Rusya'nın Erbil Başkonsolosu: Kalkınma Yolu projesine biz de katılmak istiyoruz

Rusya'nın Erbil Başkonsolosu Maxim Rubin, Rusya'nın Türkiye, Irak, BAE ve Katar arasındaki Kalkınma Yolu Projesi hakkındaki tutumuna ilişkin yaptığı açıklamada, Moskova yönetiminin bu projeyi oldukça önemli bulduğunu ifade ederek, “Kalkınmayı her zaman memnuniyetle karşılıyoruz çünkü, kalkınmadan biz de faydalanabiliyoruz, kalkınmadan bölge halkları faydalanıyor. Karayollarını ve demiryollarını kapsayacak projeyi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu çok güzel bir proje, fırsat olursa biz de projenin uygulanmasına katılacağız” dedi.

13.06.2024, Per - 09:17 [ Güncellenme: 13.06.2024, Per - 09:19 ]

Rusya'nın Erbil Başkonsolosu: Kalkınma Yolu projesine biz de katılmak istiyoruz
Haberi Paylaş

Rusya'nın Suriye'deki Kürt sorununu çözmeye yönelik adımları hakkında da konuşan Rubin, “Birleşik, bağımsız ve egemen bir Suriye'yi, demokratik bir Suriye'yi ve Kürt halkı dahil tüm kesimlerin, grupların, milletlerin ve dinlerin haklarına saygı duyulan bir Suriye'yi destekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Rusya’nın Kürdistan Bölgesi’ndeki ticari faaliyetlerini de değerlendiren Rus Başkonsolos Maxim Rubin, “Rus şirketleri Kürdistan Bölgesi'nde enerji sektöründe çalışıyor. Rosneft ve Gazprom gibi büyük şirketler Kürdistan Bölgesi'ndeki en büyük yatırımları olan şirketler arasında yer alıyor. 5 milyar doları aşan yatırımları bulunan şirketler, petrol ihracatı durduktan sonra bile burada faaliyet göstermeye devam ediyorlar. Ayrıca büyük bir ortak girişim daha var; Kürt petrolünü ihraç eden boru hattı şirketi, Kürt-Rus ortak girişimi Rosneft ve Kar Group tarafından işletiliyor” diye konuştu.

Ukrayna ile Rusya arasında aylardır devam eden çatışmalara ilişkin de konuşan Rubin Rus ordusunun ana hedefinde Kharkiv olduğunu söyledi.

Rubin, “Ukrayna askeri mevzileri ile Rusya toprakları arasında bir güvenlik kuşağı oluşturmaktır. Ukrayna ordusunun Rusya'da sivillerin yaşadığı mahalleleri bombalaması sivillere ağır zarar veriyor. Rastgele bombalamanın savaş alanındaki başarısızlıklarının intikamını aldığını düşünüyoruz” dedi.

Rusya'nın Erbil Başkonsolosu Maxim Rubin Rûdaw’dan Dilbixwin Dara’nın sorularını yanıtladı. Röportajdan öne çıkanlar şöyle:

Rusya Federasyonu ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ilişkileri nasıl değerlendiriyorsunuz? İki taraf arasındaki ilişkilerde ilerleme var mı?

‘’Başta da belirttiğiniz gibi, çok tarihi ilişkilerimiz var, ilişkilerimizin dostane olduğunu, olumlu, hatta benzersiz olduğunu söylemiştik. Yüzyıllardır devam ediyorlar. Bugün Kürt araştırması olarak adlandırılan şey, Rus bilim adamlarının çabalarıyla başladı. Dünyaya Kürt kültürünü ve geleneklerini aynı zamanda Kürt kültürünün hazinelerini tanıttılar. Burada bazı Rus bilim adamlarının isimlerini verebiliriz örneğin: Minorsky ile Jaba, ikisi de diplomattı.

Kürtler arasında çok iyi biliniyorlar. Minorsky çok iyi biliniyor.

Ayrıca Lazarev ve Kurdoyev da Kürtçe dili hakkında kitapları var.

Biz Kurdo olarak adlandırıyoruz Rusça'da Kurdoyev deniyor.

