Dünyanın hiçbir yerinde 7 gün süren bir sokağa çıkma yasağı olmayacağını belirten Tanrıkulu, “150 bin nüfusu olan Cizre’de 150 bin tutuklu insan var, 150 bin evinde gözaltına tutulan insan var. Sokağa çıkma yasağının kaldırılması lazım. Türkiye İnsan Hakları Vakfı’ndan aldığım verilere göre 7 günlük süre içinde ölen sivil yurttaş sayısı 14. Cenazelerin yerde kaldığı, kaldırılamadığı ortam yaşanıyor. Elektrik yok, su yok, vatandaşlar ekmek ve su ihtiyaçlarını karşılayamıyor. Bu ortam hiçbir hukuk devletinde kabul edilemez.”
Milletvekillerinin, parti genel başkanlarının hatta bakanların Türkiye’nin bir bölgesinde Şırnak, Mardin’de seyahat edemez konumda olduğunu vurgulayan Tanrıkulu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bakanlara nasıl seyahat yasağı konulabilir? Ben dün itibarıyla Meclis Başkanı’yla görüştüm, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile görüştüm. Eğer bu Meclis’in itibarına biraz özen gösteriyorsanız milletvekilinin bu durumunu ortadan kaldırmanız lazım ya sokağa çıkma yasağını kaldırın ya da milletvekillerinin bakanların ulaşmasını engellemeyin.”
“CİZRE’DE NE OLUYOR, AÇIKLAYIN”
Levent Gök ise “Cizre’de neler olup bittiğini bilmiyoruz. Çünkü Cizre’de elektrik yok, internet bağlantısı yok, haberleşme yok. Kamuoyunun net bilgisi yok ama feryatlar geliyor bize. Cizre’de neler oluyor? Cizre’de dram yaşanıyor. Ölen kişilerin sivil yurttaşların cenazeleri kaldırılamıyor. 4-5 gün önce ölen ve hepimizi derin acılara boğan Cemile Çağırgan’ın cesedinin ailesi tarafından 4 gün dondurucuda saklanarak muhafaza edilmek istenmesinin ayıbı kimindir? Başbakan Cizre’de ne olup bittiğini kamuoyuna açıklamalıdır. Başbakan bu işin neresinde? Daha da vahimi bir yandan siyasi parti ve hükümetin bakanlarının önü kesiliyor” diye konuştu.