Çok uluslu, çok inançlı bir ülkede, zorla tek millet, tek din, tek dil yaratma projesini hayta geçiren Kemalistler, 5 Aralık 1935 yılında 2884 sayılı ‘‘Tunceli Vilayetinin İdaresi Hakkında” kanun çıkararak, dönemin CHP hükümeti eliyle de 4 Mayıs 1937 tarihinde ‘Tunceli Tenkil Harekatı’nı başlattılar.
Dersim’de 1937/38 yıllarında tam anlamıyla soykırım politikası uygulandı.
Uçakların, kimyasal gazların da kullanıldığı eşi benzeri görülmemiş insan avıyla, on binlerce suçsuz, günahsız Dersimli katledildi ve on binlercesi de sürüldü.
Bu katliamdan kurtulabilen binlerce Dersimli çocuk da kimliklerinden koparılarak evlatlık verildi.
87 yıl önce 15 Kasım 1937 tarihinde, Elazığ Buğday Meydanı’na idam sehpaları kuruldu.
Kemalist rejimin görüşme talebi için Elazığ’a gelen ve yolda tutuklanan Seyid Rıza yaşı küçültülerek, oğlu Reşik Hüseyin ise yaşı büyütülerek, Seyhanlı aşireti reisi Haso Seydi, Yusuf Hanlı aşiret reisi Kamer oğlu Fındık, Demirelli aşiret reisi Cebrail oğlu Hasan, Kırişanlı Ulihiyer oğlu Hasan ve Mirza Ali oğlu Ali ile birlikte asıldılar.
2011 yılında Başbakan Recep Tayip Erdoğan, ‘‘Devlet adına özür dilemek gerekiyorsa ve böyle bir literatür varsa, ben özür diliyorum’’ dese de, ne bu katliamda sorumluluğu olanların gıyaben yargılanması gerçekleştirildi, ne idam edilenlerin itibarları iade edilerek mezar yerleri açıklandı, ne evlatlık verilen Dersim’in kayıp kızları ile ilgili bir şey yapıldı, ne de katliamda yaşamını yitiren, sürgün edilen veya zarar görenlerin mağduriyetlerinin giderilmesine yönelik her hangi bir adım atıldı.
Bu talepler bugün de tüm Kürtlerin, Dersimlilerin ortak talepleridir.
HAK-PAR olarak bir kez daha bu katliamı gerçekleştirilenleri kınıyor, Seyit Rıza ve arkadaşlarını idam edilişlerinin 87. yıl dönümünde saygıyla anıyoruz.
HAK-PAR Basın Bürosu