Evet, evet Kurdoyev. Bu alanda çok büyük katkılar sunmuştur. Şerefname tarihini Kürtçeden yabancı dile, Fransızcaya çeviren ilk kişi Rus bir bilim adamıydı. Şimdi neredeyse üzerinden iki yüzyıl geçti. Tabii merhum Kürdistan lideri Molla Mustafa Barzan'ın Sovyetler Birliği'nde 12 yıl kalması da anlatmaya değer. Barzani ve 504 arkadaşı Rusya'da yaşıyor, eğitim görüyor ve çalışıyorlardı. Bir kısmı mücadelelerini sürdürmek ve Kürdistan Bölgesi'ni inşa etmek için Kürdistan ve Irak'a döndüler ve Rus eşlerini de yanlarında götürdüler. Ben bunu bir insani köprü olarak görüyorum.

Kürtçeyi de öğrendiler.

Kürtçe öğrendiler, evet. Kültür, ekonomi, siyaset ve eğitim alanlarında ilişkilerimiz durmadı ve gelişmeye devam ediyor. Şu anda çok sayıda Rus şirketi Irak Kürdistanı'nda faaliyet gösteriyor.’’

Bu konulara da  geleceğiz ancak Rusya ile Kürdistan Bölgesi arasındaki ilişkilerde pek bir ilerleme göremiyoruz, her ne kadar siz iki ülke arasındaki tarihi ilişkilerden bahsettiniz. Bu ilişkilerde büyük bir gelişme yok mu?

‘’Rus konsolosluğu Kürdistan Bölgesi'nde açılan ilk diplomatik misyonlardan biriydi. 2007 yılında açıldı. İyi bir siyasi diyaloğumuz var, küresel konularda yakın pozisyonlarımız var. Bu sadece gelir geçer bir konuşma değil, bu bilgileri Kürt liderlerle yaptığım görüşmelerde edindim.’’

Rus şirketlerinin Kürdistan Bölgesi'ndeki faaliyetleri ne durumda, özellikle ABD'nin Rus şirketlerine uyguladığı yaptırımların ardından?

‘’Rus şirketleri Kürdistan Bölgesi'nde enerji sektöründe çalışıyor. Rosneft ve Gazprom gibi büyük şirketler Kürdistan Bölgesi'ndeki en büyük yatırımları olan şirketler arasında yer alıyor. 5 milyar doları aşan yatırımları bulunan şirketler, petrol ihracatı durduktan sonra bile burada faaliyet göstermeye devam ediyorlar. Ayrıca büyük bir ortak girişim daha var; Kürt petrolünü ihraç eden boru hattı şirketi, Kürt-Rus ortak girişimi Rosneft ve Kar Group tarafından işletiliyor.’’

ABD’nin yaptırımları Rosneft'in Kürdistan Bölgesi'ndeki çalışmalarını etkiledi mi?

‘’Elbette etkisi oldu ama çok da fazla değil. Elbette bu yaptırımların etkisi oldu bunlardan kaçınmanın her zaman yolları vardır. Rus şirketlerinin Kürdistan Bölgesi'ndeki faaliyetlerinin devam etmesi bunun göstergesi ve kanıtıdır.’’

‘’Evet, Rus konsolosu olarak Kürt toplumuyla ilişkilere çok önem verdiğinizi görüyoruz. Bunu Rûdaw'daki yazılarınızda da dile getiriyorsunuz. Kürt lider Mela Mustafa Barzani'nin Rusça öğrendiği Rusya'daki yılları ve rolüyle ilgili yazılarınızı okudum.’’

‘’Mela Mustafa Barzani Sovyetler Birliği'ni ikinci ülkesi olarak görüyordu.’’

Evet, 10 yıldan fazla bir süre Rusya'da kaldı. Mesela Rusya'nın büyük zaferinde Kürtlerin büyük rolü vardı. Kürt halkıyla Rus halkı arasındaki ilişkilerin geleceğini nasıl görüyorsunuz?

‘’İlişkiler konusunda harika bir tarihsel geçmişimiz var. Burada Kürdistan Bölgesi'nde görev yapan bir diplomat olarak görevim ilişkileri güçlendirmek, genişletmek, geliştirmek ve geleceğe yönlendirmektir. Tarih olmadan bugün ve gelecek olmaz. Her zaman ilişkimizin o tarihsel geçmişine dönüyorum, o arka plandan geleceğe doğru ilerliyorum. Bu doğaldır, çünkü bu arka plan, niteliği ne olursa olsun, ekonomik veya politik olarak mevcut gündemlerden etkilenmememizi sağlıyor. Dolayısıyla o tarihlere dönüp oradan geleceğe bakmamız gerekiyor. Bu yüzden sürekli bunun hakkında konuşuyorum.’’

Rûdaw: Resmi ve diplomatik ilişkiler dışında Kürdistan'daki Kürtlerle temasınız var mı? Genel olarak ilişkileri kast ediyorum?

