AP: ABD-YPG ilişkilerinin gelişmemesinin sorumlusu Ankara

Associated Press’te ABD ile Rojava Kürtleri arasındaki işbirliğini, koalisyon hava saldırılarının Suriye\'deki IŞİD karşıtı mücadeleye etkilerini masaya yatıran bir analizde, ABD-YPG işbirliğinin sınırlı olarak kalmasında Ankara\'nın etkili olduğuna işaret edildi.

24.03.2015, Sal - 10:50

AP: ABD-YPG ilişkilerinin gelişmemesinin sorumlusu Ankara
Haberi Paylaş
Analizde, YPG güçlerinin, dört ay boyunca IŞİD’e karşı Kobanê’nin moloz ve mayın dolu caddelerinde savaştıklarına, Koalisyon savaş uçaklarının gökyüzünden teröristler üzerine bombalar yağdırmaya başladıktan sonra IŞİD’in Kobanê’de tutunamadığına ve Suriye’deki en kanlı yenilgisini alarak şehri terketmek zorunda kaldığına vurguda bulunuluyor.

Bu zafer sonrasında, Kürtlerin, karada “ güvenilir, arzulu ve yetenekli” bir ortağa sahip olmanın önemine işaret eden Pentagon’dan haklı bir övgü kazandıklarına yer verilen analizde Kobanê zaferinden iki ay sonra, Rojava Kürtlerinin büyük ölçüde ABD öncülüğündeki koalisyonun IŞİD’e karşı hava saldırılarıyla birlikte ilerlediğini ancak buna mukabil Suriyeli muhaliflerin aksine, ABD’nin eğitim programına dahil olmadıklarına ve Irak’taki Kürt soydaşlarının aksine Amerika tarafından silah yardımı almadıklarına dikkat çekiliyor.

Analizde, ABD ile ilişkilerin münferit işbirliği ve koalisyon hava saldırıları ile sınırlı olduğunu söyleyen PYD ile YPG liderlerinin yardımları memnuniyetle karşıladıklarına ancak artırılmasını talep ettiklerine yer veriliyor.

Analizde YPG sözcüsü Redur Xelil’in görüşlerine yer veriliyor:

“YPG, iki yıldan bu yana Suriye’de IŞİD başta olmak üzere terörizm ile savaşta en etkili güç olduğunu kanıtladı. Ama şimdiye kadar YPG, Irak’ta koalisyon tarafından silahlandırılan güçlerin tersine silah desteği almadı.”

Redur Xelil koalisyon ile ilişkilerin ileri safhaya geçmemesinden duyduğu rahatsızlığı dile getiriyor ve ”YPG, Suriye savaşında Amerikalılara IŞİD teröristlerinin nerede olduklarına dair bilgi ve koordinat sağladı. Ancak buna rağmen koalisyon ile işbirliği bunun ötesine geçmedi. Birlikte askeri operasyonlar planlamadık.” diye ekliyor.

Hava desteğinin değişken olduğunu vurgulayan Redur Xelil’in eleştirileri şöyle devam ediyor:

“Koalisyon hava saldırıları, geçen ay Hasekê şehrinin Til Hemis kasabasına YPG tarafından gerçekleştirilen bir saldırıyı mükemmel bir şekilde tamamladı. Ama Kürt güçleri Kürt nüfusun ağırlıklı bulunduğu Serê Kanîyê’yi (Ras al-Ayn) IŞİD’in kapsamlı bir saldırısına karşı savunurken beş gün boyunca hiçbir hava saldırısı gerçekleşmedi.”

Redur Xelil koalisyonun çoğunlukla “Koalisyon güçlerinin Irak’ta askeri operasyonların mevcudiyetini,” bahane göstererek tutarsız bir işbirliği sergilediklerini öne sürüyor.

YPG: Hava saldırılarının yokluğunu kanla ödüyoruz

Analizde, hava saldırılarının eksikliğini kanlarıyla ödediklerini ifade eden YPG’nin Serê Kanîyê’deki komutanlarından Hüseyin Koçar’ın görüşlerine yer veriliyor:

“Hava saldırıları bizi çok etkiliyor. Hava saldırıları ile birlikte, IŞİD’e karşı mücadele daha kolaylaşıyor ve daha az kayıp veriyoruz.”

Rojava Kürtlerinin rejim güçlerinin bölgelerinden çekildiği 2012’den bu yana kendi kendilerini yönetmeye başladıklarını ve civardaki Hristiyan ve Araplara yardımcı olduklarının vurgulandığı analizde, hükümete ait bazı küçük garnizonların Kürtlerin kontrolünde bulunan bölgelerdeki mevcudiyetinin Suriye Muhaliflerinin “Kürtleri Şam ile işbirliği içinde bulunmakla” suçlamalarına yol açıyor.

ABD-YPG ilişkilerinin yakın zamanda değişme olasılığı görünmüyor

YPG’nin güvenilir, arzulu ve yetenekli bir ortak olduğunu kanıtladığını düşünen ABD’nin buna rağmen Washington’un Türkiye ile ilişkilerine vereceği zarara değmediği ileri süren analizde, açıklamaya yetkili olmadığı için kimliğinin gizli tutulmasını isteyen Amerikalı bir askeri yetkilinin, “ABD’nin Suriye Kürtlerine ortaklık vaadinde bulunmadığını ama bununla birlikte, Suriye Kürtlerinin insan hakları sicilini ve Türkiye hükümetinin endişelerini dikkate alarak ve koşullara bağlı olarak gelecekte olası bir işbirliğini reddetmediğinin altını çiziyor.

Analizde, Jamestown Vakfı’nın Orta Doğu analistlerinden Wladimir van Wilgenburg’un, “Bana göre Amerika’nın Türkiye ile ilişkileri hala ABD-YPG ilişkilerinden çok daha önemli. YPG’nin temel sorunu bu.” şeklindeki görüşlerine yer veriliyor.

Rojava Kürtleri ile YPG konusunda dikkatli PKK ile ilişkili olduğunu düşündüğü için temkinli hareket eden Ankara’nın bir yandan da Rojava Kürtlerinin sıcak ilişkiler içerisinde bulunduğu PKK ile barış görüşmeleri yürüttüğüne dikkat çeken analizde bir Türk yetkilisinin, geçtiğimiz ay yüzlerce Türk askerinin sınırı geçerek YPG’nin kontrolü altında bulunan bölgede, Fırat nehrinin kenarında bulunan Süleyman Şah türbesinin taşınması esnasında gerçekleştirilen işbirliğine atıfta bulunarak “atmosferin şimdi çok daha iyi,” olduğunu belirtiyor.

Rojava Kürtlerinin Türkiye’nin Washington ile ilişkilerine olumsuz bir etkide bulunduklarının farkında olduklarına vurguda bulunan ve PYD lideri Salih Müslüm’ün Ankara’ya açık bir göndermede bulunarak sarfettiği “bizi kendi kulaklarıyla dinlesinler ve bizi kendi gözleriyle görsünler, başkalarının gözleriyle ve kulaklarıyla değil,” eleştirisine yer verilen analizde Salih Müslüm’ün tüm bu engellere rağmen iyimser olduğunu ve sınırlı ilişkilerin büyüyüp gelişeceğine inandığı inancıyla sona eriyor:

“Eğer, birbirimize güvenirsek, zaman içinde çok daha güçleniriz. Gelecekte çok daha sağlam ilişkilerimizin olacağına inanıyorum.”

Nerina Azad
Bu haber toplam: 4185 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:12:39:53
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad