Avrupa Birliği'nin (AB) kriz müdahale çalışmalarında kriz koordinatörlüğü görevini yürüten Janez Lenarcic, merkez üssü Maraş olan 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerin ardından Antep'te basın toplantısı düzenledi.
Lenarcic, asrın felaketinin ardından Türkiye'nin talebi üzerine çok sayıda AB üyesi ülkeden ekiplerin bölgeye gelmeye başladığını belirterek "AB’ye üye devletlerden ve AB Sivil Koruma Mekanizmasına katılan devletlerden 38 kurtarma ve sağlık ekibimiz var. Bu, toplamda 1600'den fazla arama kurtarma ve sağlık personeli ile 100'den fazla arama ve kurtarma köpeğine tekabül ediyor" dedi.
“Türkiye’deki Depremzedeler İçin 3 Milyon Euroluk Acil Durum Yardımı Kararı Aldık”
Türkiye'ye yardımcı olmak için ellerinden gelen her türlü desteği sağlamayı sürdüreceklerini kaydeden Lenarcic, Türkiye'deki depremzedeler için dün 3 milyon euroluk acil durum yardımı kararı aldıklarını hatırlattı.
Lenarcic, Suriye'de de depremden etkilenen insanların yardıma ihtiyaç duyduğunu belirterek Suriyelilere de yardım etmek için ellerinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştıklarını ancak mevcut koşullar nedeniyle bunun o kadar da kolay olmadığını dile getirdi.
Suriye makamlarından yardım talebi aldıklarını aktaran Lenarcic, AB üye devletlerini ve diğer katılımcı ülkeleri arama kurtarma malzemesi ve tıbbi ekipman gibi yardımları sağlamaya teşvik ettiklerini söyledi.
Lenarcic, "AB üyesi ülkelerle deprem nedeniyle pazartesinden bu yana ek insani yardım ödeneği şu anda 50 milyon euroyu aştı ve daha fazlasının geleceğinden eminim" dedi.
BMGK’ya Suriye Tepkisi
Ziyaretinde Antep'te görev yapan müdahale ekipleri ve Suriye'deki insani yardım ortaklarıyla görüştüklerini kaydeden Lenarcic, "AB, halihazırda 10 yılı aşkın bir süredir Suriye halkı için önemli bir insani yardım bağışçısı olmuştur. Suriye halkının yanında olmaya devam edeceğiz. İhtiyaçlar da arttığı için insani yardımlarımızı artıracağız" dedi.
Lenarcic, öte yandan zorluklara da dikkati çekerek "Bu zorluklardan biri, BM Güvenlik Konseyinin uluslararası insani yardımın kuzeybatı Suriye'ye ulaşması için yalnızca bir sınır geçiş noktasına izin vermesidir. Bunun büyük bir anlaşmazlık noktası olduğu, mevcut koşullarda büyük bir engel olduğu kanıtlanmıştır" ifadesini kullandı.
Bu durumun insani yardımın Suriye halkına ulaşma çabalarını zorlaştırdığına dikkati çeken Lenarcic, "Mevcut tüm sınır geçiş noktalarının uluslararası kuruluşların kullanımına açılmasına izin verilirse, yardımımızı sağlamak çok daha kolay olacaktır" dedi.
Lenarcic, ihtiyacı olan herkese yardım sağlamak için ellerinden geleni yapacaklarını belirterek "Avrupa insani müdahale kapasitesini" de etkinleştireceklerini dile getirdi.
Kendilerinin ve Türkiye'nin her şeyi yaptığını aktaran Lenarcic, "Gerçek şu ki bu felaket öyle büyüklüğe sahip ki tüm ihtiyaçları aynı zamanda ele almak zor." dedi.
Suriye'ye İnsani Yardım İçin Sınır Geçişlerinin Artırılması Çağrısı
Bölgede aktif olan tek sınır kapısının da depremde yolların zarar görmesiyle bir süre devre dışı kaldığına dikkati çeken Lenarcic, "Uluslararası insani yardım kuruluşları için daha fazla sınır kapısı mevcut olsaydı, insani yardım kuruluşlarının depremden sonra meydana gelen koşullarda yardımı artırması çok daha kolay olurdu. Sadece sınır geçiş noktasının kullanım yetkisinin uzatılması için değil, bu yetkili sınır geçiş noktası sayısının genişletilmesi için BM Güvenlik Konseyine bir kez daha başvuracağım" diye konuştu.
Brüksel'e döndükten sonra hangi adımları atmayı planladıklarına ilişkin soruya yanıt veren Lenarcic, arama kurtarma aşamasının ardından insanların geçici barınmaya ihtiyacı olacağını ve buna öncelik vereceklerini söyledi.
Lenarcic, bir sonraki aşamanın "rehabilitasyon, iyileşme ve yeniden yapılanma" aşaması olacağına dikkati çekerek bu aşamada da yine aktif rol alacaklarını vurguladı.
Beşar Esad rejimiyle doğrudan diyalogda olup olmadıklarının sorulması üzerine Lenarcic, herhangi bir siyasi diyaloglarının olmadığını, yalnızca operasyonel bağlantılarının olduklarını söyledi.
Lenarcic, Esad rejiminden yardım çağrısı aldıklarında AB üye devletlerinin buna yanıt vermeye davet ettiklerini ancak bu yardımın Suriye'nin her yerinde ihtiyaç duyan tüm insanlara eşit bir şekilde dağıtılacağına herkesin güvenmediğini vurguladı.
Öte yandan Lenarcic, Esad rejimine yönelik yaptırımların bölgeye insani yardımın ulaştırılmasını yasaklamayacağını ya da engellemeyeceğini sözlerine ekledi.
