Suriye’nin kuzeyindeki gelişmeler, (Rojava) son günlerde rejimin müzakereleri ilerletme şartlarına ilişkin karşılıklı açıklamalarının ardından, Ankara ile Şam arasındaki ilişkileri normalleştirme sürecinde Türkiye ile Suriye rejiminin tavırlarındaki ayrışmayı yansıtıyor.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 16 Ocak’ta gerçekleştirdikleri telefon görüşmesinde Suriye’deki gelişmeleri ve müzakerelerin gidişatını ele aldılar. Suriye’nin kuzeyindeki( Rojava), gelişmeler son günlerde rejimin müzakereleri ilerletme şartlarına ilişkin karşılıklı açıklamalarının ardından, Ankara ile Şam arasındaki ilişkileri normalleştirme sürecinde Türkiye ile Suriye rejiminin tavırlarındaki ayrışmayı yansıtıyor. Ayrıca ocak ayında gerçekleşeceğine işaret edilen, üç ülkenin dışişleri bakanları toplantısı öncesinde Ankara, Türkiye, Suriye ve Rusya savunma bakanları arasında yeni bir toplantı yapma olasılığı mevcut. Ancak dışişleri bakanları toplantısının şubat ayı öncesinde yapılamayacağı duyuruldu. Bu çerçevede Türkiye, bir kez daha Halep’te kontrol ettiği bölgelere takviye göndermeyi sürdürdü. Ayrıca İdlib’deki çatışmasızlık alanları içerisinde, Zaviye Dağı’na bağlı Balyun kasabasındaki kuvvetleri için bir üssün yakınında bir helikopter pisti kurdu.
Bu çerçevede Rojava’daki kontrol bölgelerinde rejim güçlerinin ve Demokratik Suriye Güçleri’nin (DSG) mevzilerine yönelik saldırılar artmaya devam etti.
Şarkul Avsat’ın Muhalif kaynaklara dayandırdığı haberine göre içerisinde personel taşıyıcı, askeri teçhizat ve mühimmat bulunan bir Türk askeri konvoyu, Halep’in kuzeyindeki Çobanbey Sınır Kapısı’ndan şehrin doğusundaki el-Bab şehrine giriş yaptı.
Söz konusu takviyeler, Türkiye, Suriye ve Rusya savunma ve istihbarat başkanlarının 28 Aralık’ta Moskova’da yaptıkları görüşmeden bu yana ilk kez gerçekleşti. Türk ordusunun Suriye’nin kuzeybatısındaki İdlib’de bulunan kontrol noktalarına son takviyesi, savunma bakanları toplantısıyla eş zamanlı olarak yapılmıştı.
Çobanbey Sınır Kapısı’ndan pazartesi sabahı erken saatlerde giriş yapan yeni takviye, Türkiye Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın’ın açıklamalarından sadece bir gün sonra gerçekleşti. Kalın, Suriye’nin kuzeyindeki DSG mevzilerini hedef alan bir kara askeri operasyonunun, Ankara’nın masasında hâlâ bir seçenek olduğunu söyledi. Kalın, Türkiye’nin 2019’daki son Suriye operasyonunun ardından, ‘Rusya ve ABD tarafından vaat edilen güvenlik garantilerinin tutulmadığını’ ve Kürt savaşçıların söz verildiği gibi sınırdan 30 km geriye çekilmediğini vurguladı.
Türkiye, Suriye ve Rusya dışişleri bakanları toplantısına yönelik hazırlıklara paralel olarak son günlerde bir yanda Türk kuvvetlerinin ve ona bağlı grupların konuşlanma alanları ile diğer yanda rejim güçleri ve DSG bölgeleri arasında çatışmalar artıyor.
Türkiye Savunma Bakanlığı, geçen cumartesi günü Halep kırsalındaki bir Türk üssünün bombalanması sonucu yaralanan bir askerin şehit olduğunu duyurdu. Bakanlık, Twitter üzerinden Türk üssüne yapılan saldırıya cevaben Suriye’nin kuzeyindeki DSG mevzilerinin bombalandığını gösteren bir video yayınlayarak, 11 DSG mensubunun öldürüldüğünü açıkladı. Olaydan bir gün önce biri tümgeneral rütbesine sahip Suriyeli subaylar, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyindeki(Halep) mevziilerini bombalaması sonucu öldü.
Türkiye, geçen mayıs ayından bu yana defalarca Kürt silahlı grupları sınırlarından 30 km geriye çekmek için Menbic, Tel Rıfat ve Kobani’deki DSG mevzilerini kapsayan bir askeri operasyon başlatılabileceğine işaret etti.
