Dilden dile aktarılarak bugünde anlam bulmuş üç masaldan oluşuyor kitap. “Siyamanto ve Xıçezare”, “Lur da Lur”, “Kral Lusig ve Sedev Hovig”. Genel konu olarak aşk belirleyici olsa da bu masallar Anadolu ve Mezopotamya coğrafyası içerisinde yaşayan halkların, yaşam kavgalarına, geçim biçimlerine (örneğin: çobanlık), geleneklerine ve inanışlarına dair de çok şey söylüyor. Anlatıda özellikle, Dersim özel bir yer tutuyor.
Kitapta yer alan bir Kürt destanı “Lur da Lur”, ağanın kızına âşık Haso’nun onun oyunlarıyla aşkı Zalhe ile ölüme gidişi.
“Kral Lusig” ve “Sedev Hovig” masalı Dersim dağlarını, sık ormanlarını ve bu ormanların sakinlerini tanıtmanın yanı sıra halkın çadır ve çobanlık yaşamını, kaderciliğini, evlenme zorluklarını, bu yüzden meydana gelen Kürt aşiretlerinde, hatta orada yaşayan Ermeni halkı arasında hafif ve farklı da olsa süregelen savaşları gözler önüne seriyor. Yanısıra, Dersim’in inanç zenginliğini, doğanın sağaltıcılığına duyulan güveni, sadece erkeklerin değil kadınların da çobanlık yapabileceğini, klasik efsanelerin aksine “çirkin” olan birisinin de (sonradan güzelleşse de) bir masal kahramanı olabileceği anlatıyor.