Maxim Rubin: Elbette. Burada arkadaş edindim ve bu dostluğun Kürdistan Bölgesi'nden ayrıldıktan sonra da devam edeceğini düşünüyorum. Bu çok iyi bir şey. Bir arada oturuyoruz, konuşuyoruz, siyasetten uzak konuları konuşuyoruz. Bu iyi bir şey, sosyal açıdan da iyi.

Kürtlerle Ruslar arasında ortak özellikler var mı?

‘’İki dil arasında pek çok ortak özellik, hatta ortak kelimeler bile var, örneğin: Kürtçede spas bizde Spasibo, Rusçada  Zhen (Kadın) Kürtçede de Jin buna benzer çok daha fazlası.’’

Kürdistan Bölgesi’nin özel askeri operasyona ilişkin tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?

‘’Genel olarak Irak'ın ve Kürdistan hükümetinin tutumu, dünyadaki çoğu ülkenin tutumu gibi tarafsız. Irak, yaptırımlara ve kınama seslerine katılmadı ve biz bunu çok takdir ediyoruz, Kürdistan Bölgesi de öyle.’’

Suriye'de çok sayıda Kürt var ve Suriyeli Kürtler ile Rusya liderliği arasında bazı görüşmeler yapıldı. Rusya'nın Suriye'deki Kürt sorununu çözmeye yönelik herhangi bir planı var mı?

Rusya'nın Şam'daki meşru Suriye hükümetinin daveti üzerine Suriye'de olduğu gerçeğiyle bu görüşmelere başlıyoruz. 2015 yılında uluslararası terörle mücadele için oraya gittik. Moskova yönetiminin Suriye'nin ve Suriye halkının IŞİD'in eline düşmesine engel olduğunu söyleyebiliriz. Birleşik, bağımsız ve egemen bir Suriye'yi, demokratik bir Suriye'yi ve Kürt halkı dahil tüm kesimlerin, grupların, milliyetlerin ve dinlerin haklarına saygı duyulan bir Suriye'yi destekliyoruz.

Ama Suriye'deki Kürt halkı tüm haklarından mahrum. Mesela Suriye’deki okullarda Kürtçe eğitimi yok ve Suriye anayasasında Kürt halkının haklarına dair tek bir ifade yer almıyor.

Suriye muhalefetiyle Suriye hükümeti arasında görüşmeler sürüyor. Bu sıralar görüşmeler durmuş olabilir.

Muhalefeti derken kimi mi kastediyorsunuz?

Suriye muhalefeti.

Suriye muhalefet koalisyonu mu yoksa iktidardaki Kürtler...

Suriye Koalisyonu.

Büyük bir Kürt gücü var, örneğin DSG, Suriye’nin büyük bir bölümünü yönetiyor.

Evet, evet.

 Buna karşı tutumunuz nedir?

‘’Evet. Şam'daki Suriye hükümeti ile kuzey ve doğu Suriye'deki özerk hükümet arasında Rusya'nın arabuluculuğunda görüşmeler sürüyor. Şu anda görüşmelerin durumunu bilmiyorum, Suriye'de değilim, dolayısıyla ayrıntıları da bilmiyorum. Ama Rusya'nın Suriye'deki projesiyle ilgili temel prensibimiz şu Suriye’deki tarafların kendi aralarında bir çözüm bulmasını istiyoruz. Bu çok öenmli. Bundan önce de Rusya, Suriye için bir anayasa taslağı önermişti. Biz Suriye meselesine çözüm bulmak için defalarca çabaladık. Bunu yaparken de baskı kurmuyoruz. Yalnızca uzlaşı yoluyla, Suriye halkının ortak zemine ulaşmak için doğru koşulları kendisinin yaratması gerektiği bakış açısıyla çalışacağız.’’

Kürt halkı ile Rus halkı arasındaki dostluk nedeniyle Suriye'deki Kürt halkı, sorunlarının çözümünde ya da en azından Şam ve Suriye'deki Kürtlerle ilgili sorunların çözümünde önemli bir rol oynaması için Moskova’dan bir beklentisi var.

‘’Elbette Suriye’deki tarafların çözüme ulaşmalarına yardımcı olmaya hazırız. Bu bizim Suriye meselesine yaklaşımımız açısından çok önemli ve merkezi bir husustur. Biz orada yasa dışı yabancı güçlerin varlığına ve yasa dışı yabancı müdahalesine karşıyız. Mesela Amerikalılar orada.’’

Röportajın tamamı…

Bu haber toplam: 1452 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:21:43:30
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x