Gözlemciler, Kalın’ın ‘savunma bakanları arasında yeni bir toplantı yapılması’ ifadelerini ve askeri operasyonla ilgili konuşmaların yenilenmesini ‘Türkiye’nin Şam’ın tutumuna ilişkin yorumu’ olarak nitelendirdi.
Ankara, siyasi süreçte kaydedilen ilerleme ve ülkedeki istikrarın sağlanması ışığında Suriye’nin kuzeyinden güçlerini çekeceğini açıklasa da Suriye halkına ve muhalefete desteğinin süreceğini ve Suriye krizini ilgili uluslararası kararlar çerçevesinde çözmeye kararlı olduğunu dile getirdi.
Rus devriyesinin Türkiye tarafından hedef alınması
Türk güçleri ve muhalif guruplar ile DSG ve rejim kuvvetleri temas eksenlerinde askeri gerilim ise sürüyor. Halep’in doğusundaki Menbic kırsalında DSG liderliğindeki Menbic Askeri Meclisi’nin kontrolündeki bölgeler arasında olan Tohar bölgesi ağır toplarla bombaladı.
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), Türk kuvvetlerinin ağır silahlarla Rus araçlarını ve devriyelerini geri çekilmeye zorladığını öne sürdü.
Aynı şekilde Halep kırsalındaki Tadif şehrinde de pazartesi sabahı rejim güçleri ile Suriye Milli Ordusu grupları arasında karşılıklı ağır top atışları yaşandı.
Tadif cephesi, bir yanda rejim güçleri ile diğer yanda Milli Ordu grupları arasında, en sonuncusu 8 Ocak’ta meydana gelen ve sık sık ağır ve orta şiddette silahların kullanıldığı çatışmalara tanık oluyor.
Türk kuvvetleri, Suriye’nin kuzeydoğusundaki DSG liderlerini ve üyelerini silahlı insansız hava araçlarıyla (SİHA) hedef almaya devam etti. Pazartesi sabahı erken saatlerde bir SİHA, Haseke’nin kuzeyindeki Amuda’nın güneydoğusunda Mozan ve Karkub köyleri arasındaki bölgede askeri bir aracı iki füzeyle hedef aldı. Saldırıda ölen olmadığı bildirildi.
SOHR’a göre bu saldırıyla birlikte Türk SİHA’ları, bu yılın başından bu yana Suriye’nin kuzey ve kuzeydoğusundaki (Rojava)DSG bölgelerini altıncı kez hedef aldı. Saldırılarda ü silahlı unsur ölürken üç kişi de yaralandı.
Diğer yandan SOHR, Türk kuvvetlerinin Mastumah Kampı ve Taftanaz Askeri Havalimanı’ndaki merkezlerinin uzağında olan bölgelerden subay ve hasta nakillerinin kolaylaştırılması amacıyla pazartesi sabahı Türk kuvvetlerinin İdlib kırsalındaki Zaviye Dağı’na bağlı Balyun kasabasındaki üslerinin yakınında bir helikopter pisti inşaatını tamamladığını bildirdi.
Uluslararası Koalisyon takviyeleri
ABD liderliğindeki Uluslararası Koalisyon güçleri, 16 Ocak’ta yeni askeri takviyeler gönderdi. Takviyeler, Irak Kürdistan bölgesindeki el-Velid Sınır Kapısı’ndan Haseke’nin güney kırsalındaki eş-Şedadi kasabasındaki askeri üssüne doğru gelen zırhlı araçlar ve yakıt tanklarından oluşuyordu. Ayrıca takviyeler lojistik malzeme taşıyan kamyonlara ek olarak 50 kapalı kamyon, askeri zırhlı araçlar ve bir dizi yakıt tankını da konvoyda yer aldı.
Bu takviyeler, Uluslararası Koalisyon güçlerinin akaryakıt yüklü 20 tankerlik konvoyu, Haseke kırsalındaki üslerine göndermesinden sonra ikinci takviye oldu. ABD güçleri, Türkiye’nin Suriye’nin kuzeyinde Menbiç, Tel Abyad ve Kobani ‘yi hedef alan bir kara askeri operasyonu başlatma olasılığıyla bağlantılı olarak SDG’nin bazı bölgelerindeki varlıklarını yeniden tesis etti. Washington, herhangi bir Türk askeri harekatına karşı olduğunu açıklamasının ardından DSG ile ortak devriyeleri de artırdı.
SOHR ayrıca Haseke’deki Geveran mahallesi üssünde DSG ve Uluslararası Koalisyon güçleri ortak askeri tatbikatında patlama seslerinin duyulduğunu bildirdi.
Ankara ve Tahran’daki medya kaynakları, İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan’ın bu akşam Washington’a gitme hazırlığında olan Türk mevkidaşı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmek üzere Ankara'ya ziyarette bulunacağını duyurdu.