Türkiye\'de Haftalık Kürdçe ve Türkçe olarak çıkan BasHaber gazetesinin türkçe bölümünde yer alan bir röportaj\'da Afrin Kantonu Dil ve Eğitim Bakanlığı Sözcüsü Mihemed Elo\'nun, “devlet kurmayı düşünmediklerini” belirterek, toplumun devletsiz yaşamak istediğini iddia edildi.
Afrin Kantonu Dil ve Eğitim Bakanlığı Sözcüsü Mihemed Elo, Rojava’nın içinde bulunduğu durum, demokratik özerklik sistemi, Duhok Anlaşması ve ulusal birlik ile ilgili BasHaber’e değerlendirmelerde bulundu.
Rojava’da oluşturulan sistemin tamamen Kürd halkının çıkarlarına göre oluşturulduğunu dile getiren Elo, “Kürd halkı özgürlük sisteminden vazgeçmeyecektir. Bu sistem tamamen kendimize hizmet ettiğimiz bir sistemdir. Daha önce halkımıza hizmet ettiğimizde maaşımız kesilir korkusu bitti ve halkımıza hizmet etmeye başladık. Ya da halkımız kendine hizmet ediyor. Biz kendi ihtiyaçlarımızdan yola çıkarak bir örgütlenme modeli oluşturduk” diye konuştu.
‘Devlet bize saygı duyarsa, biz de ona saygı duyarız’
Elo, Suriye devletinin kendi kurdukları demokratik özerklik sistemine saygılı olması halinde, devlete saygı duyacaklarını belirterek, barış içinde ve özgürce yaşamayı istediklerini söyledi. Devletle aralarındaki ilişki biçiminin daha çok ihtiyaçlar doğrultusunda şekilleneceğini ifade eden Elo, “Toplum kendisini demokratik bir şekilde, devletsiz, kendini ve toplumunu yaşadığı kantonlarda savunan, halkının ve toprağını koruyan ve her şeyi kendi ihtiyaçlarına göre uygulayacak” dedi. Elo, sınırların kendileri için sorun olmadığını belirterek, Suriye’nin bir parçası gibi saygılı bir şekilde yaşamayı istediklerini söyledi.
‘Devlet kurmayı düşünmüyoruz’
Toplumun devletsiz bir şekilde yaşamak istediğini yineleyen Elo, “Devletin tüm kurumları halkın eline geçti ve devlete ihtiyaç kalmadı. Kürdistan’ın Rojava parçasındaki Kürdler olarak hiçbir zaman devlet kurmayı düşünmedik. Çünkü bize göre devletin yapısında demokrasi ve özgürlük yoktur. Devlet, halk için özgürlük getirmez. Devlet iktidarını kurar ve iktidar olan sınıfın savunuculuğunu yapar. Bu sınıfın yöneticiliği yapar. Bizim mücadelemiz buna karşı da yürütülen bir mücadeledir. Toplumun hakları için. Bu nedenle demokratik özerklik sisteminden, toplumun güç olması düşüncesinden vazgeçmeyecek ve devletin bir sınıfın koruyucusu olmasına izin vermeyeceğiz.” ifadelerini kullandı.
‘Bağımsızlığa gideceğimiz doğru değil’
Duhok Anlaşması sonucunda Rojava sistemi ve geleceği ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Elo, “Bağımsızlığa gideceğimize ilişkin yapılan değerlendirmeler doğru değil. Bu bağımsızlık halkın kendi bağımsızlığı ve özgürlüğüdür. Bu bir devletin değil, toplumun bağımsızlığıdır. Toplum kendi haklarına, örgütlülüğüne ve yönetimine sahip bir sistemle kendi bağımsızlığını kuruyor. Üstten gelen sistem değişiyor, alttan doğru yönetiyoruz. Devlet, bizim sistemimiz karşıtıdır. Devlet de üstte iktidarı elinde tutan bir sınıf var ve çıkarları doğrultusunda halkı itaat etmeye mecbur bırakıyor. Bu durumdan kaynaklı, biz hiçbir zaman bir devlet kurmayı düşünmüyoruz” şeklinde konuştu.
