bu kritik durumlar sürebilir.
Ancak bizim bu örgütler falan bizim bölgemizde yoktur. Sızmalar oluyor biz bunlarla savaşacağız. Yani bizim bölgemiz diğer yerlere göre daha sakin veya daha az çatışmalı diyebiliriz. Rejim de yani dediğim gibi, biz başından beri rejimle diyalogdan yanayız. Biz bir yol haritası hazırlamıştık Moskova aracılığıyla. Üzerinde düşünsün bir şeyler yapılabilir gibi tek yoldu.
Kimsenin Suriye’nin bütünlüğü için böyle bir planı yoktu. Yalnız bizde vardı. Hem demokratikleşme hem de Suriye’nin bütünlüğünü korumak için bir yol haritasıdır. Şimdiye kadar da bir ses çıkarmamış. Sanırım karar vermekte zorlanıyorlar. Çünkü yani bu işin içinde hem Rusya vardır hem de İran vardır. Rusya bir taraftan hem rejimle Türkiye arasındaki ilişkileri kurmaya çalışıyor ya da bunları bir masada oturtmaya çalışıyor. E onun için de kalkıp da Suriye rejiminin bunun tersi bir şey yaparsa kabul etmezler. Yani onun için bakalım Suriye ne zaman kendi kararını verebilirse bu baskılardan uzak, o zaman anlaşabiliriz.