Yaklaşık on gün önce bindiğim taksinin şoförü, “17 Mart’ta bu yolların hepsi kapalı olacak” demişti. Nedenini sorunca, “Çünkü o gün Cumhurbaşkanı gelecek” şeklinde cevaplamıştı. Biraz sohbet edince, taksi şoförü esas derdini de anlattı: “Değil bir gün bir ay çalışmasak da olur yeter ki güzel şeyler söylesin. Askerler Efrin’den çıksın, artık barış olsun.”
Taksi şoförü bunları söylüyordu ama çok da umutlu değildi doğrusu. Çünkü AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan her gün bir yerde bir nedenle konuşuyordu ve “Efrin’e girdik gireceğiz” şeklinde beyanlarda bulunuyordu. Bu beyanlar ise taksicinin barış umudunu başka bir bahara ertelemesine neden oluyordu. Yani ufukta Kürt sorununun demokratik yollardan çözümüne yönelik bir işaret yoktu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, bakanlar ve milletvekilleri bugün 6. Olağan Kongre’ye katılmak üzere Diyarbakır’a gelecekler. Billboardlar afişlerle, caddeler pankartlarla donatılarak kongrenin tarihi ile Cumhurbaşkanı’nın teşrifi duyuruluyor. Diyarbakır’da yollar kapatılacak, yoğun güvenlik önlemleri alınacak, il dışından kongre için gelen insanlar konvoy oluşturacak ve bu nedenlerle Diyarbakır stresli bir gün yaşayacak.
Cumhurbaşkanı’nın Mesajı Ne Olacak?
Ama daha çok Cumhurbaşkanı’nın Diyarbakır’da yapacağı konuşma merak ediliyor. Bu merak, beklenti düşük olduğu için ayrıca bir strese neden olmuyor. Ama yine de Cumhurbaşkanı’nın Diyarbakır’da yapacağı konuşmanın ileriye dönük politikalar hakkında ipuçları vereceği bilgisi önem kazanıyor.
Kimse, hatta AK Parti İl Başkanı Süleyman Serdar Budak da Cumhurbaşkanı’nın Diyarbakır’da ne konuşacağı hakkında bilgi sahibi değil. Birkaç gün önce İl Başkanı Budak gazetecilere verdiği demeçte, “Kürt sorununun çözümü konusunda Cumhurbaşkanı yeni bir projeyle geliyor olabilir m?” sorusunu şöyle cevaplamıştı: “Cumhurbaşkanımız her defasında müjdelerle geliyor, eli boş gelmiyor Diyarbakır’a. Ne söyleyeceğini biz bilemiyoruz ama mutlaka önemli müjdeleri vardır halkımıza. Kürt sorunuyla ilgili olarak Cumhurbaşkanımızın Kürt sorununa yaklaşımı 2005’ten bu yana hep aynıdır. Bu problemi problem olmaktan çıkardık hamd olsun.”
Önce Huzur Ve Güven Ortamı
Budak’ın Kürt sorununu kastederken “Bu problemi problem olmaktan çıkardık” cümlesi beklentiyi boşa çıkarmaya yetiyor aslında. Zaten iddialı bir cümle kurmuş olsa boşuna bir çıkış yapmış olacaktı. Çünkü Cumhurbaşkanı, Diyarbakır’a gelmeden bir gün önce Erzurum’da, Efrin’in fethinden söz edecekti.
HDP, Cumhurbaşkanı’nın kongreye katılmak üzere Diyarbakır’a gelmesinden rahatsız olan tek parti gibi görünüyor. Çünkü 21 Mart’ta kutlanacak Newroz için yapılan hazırlıklar Cumhurbaşkanı’nın gelecek olması nedeniyle engelleniyor. Billboardlara ve caddelere Newroz afişleri, pankartları asılmasına izin çıkmadı.
İş çevreleri gergin siyasi ortam, OHAL uygulamaları çatışmaların yarattığı belirsizlik nedeniyle kötüye giden ekonomiden şikayetçi. Diyarbakır Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Alican Ebedinoğlu, ekonominin düzelmesi için öncelikle güven ve huzur ortamının tesis edilmesi, Kürt sorununun çözümü için kalıcı adımların atılması gerektiğini belirtiyor. Ciddi bir açıklama bekliyoruz desek yanlış olur. Efrin operasyonu ve son yıllarda çatışmalarla yaratılan tahribat nedeniyle çözüme yönelik adımların hemen atılamayacağını da vurguluyor. Ebedinoğlu, “Beklentimiz var ancak çözüme cevap olacak adımların hemen atılabileceğine inanmıyoruz” diyerek Cumhurbaşkanı’nın kongrede yapacağı konuşmadan çok umutlu olmadığını dile getiriyor.
Kamu Çalışanlarına Kongre ‘Daveti’
Diyarbakır Eğitim-Sen’in gündeminde ise bütün kamu kurumlarına gönderilen bir mesaj var. Buna göre her kurum çalışanı kongreye katılmaya zorunlu tutuluyor, kongreye katılmayanlar hakkında yaptırım uygulanacağı ileri sürülüyor. Eğitim-Sen, eğitim emekçilerine de bu yönde mesajlar iletildiğini belirterek, uygulamayı kınadığını bildirdi. Eğitim-Sen ayrıca üyelerine “657 DMK 2670/2’ye göre devlet memuruna görevi dışında herhangi bir görev ve talimat verilemez. Bu talimatı verenler de uygulayanlar da suç işlemiş sayılır. Üyelerimizin bu hukuksuz uygulamalara karşı duyarlı olmaları.” şeklinde mesaj attı.
Diyarbakır sokaklarında ise Cumhurbaşkanı’nın Efrin’le ilgili yaptığı konuşmalar ile Mersin’de yaptığı bozkurt işareti daha çok konuşuluyor. Sokakta, “Burada da bozkurt işareti yapmasını istiyorum, belki o zaman AK Parti’ye oy veren Kürtler biraz utanır” diyenler de var.
AK Parti’nin kongresinden sorunların çözüleceğine dair bir işaret beklentisinin de zayıf olduğunu söylemek mümkün. Ancak alınacak güvenlik önlemleri nedeniyle hayatın olağan akışının değişeceği muhakkak.
