Hak ve özgürlükleri budaya- budaya kuşa çeviren iktidar, hak taleplerini polis şiddetiyle karşılıyor. Muhalif partiler ve sivil toplum kuruluşlarının faaliyetlerini, Pandemi bahanesiyle engelliyor.
Her türlü eleştiriye devlet düşmanlığı ve ihanet damgasını vuran hükümet, kontrolündeki kurumlar ve emrindeki basın vasıtasıyla, Türk şovenizmini körüklüyor.
Kürdistan’ı militarize etmede sınır tanımayan iktidar, askeri operasyonları hız kesmeden sürdürüyor.
İçerde anti demokratik ve faşizan baskılarını sürdüren hükümet, dışarıda yayılmacı bir politika izliyor.
Kürdlerin en küçük bir milli kazanımını “Türkiye’nin bekası ve ulusal güvenliği” için tehlike olarak gören hükümetin, Batı ve Güney Kürdistan’a yönelik saldırıları ve işgali devam ediyor.
Osmanlıyı canlandırma rüyası gören hükümet, başta Libya olmak üzere bölge ülkelerinde yaşanan sorunlarda taraf oluyor.
TC devleti Akdeniz’de de yayılmacı bir politika uyguluyor.
Bu politikasına karşı çıkan başta Yunanistan olmak üzere Fransa, Mısır ve AB’yi tehdit ediyor, şantaja başvuruyor.
Pandemi , öncesinde var olan işsizliği, yoksulluğu, yolsuzluğu ve yasakları artırdı.
Hükümet Akdeniz’de gerginliği artıran söylem ve uygulamalarıyla, Pandemi nedeniyle daha da derinleşen ekonomik krize tepki duymaya başlayan halkın dikkatini dış sorunlara çekmeyi hedefliyor. Bu amaçla kadim Yunan, Ermeni ve Yahudi düşmanlığını hortlatıyor.
Oysa bu yolun çıkmaz bir sokak olduğu, şiddet sarmalının, anti demokratik baskıların, tehdit ve şantajın sorunları çözmediği, çözemediği, aksine derinleştirdiği biliniyor.
Çözüm barışta, sorunların diyalog ve barışçıl çözümünde.
Bölge’de huzur ve güvenin sağlanması ise, en başta Kürd sorununun çözümüne bağlıdır.
1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle bir kez daha PKK’yi Kürd davasına zarardan vermekten başka bir işe yaramayan silahlı eylemlerini sonlandırmaya, kayıtsız şartsız ateşkes ilan etmeye;
Devrimci, demokrat, barışsever ve değişimden yana olan güçleri, bir kez daha devletin, Kürd sorununu şiddet yoluyla çözme ve Güney ve Batı Kürdistan’a yönelik saldırgan ve yayılmacı politikasına karşı seslerini yükseltmeye;
Birleşmiş Milletleri, AB ve uluslararası kurum ve kuruluşları, Türk ordusunun işbirlikçileriyle birlikte Batı Ve Güney Kürdistan’da işgal ettiği bölgelerden geri çekilmesini sağlamak amacıyla harekete geçmeye çağırıyoruz.
Yıkıma, Katliamlara Yol Açan Savaşın Kazananı Yoktur!
Barış Herkese Kazandırır!
Barış için El Ele Vermenin Tam Zamanı!
01 Eylül 2020
PSK- Kürdistan Sosyalist Partisi