Demokratik Birlik Partisi (PYD) Eş Genel Başkanı Perwîn Yusuf, "Kongre 18 Nisan'da düzenlenecek ve tüm Kürt partilerinden temsilciler, ulusal figürler ve kadın hareketleri dahil olmak üzere 300 delegeyi bir araya getirecek. Kongrenin en önemli sonucu duruşumuzu ve taleplerimizi birleştirmesi olacak” dedi.
Rojava'nın siyasi manzarası, Beşar Esad rejiminin Aralık ayında düşmesinin ardından önemli ölçüde değişti ve bu durum Rojava'daki rakip Kürt partileri arasındaki birlik görüşmelerini hızlandırmaya itti.
Ocak ayında, Kürdistan Demokratik Partisi (KDP) lideri Başkan Mesud Barzani, diyaloğu ilerletmek için Demokratik Suriye Güçleri (DSG) Genel Komutanı Mazlum Abdi ile Erbil'de önemli bir toplantıya ev sahipliği yaptı.
Rojava'da hakim parti olan PYD, KDP tarafından desteklenen Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) ile müzakerelere başladı. Görüşmelere, özellikle Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve Fransa başta olmak üzere, ABD öncülüğündeki IŞİD'e Karşı Uluslararası Koalisyon’un üyeleri aracılık etti.
O zamandan beri, Kürt fraksiyonları, Şam'daki yeni Suriye yönetiminin son hamlelerine karşı çıkma konusunda birleşik bir duruş sergiledi. Kürtler 53 maddelik anayasal bildirgeye muhalefet etti ve Ahmed el-Şara liderliğindeki geçiş hükümetine de katılmama kararı aldı.
"Bu hassas dönemde Kürt halkının haklarını güvence altına almamız ve Şam ile güçlü bir konumdan müzakere etmemiz için Kürt partileri olarak kapsamlı toplantılar ve görüşmeler yapıldı" dedi Perwîn Yusuf.
Yusuf, tüm Kürt partilerini, özel parti gündemleri bir kenara bırakarak daha geniş ulusal çıkarlar lehine hareket etmeye çağırdı.
2015 yılında, PYD ve ENKS, gerilimleri azaltmak ve Rojava'da bir güç paylaşımı düzenlemesi oluşturmak için Kürdistan Bölgesi'nin Duhok vilayetinde Başkan Mesud Barzani'nin arabuluculuğunda tarihi bir anlaşma imzaladı. Ancak anlaşma hiçbir zaman uygulanmadı ve her iki taraf da birbirini süreci baltalamakla suçladı; aralarında ‘ihanet’ suçlamasının da bulunduğu sert söylemler kullandı.(Rudaw)
