KDP Politbürosu Eylül Devrimi’nin 62. yıl dönümü vesilesiyle yayınladığı açıklamasında "Şovenist güçler Kürdistan Bölgesi'ne haksızlık yapıyor ve haklarını gasp ediyor”ifadelerine yer verdi.
KDP açıklamasında Eylül Devrimi'ne kadar gelinen süreçten bahsedilerek Ölümsüz Barzani öncülüğünde gerçekleşen devrimde elde edilen kazanımlara ilişkin şunlara değinildi:
“Merhum Barzani ve partimizin önderliğindeki Eylül Devrimi, Kürt halkı açısından pek çok kazanımlar sağlamış, bölgeciliği bitiren ilk devrim ve ülke çapında yankı bulan bir devrim olmuştur. 1964'de kurtarılan bölgelerde, devrimin komutanları ve üst düzey yetkililerinin yanı sıra Kürdistan'ın farklı bölgelerinden tarafsız insanların da yer aldığı Devrimci Liderlik Konseyi kurulmuştur. Bu konseyde Kürdistan'daki tüm dini ve etnik toplulukların temsilcilerine yer verilerek tüm dünyaya bir arada yaşamanın güzel bir tablosu çizilmiştir.”
"Kürt halkının hakları gasp ediliyor"
Açıklamada “Büyük Eylül Devrimi'nin 62. yıl dönümünü anarken, Irak ve bölge zor bir süreçten geçiyor. Gücünü Kürt halkından, şehit kanından ve Irak anayasasından alan Kürdistan Bölgesi, şovenist güçler tarafından haksızlığa uğratılıyor ve Kürt halkının hakları gasp ediliyor” denildi.
Kürdistan Bölgesi hükümeti ile Sudani başkanlığındaki Irak Federal hükümeti bir anlaşmaya vardığı hatırlatılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Maalesef bu anlaşmadan bir tür pişmanlık görüyoruz. Bağdat ile Erbil anlaşmasından önce taraflar bir anlaşmaya varmıştı. KDP, Devlet Yönetimi Koalisyonu anlaşmasında güçlü taraf olarak yer alması hükümet koalisyonuna yol açmıştı."
Irak'ın sürekli Kürtler ile diyaloğa sırt çevirdiği belirtilen açıklamada "Irak’ın müzakereler ile diyaloglara yaklaşımlarını anlamak için tarihe bakmak gerekir. Eylül Devrimi ve sonrasında her daim diyalog ve müzakereler var oldu. Ancak, Bağdat her zaman diyalog çabalarına sırt çevirdi. Diyalog dilinin reddedilmesi ve Kürt halkını ötekileştirme girişimleri Irak’a hiçbir fayda getirmedi, aksine istikrarsızlığa ve derin krizlere yol açtı."
“KDP, Irak ve Kürdistan Bölgesi'nde refah ve ilerlemenin tek yolunun karşılıklı anlayış, barış ve bir arada yaşamaktan geçtiğine inanıyor” denilen açıklamanın devamında "Irak anayasası çerçevesinde karşılıklı anlayış, barış ve bir arada yaşam kültürü hakim kılınmalıdır. Anayasaya sırt çevrilmesi 2023 Irak'ının bugüne gelmesinin esas nedenidir” denildi.
Kürdistan Bölgesi’nde de aynı tecrübelerin yaşandığı belirtilen açıklamada “Aynı şey Kürdistan Bölgesi için de geçerlidir. Geçmiş tecrübeler göstermiştir ki, Kürt halkının haklarını elde etmenin tek yolu birlikte çalışmak ve Kürt halkını güçlendirmektir. Kürt halkının kazanımlarının korunmasının tek yolu, haklarına kavuşmasından geçiyor. Bölünmüşlüğün Kürt halkını zayıflatmaktan ve yormaktan başka bir işe yaramayacağı artık aşikardır" ifadelerine yer verildi.
KDP’nin her dönem siyasi taraflar arasında birliği ve sorumluluk üstlenmeyi ön planda tuttuğu belirtilerek, “Bu nedenle her zaman diyalog ve ortak çalışma kapısının tüm partilere açık tutulması gerektiğine inanmaktayız” denildi.
Eylül Devrimi
Kürdistan halkı 11 Eylül 1961 yılında Irak’taki BAAS rejimine karşı ulusal haklarını elde etmek için ölümsüz lider Mela Mustafa Barzani öncülüğünde devrim ateşini yaktı. Kürdistan’da yaşayan tüm dini ve etnik gruplar toplanarak işgalcilere karşı devrime destek verdi.
1946 yılında Mahabad’da kurulan Kürdistan Cumhuriyeti’nde Genelkurmay Başkanı olan Mele Mustafa Barzani, Cumhuriyet’in yenilgiye uğramasıyla beraberindeki Peşmergelerle birlikte Aras Nehri’ni geçerek Rusya’ya geçti.
Rusya’da sürgünde yaşayan ölümsüz lider Barzani, Iraklı General Abdulkerim Kasım’ın ülkede darbe gerçekleştirmesi ve Kürtlerin haklarını tanıyacağı yönündeki sözü üzerine Kürdistan’a geri döndü. Ancak Abdulkerim Kasım Kürtlere verdiği sözü yerine getirmedi.
Mela Mustafa Barzani, Irak hükümetinin sözünü tutmaması üzerine 11 Eylül 1961 tarihinde asimilasyon ve zulme karşı isyan bayrağını açtı. Kürdistan’da yaşayan farklı tüm dini ve etnik sınıfların katıldığı Eylül Devrimi, 9 yıl sonra Irak rejiminin Kürtleri tanıması ve otonomi sağlamasıyla son buldu.
11 Mart 1970 yılında Irak rejimi, Kürdistan’ın devrim önderi Mele Mustafa Barzani ile Kürdistan halkının siyasi, ekonomik ve kültürel haklarını tanıyan otonomi sistemini kabul eden anlaşmayı imzaladı.
