Rûdaw’a demeç veren Ali Teter, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) Kürdistan Bölgesi toprakları içerisinde PKK’ye karşı sürdürdüğü askeri operasyonlar ve taraflar arasındaki çatışmaların faturasının halka yazıldığını belirtti.
Teter, PKK’yi kastederek, “Bölgede silahlı güçlerin varlığı gerçekten ağır, hassas ve eskiden beri süregelen bir konudur. Bu varlık nedeniyle Kürdistan Bölgesi hükumeti dilediği gibi sınır bölgelerindeki yerleşim yerlerine hizmet götürememiştir” dedi.
Ali Teter, “Mesela bir süre önce bazı yerlere yol götürülmeye çalışılmış ancak PKK’liler tarafından engellenilmiştir. Şunu soruyorum; Diyarbakır halkı, Rojava ve Rojhılat halkı, bu köylere hizmet götürülememesinin nedeninin PKK’nin bölgedeki varlığı, PKK ile Türk ordusu arasındaki çatışmalar olduğunu biliyor mu?” diye sordu.
“Mesele varlıkları ile alakalı da değil, engel oluşturmalarıdır” diyen Teter, “Varlık ile engel olmak iki farklı konudur. Bir gücün varlığı, bir yerde iskan etmesidir. Ancak onlar (PKK) gittikleri yerde kontrol noktası kuruyor, köylerin inşa edilmesini, yol yapılmasını, yerleşim yerlerine hizmet ulaşmasını engelliyorlar” ifadelerini kullandı.
Duhok Valisi, “Örnek olrak söylüyorum; Nerwe-Rekan ve Yukarı Doski bölgelerine yol götüremezsen halk köyüne nasıl dönsün? Elektrik, okul inşa edemezsen buralar nasıl yeniden imar edilecek? Edilemez. Bunun yerine köy halkı Dereluk kasabasına toplanacak, gençler, insanlar işsiz kalacak” dedi.
Duhok’a yerleşen göçzedelerin de mali açıdan kendilerine küflet oluşturduğunu ifade eden Teter, “Duhok’a yerleşen gerek Rojavalı kardeşlerimiz, gerekse de Şengalli kardeşlerimize her türlü hizmeti yaptık, yapıyoruz. Onlar Kürt ve vatansever oldukları için yerlerinden edildi. Burada oldukları müddetçe de evimizin kapıları onlar için açık olacak. Fakat şöyle bir tarafı da var ki kent nüfusuna 100 bin aile eklendiğini düşünün. Bu ailelerin varlığı daha fazla hizmet gerektiriyor. Kürdistan Bölgesi hükumeti bu konuda kentin durumunu daha fazla dikkate almak durumunda” şeklinde konuştu.