‘Anlaşma var, sonuç yok’
IŞİD saldırıları sonrası Kürdler arasında gelişen ortaklaşma ve Kürd ulusal birliği konusuna da değinen Elo, “Anlaşmalar yapılıyor fakat sonuç yok. Maalesef, sonuç almak git gide zorlaşıyor. Çünkü ENKS çok sayıda partinin bir araya gelmesiyle oluşuyor. Ve kendi içinde bir anlaşmazlığı olduğu gibi yansıyor. Onlar, bizim devlet olduğumuzu düşünerek, makamları ve iktidarı paylaşmamızı istiyorlar. Sistemimizi değiştirmemizi istiyorlar. Ve hala bu yanlışlık içerisindeler. Anlayışları hala aynı, önceleri nasıl bakıyorlarsa hala öyle bakıyorlar. Biz ise hiçbir zaman bunu kabul etmeyiz. Bu nedenle şu ana kadar bir şeyler oluşmuş değil. Kürd olduğumuz için öncelikle halkımız için haklarımız için mücadele etmeliyiz. Toplumun haklarını aldıktan ve özgürlüğünü sağladıktan yani toplumun bağımsızlığını sağladıktan sonra, her kantonda seçimlere gidip bunun kararını halka bırakmalıyız. Seçimlerde demokrasiyi karşılamasa da bir yöntem olarak önümüzde duruyor” diyerek konuşmasını sürdürdü.
‘Demokratik konfederalizm esas’
Eğitim ve Dil Bakanlığı Sözcüsü Elo, Kürdlerin kendi ihtiyaçları doğrultusunda hareket etmeleri ve her şeyden önce kendilerini korumaları gerektiğine işaret ederek, “Örgütlülük çok önemli. Örgütlülüğümüzle bize saygı duyulmasını sağlamalıyız. Birçok güç var bizim demokrasiyi kurmamızı istemeyen. Bunun için, öncelikle halkın kurtuluşunun gerçekleşmesi gerekiyor. Suriye’de huzur ve barış ortama sağlandıktan sonra inanıyorum ki sınırlara ve kontrola ihtiyacımız kalmayacak. Umud ediyoruz ki savaş, silah vb. her şey yeryüzünden silinsin. Bu toplum medeniyet ve bu ülkenin geleceği ve gelişimi için çalışsın” dedi. Üç kantonun yönteminin bir araya gelerek Suriye ile ilgili kurulacak ilişkileri netleştireceklerini belirten Elo, “Bilmiyoruz, ileride ne olur. Suriye devleti kantonlara mı bölünür, üç kısma mı bölünür bilmiyoruz. Ama bizim ilişkilerimiz demokratik konferedalizm esasları üzerine olacak. Sadece, Suriye ile değil, Güney Kürdistan ile de böyle olacak. Yine halkın isteği doğrultusunda olacak” dedi.
‘Kobanê’de sınırları kaldırdık’
Kürdistan’ın diğer üç parçası ile de demokratik konfederalizmin esaslarına dayalı ilişki geliştirileceğini dile getiren Elo, “Mevcut devletlerin aramızda kurduğu bu sınırları ortadan kaldırabileceğimize dair umudumuz olsa da, zor görünüyor. Gönül ister ki hiç sınırlar olmasın topraklarımızda. Kendi halkımızla kendi topraklarımızla aramızda sınırlar olmasının sıkıntısını yaşasak da, sınırların bizi birbirimizden koparamadığını da gördük. Bizim için sınırların anlamı yok. Kobanê’ye saldırı dört parçadaki Kürdlere yapıldı. Sınırlar sadece Kürdler için değil dünyanın bütün halkları için gereksiz. Sınırlar insanlığı birbirinden ayırıyor. Biz demokratik konfederalizm sistemi ile kantonlar olarak Suriye ve Güney Kürdistan devleti ile nasıl ilişki geliştiriyorsak, diğer parçalardaki Kürdlerle de öyle olacak. Bu sınırların kalmayacağı anlamına geliyor. Kobanê direnişinde gördük ki, dört parça Kürdistan arasında sınırlar anlamını yitirdi. Kürd halkı tüm sınırları elleri ile kaldırarak birbirine kavuştu. Çünkü insanlık sınır tanımaz” diye konuştu.