Partimizin, bundan bir müddet önce hazırlayıp kamuoyuna sunduğu “ÖZGÜRLÜK, DEMOKRASİ VE BARIŞ İÇİN ACİL ÇÖZÜM ÇAĞRISI” adlı belgesi, mücadelemizin kısa ve orta vadeli yol haritasıdır. “Kürdistan Sosyalist Partisi, tarihsel misyonu gereği Kürt halkının özgürlüğü için yola çıkmış bir partidir. Bununla birlikte Türkiye’de demokratik, özgürlükçü ve federal bir sistemin kurulması için üzerine düşen her sorumluluğu yerine getirmeye hazırdır” denilen deklerasyonumuzda da yer aldığı gibi, partimiz özgürlük ve demokrasi mücadelesinde üzerine düşenleri yerine getirecektir.
Türkiye’de çok yönlü ve giderek derinleşen bir kriz yaşanıyor. Başta ekonomi olmak üzere siyasal, sosyal ve kültürel krizler yaşayan Türkiye, çıkmaz bir yola girmiş bulunuyor. Bu krizin temel nedeni ise devletin tekçi, otoriter, inkârcı ve anti demokratik kuruluş felsefesidir.
Kürdistan’da daha derin yaşanan ekonomik krize adaletsizlik, hak ve özgürlüklerin ayaklar altına alınması, hak taleplerinin zorla bastırılması, hergün artarak devam eden şiddet, askeri operasyonlar ve tutuklamalar eşlik ediyor. Bununla beraber AKP hükümetinin Güney ve Batı Kürdistan’da sürdürdüğü işgal ve saldırgan politikalarla Batı’da yaşayan Kürdlere yönelik ırkçı-şoven saldırılar, var olan toplumsal gerginliği artırıyor.
Buna karşın toplumda normalleşme ve demokrasi talepleri de giderek daha yüksek sesle dile getiriliyor.
Gerginliğin giderilmesinin, sadece demokrasi güçlerine değil, aynı zamanda Kürd yurtsever hareketine de nefes aldıracağının bilincinde olan PSK-Kürdistan Sosyalist Partisi, normalleşme için verilen mücadelenin Kürdler için önemli olduğunu bir kez vurgular.
Zamlara karşı, halkın yaşam şartlarının iyileştirilmesi talepleri eksenindeki mücadeleyle özgürlük, hak ve adalet mücadelesi arasındaki kopmaz bağlar vardır. PSK bu noktada üzerine düşenleri yerine getirecektir.
Kürdistan ulusal demokratik hareketinin önündeki fırsatların ve risklerin artığı bir süreç yaşanıyor.
Rusya-Ukrayna savaşı, başta AB ülkeleri olmak üzere, büyük devletlerin dikkatini bir kez daha enerji alanlarına yöneltti, Ortadoğu’nun ve bölgenin bir parçası olan Kürdistan’ın değeri daha da arttı.
Zengin doğal gaz ve petrol yataklarına sahip Güney Kürdistan’a yönelik ilgi giderek artıyor. Buna parelel olarak başta İran ve Türkiye olmak üzere, sömürgeci devletler, Güney Kürdistan’a yönelik daha saldırgan bir politika izliyorlar.
PSK, Kürdistan ulusal demokratik mücadelesinin, zorluklarla dolu bir süreç olduğunun bilincindedir ve bunun gereğini yerine getirme çabasındadır.
Kürdistan’da yurtsever siyasi yapıların, STK’lar ve şahsiyetlerin bir araya geldiği ulusal demokratik temelli bir birlik oluşturmak, temel görevlerimizden biri olarak duruyor.
Partimiz PSK, bir yandan bu görevi yerine getirmek için çalışırken diğer yandan da Türkiye genelinde demokrasi güçleriyle ilişkilerini sıkılaştıracaktır.
PSK, yurtsever temelde bir Kürd odağı oluşturma çalışmalarının başarıya ulaşması için paydaşlarıyla birlikte bir dönemdir yürüttüğü işbirliğini sürdürme azmindedir.
Oluşturulacak odak, Kürdistan özgürlük mücadelesi açısından tarihi zorunluluğun yanısıra, Türkiye’de gerginliğin gidererilmesi ve demokrasi mücadelesine olası en büyük destektir.
Bu, aynı zamanda diğer parçalardaki yurtsever harekete en büyük dayanışmayı sunucaktır. Çünkü Güney ve Batı Kürdistan’daki ulusal demokratik kazanımları savunmanın en güçlü ve anlamlı yolu, Türkiye’nin saldırgan politikasına karşı, demokrasi ve barışsever güçlerle birlikte mücadele edecek bir ulusal demokratik yapı oluşturmaktır.
Üzerine düşen görevleri hakkıyla yerine getirecek olan partimiz PSK, günümüzde Hewlêr ve Qamışlo’ya destek mevzilerinin Amed, Silopi, Cizre ve Suruç’ta oluşturulması gerektiği inancındadır.
17 Mayıs 2022
PSK-Kürdistan Sosyalist Partisi