Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Afet Yönetimi ve Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Azad Sağlam Selçuk, Maraş merkezi depremlerin ardından gözlerin çevrildiği Van, Hakkari ve Bingöl ile ilgili görüşlerini paylaştı.
Özellikle Yüksekova-Şemdinli fay zonunun, 7 ve üzeri deprem üretme potansiyeline sahip olduğunu söyleyen Doç. Dr. Selçuk, Doğubayazıt-Balıklıgöl ve Gürpınar fay hatlarına da dikkat edilmesi gerektiğini söyledi.
‘Bunun bir zamanı yok’
Selçuk, Maden Tetkik ve Arama Genel Müdürlüğü’nün (MTA) paylaştığı fay haritasında, 473 fay hattı bulunuyor. Do. Dr. Selçuk, bu faylardan birçoğunun 7 ve üzerindeki deprem üretme potansiyeli olduğunu belirtti. Her 34 yılda bir büyük bir deprem meydana geldiğini söyleyen Selçuk, “Biz Van’da 2011 yılında 644 canımızı kaybettik. Şimdi sadece uyarmak anlamında söylüyoruz. Yüksekova, Hakkari, Şemdinli fay zonu, yüksek deprem üretme potansiyeline sahip olan faylardan biridir. Biz bunu söylediğimizde ise bu kez depremin ne zaman gerçekleşeceği soruluyor. Bunun bir zamanı yok. Doğa ne zaman isterse, o zaman depremi yaratır” dedi.
‘Gürpınar fayı, Van bölgesi için en önemli Risklerden biri ’
Doç. Dr. Selçuk, Çaldıran fay zonunun en son 1976 yılında deprem ürettiğini ve deprem yenileme aralığı göz önünde bulundurulduğunda bu fay zonu üzerinde yaklaşık 500 yıl boyunca herhangi bir depremin olmayacağını söyledi. Fakat Selçuk, Çaldıran fayının hemen kuzeyinde bulunan Doğubayazıt-Balıklıgöl, Yüksekova-Şemdinli ve Gürpınar faylarına dikkat çekti. Doç. Dr. Selçuk, “Doğubayazıt-Balıklıgöl fay zonunun uzun zamandır deprem üretmediğini görüyoruz. Burası önemli riskli alanlardan bir tanesidir. Çünkü en son 1866 yılında deprem üretmiş bir fay hattıdır. Güneye doğru indiğimizde ise Gürpınar fayı var. Bu fayda en son yaşanan deprem ‘Memedik depremi’ olarak bilinir. Bu deprem bölge içerisinde önemli yıkımlara sebep olmuştur ve bu fay 1646 yılından beridir deprem üretmedi. Bu fay, Van ve bölgesi için en önemli risklerden biri. Bir diğer fay ise Yüksekova-Şemdinli fay zonu. Bu fay zonu, bindirmenin hemen kuzeyinde yer alıyor. Yani sıkışan bölge içinde ve en son ne zaman deprem ürettiği ile ilgili tarihsel bir kayıt yok. Bundan dolayı çok tehlikeli ve dikkat çekilmesi gereken bir fay” diye konuştu.
9 Kasım 2011 tarihinde gerçekleşen 5,6 büyüklüğündeki Van depreminin Erdemit fayı üzerinde meydana geldiğini ve bu fayın sol yanal atımlı bir fay olduğu için 23 Ekim 2011 tarihindeki 7,2’lik depreme göre daha fazla yıkıma sebep olduğunu söyleyen Doç. Dr. Selçuk, “Yüksekova fayı zonu ise sağ yanal doğrultu atımlı bir faydır. Uzunluğuna bağlı olarak hesaplandığında üzerinde meydana gelebilecek deprem 7 ve üzeri büyüklükte olacaktır ve bunun etkisi de birçok ilde hissedilecek. Gürpınar fayı ise bindirme fayıdır. Kötü olan yönü ise bu fay, Van’a doğru eğimlidir. Yani hareket eden blok, Van olacak” dedi.
‘Bingöl-Karlıova fayı her an deprem üretebilir’
Selçuk, Bingöl’deki riskli duruma da dikkat çekti. Doğu Anadolu fay zonunun, Kuzey Anadolu fay zonu ile kesiştiği yerin Bingöl’ün Karlıova ilçesi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Selçuk, Maraş merkezli depremler ile birlikte Doğu Anadolu fayı üzerindeki stresin, fayın iki ucu olan Hatay ve Bingöl’de biriktiğini belirtti. Doç. Dr. Selçuk, “Burada bir gerilme birikmesi oldu. Sismik bir boşluk var. Yani burası her an deprem üretebilme potansiyeline sahip ve onu tetikleyebilecek bir unsur var. Maraş depreminden kaynaklı olarak, fayın kuzey ucuna doğru bir gerilme yaşandı. Bu gerilme, o noktayı tetikleyip büyük bir deprem yaratabilir” ifadelerini kullandı.