Türkiye ve ABD arasında varılan Menbic anlaşmasına dair yorum yapan Müslim, şunları söyledi;
“Hiç kimsenin kölesi ya da hizmetçisi değiliz”
“İşlerin farklı olmasını isterdik. Ancak olan oldu. Nihayetinde biz ABD’nin kararlarına mahkum değiliz. Amerikalılar kendi çıkarlarına göre kararlar veriyor. Aynı şekilde bizim de çıkarlarımız gereği ittifaklarımız var. Hiç kimsenin kölesi ya da hizmetçisi değiliz, kendi politikalarımız var. Amerikalılarla çıkarlarımız örtüşürse onlarla devam ederiz. Ruslarla çıkarlarımız örtüşürse onlarla ittifak kurarız. Hatta rejimle bile çıkarlarımız örtüşürse ittifak kurabiliriz”
“Menbic’i savunacak gücümüz var”
Röportajında, Menbic’te bundan sonra izleyecekleri yol haritası hakkında açıklamalarda bulunan Müslim, “Daha önce Efrin’de bir komplo sahnelenerek, Doğu Guta’dan silahlı grupların tahliye edilmesi konusunda Efrin, Türkiye’ye teslim edildi ve burada meydana gelen katliamlara göz yumuldu. Şimdi de ABD ve Türkiye Menbic için ittifaka varmış durumda. Ancak Menbic’de kararları veren askeri ve sivil iki meclisimiz var. Bu meclislerimizin Menbic’i savunma gücü var” şeklinde konuştu.
Müslim, ABD’nin yönelimlerinin Kürt liderleri ABD ile olan ittifakını bozmaya yöneltme ihtimali üzerine de değerlendirme yaptığı röportajında, ABD ile olan ittifaklarının DEAŞ terör örgütüne karşıtlık üzerine kurulduğuna ve ebedi olmadığına dikkat çekti.
Salih Müslim, sözlerini şöyle sürdürdü;
“ABD, savaşçılarımızın kanlarıyla kazandığımız bölgelerden, Türkiye’den bazı çıkarlar elde etmek için taviz veriyor. Belki de Suriye’deki başka bölgeler karşılığında. Bu, Efrin’de olduğu gibi bize yapılmış büyük bir zulümdür. Ama oradaki direnişimiz sürüyor. Her şey mümkün. İttifaklarımız yalnızca bir ülkeyle sınırlı kalmayacak.”
“Herkes nasıl çıkarlarını düşünüyorsa biz de öyle düşüneceğiz”
Esad rejiminin Kürtleri diyalog ya da savaş seçenekleri arasında bırakması halinde ne yapacaklarına dair soruyu cevaplandıran Müslim, “Böyle bir şey olmayacaktır. Kapılarımız herkes ile diyaloğa her zaman açıktır. Esed’in sözlerini değiştirdiğini gördük. Bundan iki ay önce bizi terörist olarak niteliyordu şimdi ise bizimle diyalogdan bahsediyor. Bu bir ilerlemedir. Herkes nasıl çıkarlarını düşünüyorsa biz de öyle düşüneceğiz” şeklinde konuştu.
Müslim, Kürtlerin Esad rejimi ile diyalog kurması halinde Federalizm’den vazgeçme ihtimali olup olmadığına dair sorulan soruyu ise şöyle cevapladı;
“Diyalog ön şartsız olacaktır. Biz, Suriye’den uzak olmayı istemiyoruz, demokratik bir Suriye istiyoruz. İsimlendirmeler önemli değildir. Bize ve ülkemizin bütün kesimlerine demokratik haklarımızı sağlayan neyse onu istiyoruz. Diyalog, görüşmelerin sonunda herkesin haklarının garanti altına alınacağı bir toplumsal sözleşme imzalanacak.”
Bir kaç gün önce Şam yönetimine yakın bir muhalif heyetin Kamışlı kentine ‘Gözlem ziyareti’ denebilecek bir ziyaret gerçekleştirdiğini ifade eden Müslim, “Heyet üyelerini uzun zamandır tanıyoruz. Qamışlo’ya gelip Arap-Kürt bütün gruplarla toplantı gerçekleştirdiler” dedi.
