Daha önce 17 Şubat’ta Kamışlo’da yapılan Suriye Kürt Ulusal Konseyi (ENKS) toplantısında, halka yardımcı olmak için Afrin ve Cinderes’te ofis açmanın planlandığı belirtilmişti. Bu kapsamda ENKS, Rojava’nın Afrin kenti ve Cinderes beldesinde ofis açma kararı aldı.
ENKS, Afrin ve Cinderes beldesinde ofis açma nedenlerinin, mağdurlara yardım etmek, ENKS’nin rolünü güçlendirmek ve söz konusu bölgedeki ihlalleri belgelemek olduğunu bildirdi.
Daha önce 17 Şubat’ta Kamışlo’da yapılan ENKS toplantısında, halka yardımcı olmak için Afrin ve Cinderes’te ofis açmanın planlandığı belirtilmişti.
ENKS, uluslararası toplumu yeterince çalışmamakla eleştirerek, Cinderes ve Afrin’in Suriye’de depremden etkilenen diğer bölgelerle aynı durumda olduğunu açıklamıştı.
Şarkul Avsat gazetesine konuşan ENKS Başkanlık Konseyi Üyesi Faysal Yusuf, “Deprem anından itibaren uluslararası topluma, insani yardım kuruluşları ve uluslararası yardım kuruluşlarına bölge mağdurlarına karşı görevlerini yerine getirmeleri çağrısında bulunduk” dedi.
Yusuf, “Yıkıcı felaketin büyüklüğü konseyin kapasitesinin üzerindeydi ve elimizden geldiğince yardım toplamak için çalıştık” ifadelerini kullandı.
ENKS’li yetkili, “Kürdistan Bölgesi'nin ve Barzani Yardım Vakfı'nın mağdurlara yardım etmek için hızlı harekete geçmesi, mağdurların acılarının hafifletilmesinde önemli bir etki yarattı. Kürdistan Bölgesi liderliği ve Başkan Mesud Barzani'ye teşekkür ediyoruz” dedi.
ENKS’nin yurtdışındaki temsilciliklerinin maddi ve acil yardımlar topladığını ve mağdurlara gönderdiğini söyleyen Yusuf, “Uluslararası toplumu ve Birleşmiş Milletler’i doğrudan yardım sağlamaya, hasarın boyutunu değerlendirmeye, enkazdan kurtulanlara güvenli barınma yeri ve bölgenin yerli halkına gerekli desteği sağlamaya çağırdık” ifadelerini paylaştı.
Birbirini izleyen Suriye rejimlerinin politikalarını Kürt meselesi ve Kürtlerin tarihi topraklarındaki varlığı konusunda "şovenist" olmakla suçlayan Yusuf, ENKS’nin tüm Suriyelilerin haklarını garanti altına alan, merkezi olmayan demokratik bir yönetim sistemi kurarak Kürt halkının hakları ile ülkedeki demokrasi arasındaki bağa vurgu yaptı.
Türkiye’nin güney sınırı komşusu olan Afrin, 2018 yılına kadar Demokratik Suriye Güçleri'nin (DSG) askeri ve idari kontrolü altındaydı. Afrin şu anda sivillere yönelik çok sayıda ihlal gerçekleştiren Türkiye destekli silahlı grupların kontrolü altında bulunuyor.