Olay, 10 Ağustos’ta Suruç ilçesine bağlı Karaca kırsal mahallesinde yaşandı. İddiaya göre, 16 yaşındaki M.Ş., Mürşitpınar Jandarma Karakoluna giderek babası İzzet Ş., amcası Mahmut Ş. ve ağabeyi Ali Ş.’nin otomobille kendisine çarptıktan sonra ahıra götürüp zincirle bağlayarak işkence yaptıklarını söyledi.
Savcılığın talimatıyla çalışma başlatan jandarma ekipleri, ağabey Ali Ş.’yi 11 Ağustos günü gözaltına aldı.
İfadesi alınan şahıs daha sonra serbest bırakılırken, amca Mahmut Ş. de pazartesi günü yakalandı.
İfadesi alınan amca serbest bırakılırken, firari baba ise dün yakalanarak gözaltına alındı.
Baba İzzet Ş. ile amca Mahmut Ş.’nin jandarmadaki işlemleri tamamlandı. Dün akşam saatlerinde adliyeye sevk edilen şahıslar, tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Dayısını öldürmesini istemişler
İddiaya göre M.Ş.’nin babası ve amcası, M.Ş. ile ağabeyinin eline silah verip dayılarını vurmasını istedi. Bunu kabul etmeyen M.Ş. evden kaçtı.
Yaşadıklarını anlatan M.Ş., “Babamla amcamın dayılarıma karşı bir husumeti vardı. Bu yüzden babam ve amcam İzzet Ş. ve Mahmut Ş., ben ve ağabeyimin eline silah verdi, `Gidin dayılarınızı vurun' dedi. Ben de yapmadım. Bu yüzden bana 'Tamam' dedi, 'Sen köye gideceksin, sen iyi icraat ettin.' Ben de eve gitmedim, evden kaçtım. Nizip’e gittim, otelde 3 gün yattım. 3 günden sonra Birecik’e arkadaşımın yanına geldim” dedi.
"Burada rahat vuramayız. Köye götürelim"
Amcasının arabayla kendisine çarptığını iddia eden M.Ş., “Onlar da bana pusu mu kurmuşlardı bilmiyorum, beni orada gördüler ve kovaladılar. İlk kovalamacada beni yakalayamadılar. İkincisinde beni arada yakaladılar. Arabayla bana çarptılar, ben duvara çarptım. Bu nedenle kaçamadım. Amcam Mahmut Ş., beni döve döve arabaya götürdü. Orada en yakın ev Naibe halamındı, beni oraya götürdü, orada vurdu. Orada bir tek halam vardı. İlk orada burnumu kırdı. 'Burada rahat vuramayız. Köye götürelim' dedi” ifadelerini kullandı.
"Elimi ve ayaklarımı hayvanların kancasına bağladılar"
Amcasının kendisini zincirle bağlayıp işkence yaptığını iddia eden M.Ş., “Beni köye götürdüler. Köyden de ahıra götürdüler. Elimi ve ayaklarımı hayvanların kancasına bağladılar. Yatırdılar, tişörtümü çıkarttılar. İlk önce işkence yaptılar, sonra da 'Bunu kimseye anlatmayacaksın' dediler. Ağabeyim yaptı, kardeşim yaptı. Öğle saat 14.00’dan gece saat 23.00’a kadar işkence gördüm. Amcam 'Gelin idrarınızı bunun üzerine yapın' diyordu. Gelip üzerime idrarlarını yaptılar. Gece halam geldi ve zincirimi açtı. Gidip duş aldım, sabah oldu annemi aradım. Ona her şeyi anlattım. Annem ve babam fiili ayrı, sonra jandarma geldi. Jandarmaya benim kardeşimi gösterdiler. Beni de bir odaya kilitlediler. Büyük amcamın oğlunu da yanıma verdiler” dedi.
"Ben ve annemin can güvenliği yok"
Jandarmanın amcasına inanmadığını ve bu sayede kurtulduğunu söyleyen M.Ş., “Jandarmaya kardeşimi göstermişler, jandarma 'Bu değil' demiş çünkü beni döverken videomu çekmişlerdi. O videoyu da Mahmut Ş. amcam herkese atmış, kardeşime de atmış. Benim telefonumu almışlardı. Herkes uyuduğunda kardeşimin telefonundan annemi aramıştım. O videoyu da attım, o da jandarmaya atmış. Jandarma bu o değil demiş. Mecburen beni gösterdiler. İzzet Ş. geldi, 'Bunu sana biz yapmadık, başkası yaptı' dedi. Ben de korkudan 'Tamam' dedim. Zaten jandarma anladı. Anladığında ben her şeyi söyledim. Bunların yaptığı yasa dışı ama halen dışarıda geziyorlar. Ben ve annemin can güvenliği yok” diye konuştu.
