Ibtimes\'da Sofia Barbarani imzasıyla yayınlanan analizde YPG\'ye yönelik etnik temizlik iddialarına da yer verildi ve bunların sistematik bir politika değil, savaş koşullarında gerçekleşebilecek münferit olaylar olduğuna vurguda bulunuldu.
Rojava’nın Aslanları olarak adlandırılan Batılı gönüllü savaşçılardan oluşan bu savaşçılardan bazılarının 15 Haziran’da Girê Spî’nin (Tel Abyad) kurtarılarak iki kantonun birleştirilmesinde de aktif rol oynadıklarına vurguda bulunulan analiz, Kürtler için savaşan Anti-IŞİD batılı savaşçılarının YPG\'nin silahlarla okul gezisi taktikleri nedeniyle hayal kırıklığı yaşadıkları başlığıyla okurlara sunuldu.
Koalisyon hava saldırıları YPG\'ye hayat veriyor
Analizde, Girê Spî operasyonunda görev yapan ve şehir içindeki son IŞİD unsurlarını temizleme görevinde yer alan Batılı gönüllülerden Rojhat kod adlı 21 yaşındaki Nottingham’lı İngiliz “şehre girdiklerinde çok fazla sayıda IŞİD yanlısı ve Batı karşıtı propaganda ile karşılaştıklarını,” belirtiyor ve Suriye ile Irak’ta savaşan bir çok Batılı savaşçının da hemfikir olduğu üzere “Hükümetinin IŞİD’e karşı savaşta yaptıklarının yeterli olmadığını,” vurguluyor.
Mayıs ayında Kürt güçlerine katılan Rojhat, “YPG güçlerinin T55 tanklarına sahip olduklarını ama IŞİD’in Doçkalarla (Rus makineli silahları) kendilerini çok iyi savunduklarını,” belirtiyor ve “hava saldırılarının eninde sonunda onları mevzilerinden çıkarmak zorunda bıraktığını ifade ediyor.
YPG\'nin askeri deneyimi yetersiz
Analizde, “YPG’nin hava saldırıları sayesinde özgüven kazandığını, ama kendi başlarına bir şey yapamadıklarını,” belirten 28 yaşındaki Cudi kod adlı sarışın Alman savaşçının, “Tel Abyad zaferinden sonra YPG’nin savaşın bittiğini düşündüğünü, ancak akabinde IŞİD bombalı araçlar ve doğaçlama patlayıcılarla saldırmaya başlayınca insanların komutanların beceriksizlikleri yüzünden sinek gibi dağıldıkları,” gözlemlerine yer veriliyor.
YPG’nin yetersiz askeri becerileri açığa çıktığı zaman diğer Batılı savaşçılar gibi, çekingen davranmayan Alman savaşçı Cudi, “Arkadaşlarının vahşi bir şekilde öldürüldüğünü gören 17 yaşında, doğru dürüst askeri eğitim görmemiş savaşçıların olduğunu ve onların herkesi IŞİD teröristi olarak gördüklerini” belirtiyor ve bazen kendisini silahlı bir okul gezisinde hissettiğini söylüyor.
PYD\'ye yönelik sistematik yer değiştirme iddiaları asılsız
Batılı savaşçılar, IŞİD’in geride bıraktığı birçok şehre nazaran, teröristlerin çok hızlı bir şekilde şehirden çıktığını düşündürten Girê Spî’nin mayınlanmadığını vurguluyorlar.
Analizde, Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği’ne göre Kürt güçlerinin Girê Spî (Tel Abyad) operasyonunun ardından bölgede yaklaşık 23.000 insanın yer değiştirdiğine atıfta bulunan, Rojhat, Cudi ve Jesper isimli İsveçli bir öğretmenle Hesekê’de birlikte savaşan bir diğer Alman savaşçının, “Sistematik bir yer değiştirmenin söz konusu olmadığını, bazı sivillerin köylerine geri döndüklerini,” ifade ederek, “ama YPG’ye bir köyün Araplara ait olduğunu söylediğinizde orayı çöplüğe çevirdiklerini,” vurguladığına yer veriliyor.
Analizde, Cezire Kantonu başkanı Akram Hesso’nun Kürtlerin Arap ve Türkmenleri evlerinden uzaklaştırdıkları söylentilerini, ‘asılsız suçlamalar’ olarak reddetmesi ve “savaş içerisinde bazı ihlallerin gerçekleşebileceğine ancak bunların sistematik olmadığına,” dikkat çekerek, “bu ihlallere yönelik soruşturmaların devam ettiğine,” yönelik ifadelerine yer veriliyor.
Suriye’nin kuzeyinde Kürt olmayanların sistematik bir şekilde yer değişikliğine maruz bırakıldıklarına ilişkin hiçbir somut delilin olmadığının vurgulandığı analizde sivillere yönelik YPG kaynaklı yağma ve kötü muamele iddiaları konusunda YPG liderliğinin yetersiz kaldığı belirtiliyor.
Analizde, Sülük’ün 10 km güneyinde bulunan Ebu Hamam isimli kasabada gerçekleşen bir patlama sonrasında sivillerin YPG güçleri tarafından büyük ölçüde sahipsiz bırakıldığı örneğini veren Alman savaşçının, “YPG’nin kendilerine açık bir şekilde onlara yardım edemeyeceklerini,” söylediği ifade ediliyor..
YPG\'nin tıbbi deneyimleri yetersiz
Kürtler arasındaki tıbbi deneyim yetersizliğinin de Batılılar ve YPG arasında ciddi bir sorun kaynağı olduğunu belirten Alman savaşçı, “İlk yardım konusunda konuştuğu için azarlandığını,” belirtiyor.
İlk yardım konusunun Ortadoğu’daki savaşçılar için standartların üstünde olduğunu, ancak karşılaştığı birçok Amerikalı için tıbbi koşulların delilik olarak nitelendirildiğini belirten güvenlik nedeniyle isminin açıklanmasını istemeyen Amerikalı eski deniz piyadesi, “Karşılaştığı ilk saldırıda burada kalmaya devam ettiği taktirde öleceğini hissettiğini, oysa buraya ölmek için gelmediğini,” vurguladı.
