'Suriyeli Kürt güçler, IŞİD hapishanelerinin HTŞ yönetimine teslim edilmesine karşı çıkıyor'

Reuters haber ajansının konuştuğu Kürt yetkililere göre Suriye'nin kuzeyindeki IŞİD militanlarının bulunduğu hapishaneyi denetleyen DSG, tesisin Esad rejimini deviren HTŞ yönetimine teslim edilmesine karşı.

22.01.2025, Çar - 10:36

'Suriyeli Kürt güçler, IŞİD hapishanelerinin HTŞ yönetimine teslim edilmesine karşı çıkıyor'
Haberi Paylaş

Suriye'nin kuzeyindeki(Rojava) IŞİD militanlarının bulunduğu hapishaneyi denetleyen Kürt güçlerin, tesisin Esad rejimini deviren Heyet Tahrir el-Şam’a (HTŞ) teslim edilmesine karşı oldukları bildiriliyor. Kürt güçler, IŞİD’in yeniden canlanma girişimlerini ve saldırı hazırlıklarını da takipte.

Suriye'nin dörtte birini elinde tutan Kürtler’in öncülüğündeki Demokratik Suriye Güçleri (DSG), Beşar Esad'ın 8 Aralık'ta devrilmesinden bu yana IŞİD’in, destekçilerini kaçırmak amacıyla cezaevlerine iki saldırı düzenlediğini söyledi. ABD’nin desteklediği DSG güçlerine göre IŞİD, Suriye’deki kargaşadan faydalanmaya çalışıyor.

Aralarında çok sayıda yabancının da bulunduğu yaklaşık 4 bin 500 IŞİD militanının hapsedildiği Haseke kentindeki hapishanede bir Kürt askeri yetkili, IŞİD’in tekrar girişimde bulunacağını tahmin ediyor.

Kürt yetkili, “Suriye rejimi düştüğünde IŞİD çok sayıda silah ele geçirdi ve cezaevlerine saldırmak için yeniden organize olacaklar” dedi.

Cumartesi günü ağır tahkimatlı hapishaneye erişim izni verilen Reuters haber ajansı, İngiliz, Rus ve aslen Tunuslu Alman vatandaşı üç kişi ile konuştu.

DSG on yıldır ABD öncülüğünde Suriye'de IŞİD'e karşı yürütülen mücadelenin öncülüğünü yapıyor. 2017'de cihatçıları Rakka'daki karargahlarından çıkaran DSG, 2019'da da son kaleleri olan Bağuz'u ele geçirmişti.

Hapishaneler, El Kaide'nin eski kolu olan HTŞ’nin Esad'dan iktidarı ele geçirip merkezi otoriteyi yeniden tesis etmeyi amaçlayan yeni bir hükümet kurmasından bu yana gündemde.

Yabancı güçler hapishaneleri kimin yöneteceği konusunda anlaşmazlık yaşıyor.

Suriye'nin önde gelen Kürt gruplarını ulusal güvenlik tehdidi olarak gören Türkiye, hapishanelerin yeni HTŞ yetkililerine devredilmesi gerektiğini söylüyor ve yardım teklif ediyor.

Görev dönemi sona eren Biden yönetimi, DSG'nin hapishaneleri korumaya devam etmesini destekliyordu. Eski Dışişleri Bakanı Antony Blinken 8 Ocak'ta yaptığı açıklamada, IŞİD'in yeniden canlanmasını önlemenin kritik bir parçasının DSG'nin halihazırda yaptığı “yabancı terörist savaşçıların kontrolünü sağlama işine” devam etmesini sağlamak olduğunu söylemişti.

Reuters’a konuşan Kürt yetkili, Kürtler’in liderliğindeki güçlerin, hapishaneleri yeni yönetime devredeceğine inanmadığını söyledi.

Yetkili, “Yeni hükümetle paylaşılması kabul edilemez. Bu hapishaneyi korumak sadece koalisyonun ve DSG'nin sorumluluğunda” dedi.

