Diyarbakır’da siyasi partiler, sivil toplum örgütleri ve kanaat önderlerinin yer aldığı Demokratik Birlik İnisiyatifi kuruldu. Bildirgeyi açıklayan DEM Parti Van Milletvekili Gülistan Kaçmaz Sayyiğit, “Kürt meselesini; bir özgürlük, demokrasi ve statü sorunu olarak değerlendirir ve çözümünün, yasal ve anayasal düzenlemeler ile yerel demokrasinin güçlendirilmesiyle mümkün olacağını savunuyoruz” dedi.
Demokratik Birlik İnisiyatifi, iki gün süren toplantının ardından Diyarbakır’da kuruldu. İnisiyatifin kuruluşunda DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DEM Parti milletvekilleri ve belediye eşbaşkanları, Demokratik Bölgeler Partisi ile çeşitli kuruluşlardan temsilciler yer aldı.
Demokratik Birlik İnisiyatifi’nin kuruluş deklarasyonu DEM Parti Van Milletvekili Gülistan Kaçmaz Sayyiğit tarafından okundu.
Sayyiğit, “inisiyatifin tüm halkların, inançların ve kültürlerin birliğini inşasını hedefleyen bir sivil toplum platformu olarak şekillendiğini” ifade ederek, şunları söyledi:
“Kürdistan coğrafyası çok kimlikli, çok inançlı, çok kültürlü yapısıyla zengin bir toplumsal mozaiği temsil etmektedir. Bu tarihsel zenginliği ve mirası korumak, bir arada yaşama kültürüyle harmanlayarak demokratik toplumla bütünleştirmek tüm kuşakların ortak görevi ve sorumluluğudur. Demokratik Birlik İnisiyatifi, bu gerçekliğin bilinciyle, Kürdistan’daki tüm halkların, inançların ve kültürlerin birliğini ve demokratik yaşamın inşasını hedefleyen bir sivil toplum platformu olarak şekillenmiştir. Kürt sorununun adil, eşitlikçi ve demokratik çözümünü; aynı zamanda Türkiye’nin demokratikleşmesini önceleyen bu inisiyatif, sivil toplum cephesinden bu mücadeleye katkı sunmak amacıyla yola çıkmıştır.”
“Barış çağrısının tarihsel önemini çok net görüyoruz”
Sayyiğit açıklamada, PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerin ve kamuoyuna yapılan açıklamaların, çözüm beklentilerini ciddi biçimde artırdığını ifade etti.
Bu beklentilerin gerçekleşmesinin temel güvencesinin, demokratik toplumun örgütlü bir biçimde inşa edilmesi olduğunu söyleyen Sayyiğit, “Zamanın ruhu ve siyasal sorumluluğu, yurtsever, demokrat, emekçi, çiftçi, genç, kadın ve toplumun tüm kesimlerine bu tarihi görevi yüklemektedir. Sayın Abdullah Öcalan’ın Kürt meselesinin çözümü için sunduğu barış ve demokratik toplum çağrısının tarihsel önemini çok net görmekteyiz. Bu çağrıyı ve süreci destekliyor, demokratik, örgütlü bir toplumun inşası için mücadele edeceğimizi beyan ediyoruz” dedi.
“Yerel yönetimlerin güçlendirilmesini savunuyoruz”
Kürt meselesini “statü sorunu” olarak gördüklerini ifade eden Sayyiğit, inisiyatife ilişkin şunları söyledi:
Demokratik Birlik İnisiyatifi, inkar edilen, sömürülen ve haksızlığa uğrayan tüm toplumsal kesimlerin hak ve taleplerinin savunuculuğunu üstlenir. Her türlü baskı, asimilasyon ve antidemokratik uygulamalara karşı net bir duruş sergileyerek, demokratik ve özgür bir yaşamın inşası için mücadele etmeyi hedefler.
Anadilinde kültür ve inançların özgürce gelişebilmesi için her türlü engelin kaldırılması yönünde mücadele eder. Anadilinde eğitim ve öğretim hakkı başta olmak üzere tüm dil ve kültürlerin yaşamın her alanında var olabilmesini savunur. Kültürel ve sanat çalışmalarının anadilinde özgürce yapılmasını savunur.
Ekonomik sömürüye karşı çıkar, tüm emekçilerin ve toplumsal kesimlerin adil yaşam standartlarına ulaşması için emek örgütleriyle eşgüdüm içerisinde faaliyet yürütür.
Doğaya yönelik tahribat ve ekolojik yıkımla mücadele eder, doğayı ve ekolojik yaşamı savunur.
Gençlik ve kadınlara yönelik yozlaştırma politikalarını toplumsal varlığımız için ciddi bir tehdit olarak görür; bu tehditlere karşı kadınların ve gençlerin öncülüğünde, tüm toplumsal kesimlerle birlikte kolektif mücadele yürütür.
Kadın-erkek eşitliğini temel ilke olarak kabul eder; cinsiyet temelli ayrımcılık ve şiddete karşı mücadeleyi öncelikli bir sorumluluk olarak görür.
Engellilerin yaşadığı sorunları önemli bir toplumsal mesele olarak kabul eder; çözüm için engelli örgütleriyle ortak çalışmalar yürütür.
Kürt meselesini bir özgürlük, demokrasi ve statü sorunu olarak değerlendirir ve çözümünün, yasal ve anayasal düzenlemeler ile yerel demokrasinin güçlendirilmesiyle mümkün olacağını savunur.
Ortadoğu’daki güncel gelişmeler ışığında, Kürt halkının ortak hareket kapasitesini güçlendirmeyi amaçlar.
Evrensel insan hakları belgeleri çerçevesinde; bireysel ve kolektif hakların savunusunu esas alır, özgürlük ve eşitlik mücadelesini sürdürülebilir bir zemine oturtmak için çalışmalarını kararlılıkla sürdürür.