NASA verilerinden yararlanan araştırmacılar, Samanyolu Galaksisi'nin merkezindeki süper kütleli kara delikte "sızıntı" tespit etti. Bilim insanları yaklaşık 10 yıldır, Sagittarius A* adlı süper kütleli kara deliğin uzaya birkaç bin yılda bir malzeme püskürttüğünü tahmin ediyordu.
NASA verilerinden yararlanan araştırmacılar, Samanyolu Galaksisi'nin merkezindeki süper kütleli kara delikte "sızıntı" tespit etti.
Bilim insanları yaklaşık 10 yıldır, Sagittarius A* adlı süper kütleli kara deliğin uzaya birkaç bin yılda bir malzeme püskürttüğünü tahmin ediyordu.
Yeni araştırma bu tahminleri teyit etmekle kalmadı, galaksi merkezinde olup bitenlerin ayrıntılı bir tasvirini ortaya çıkardı.
Buna göre kara deliğin yakınında dev bir hidrojen bulutu parlıyor. Kara delik ağır bir kozmik nesneyi her yuttuğunda malzeme püskürtüyor ve "jet" diye adlandırılan bu malzemeler daha sonra o hidrojen bulutuna çarpıyor.
Hidrojen bulutuna çarpan jetler sonunda Samanyolu Galaksisi içinde dağılan "ahtapot benzeri" bir yapı oluşturuyor. Sızıntının dalları en az 500 ışık yılı mesafeye yayılıyor.
Yeni keşfin ardında emektar Hubble Uzay Teleskobu da var. NASA'nın internet sitesinde yapılan açıklamada konuyla ilgili şu ifadelere yer veriliyor:
Hubble Uzay Teleskobu, hayalet jetin fotoğrafını çekmedi ama hala dev boyutlardaki bir hidrojen bulutuna zayıfça itildiğine dair ikincil kanıtların bulunmasını sağladı.
Hakemli bilimsel dergi The Astrophysical Journal'da yayımlanan araştırmanın yazarları, Hubble'dan gelen verileri Şili'deki ALMA radyo teleskoplarından ve New Mexico'daki Çok Büyük Dizi'den gelen verilerle birleştirdi.
Bununla da yetinmeyen araştırmacılar, verileri doğrulamak için bilgisayar simülasyonlarına başvurdu.
Analizler tespit edilen jetlerin aslında binlerce yıl önce meydana gelen daha büyük bir patlamanın kalıntıları olduğunu da gösterdi.
NASA, bu araştırmada çeşitli teleskopların farklı dalga boylarında yaptığı gözlemlerin bir yapbozun parçaları gibi birleştirildiğini vurguladı:
Güneş'in 4,1 milyon katı kütleye sahip kara deliğin uyuyan bir canavar olmadığının, yıldızlar ve gaz bulutlarını yuttukça periyodik olarak hıçkırdığının bir başka kanıtı.