DSG, cihatçı IŞİD militanlarının Suriye'nin büyük bölümünde gevşek güvenlikten faydalanmaya çalıştığını söyledi. Kürt yetkili, Şam'ı ele geçiren savaşçılar arasında üniformalarında IŞİD'in kullandığı bayrağı taşıyan savaşçıların görüntülerine dikkat çekti.

Daha önce Nusra Cephesi olarak bilinen HTŞ, geçmişte IŞİD ile çatışmıştı ve örgütün desteklediği küresel cihadı reddediyor. Yeni HTŞ hükümeti 11 Ocak'ta Şam'ın bir banliyösündeki Şii türbesine yönelik IŞİD saldırısını engellediğini açıkladı.

DSG ve yeni yönetim, Kürtler’in öncülüğündeki gücün Suriye’nin yeni güvenlik yapılanmasına nasıl entegre edileceği konusunda anlaşmazlık yaşıyor. DSG, yeni Savunma Bakanlığı’nın istediği gibi kendini feshetme niyetinde olmadığını söylüyor.

Şam'daki İçişleri Bakanlığı Reuters’ın bu haber için yapılan yorum talebine yanıt vermedi.

DSG yaklaşık 10 bin IŞİD militanını denetim altında tuttuğunu söylüyor.

DSG ayrıca onbinlerce kişinin tutulduğu gözaltı kampı El Hol’u da denetliyor. El Hol’da kalanların çoğu, IŞİD militanı olduğundan şüphelenilen kişilerin aile üyeleri.

2022'de IŞİD’in saldırısına uğrayan hapishanedeki tutuklulardan biri, “Yüce Allah'ın kanununun bu topraklarda uygulanacağına” inanarak gruba katılmak üzere 2014'te İngiltere'den Suriye'ye gittiğini söyledi.

Küçük, parmaklıklı bir pencereden konuşan adam, “Altı yıldır hapisteyiz ve durumumuz, eşlerimiz, çocuklarımız ve annelerimiz hakkında hiçbir şey bilmiyoruz” dedi.

Tutuklular, en az 10 erkeğin kaldığı ortak hücrelerde şilteler üzerinde otururken görülebiliyordu.

Aslen Tunuslu bir Alman vatandaşı olduğu belirtilen bir başka tutuklu da sekiz yıl boyunca eşi ve çocukları hakkında hiçbir bilgi alamadan hapiste kaldığını söyledi.

Reuters’ın konuştuğu bu kişi, “Herkes pişman, herkes büyük bir hata yaptığını biliyor ve insanlar dürüstçe evlerine ve ailelerine geri dönmek istiyor” dedi.

Rus tutuklu da pişmanlığını dile getirdi ve Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'in kendisini affedeceğini umduğunu söyledi.

Cezaevi yetkilileri bu kişilerin isimlerini saklı tuttu.

Reuters’ın konuştuğu Kürt yetkili, tutukluların genellikle ziyarete gelen gazetecilere pişmanlıklarını ifade ettiklerini, ancak bu tür yorumların aldatıcı olduğunu savundu.

Yetkili, cezaevinde “Bağuz'da savaşan ve son nefesine kadar teslim olmayan” tutukluların bulunduğunu söyledi.

Kürt liderliğindeki yönetim uzun süredir yabancı devletlere, vatandaşlarını ülkelerine geri almaları çağrısında bulunuyor ve 2023 yılında bu kişileri bizzat yargılamaya başlamayı planladığını açıkladı. Hak grupları bazı ülkelerin güvenlik kaygılarını gerekçe göstererek vatandaşlarını geri almaktan kaçındığını söylüyor.

Tutukluların hala militan gibi hareket ettiklerini, “emirler” ya da komutanlar atadıklarını, firar etmeyi planladıklarını ve dini dersler aldıklarını söyleyen Kürt yetkili ise, “Fikirlerinden vazgeçtiklerini hiç gözlemlemedik” dedi.

 

 

Bu haber toplam: 3017 kişi tarafından görüldü.
Son Güncellenme:12:47:27
Bu gönderiye hiç yorum yapılmamış! İlk yorum yapan kişi olmak ister misin?
Nerina Azad
x