Türkiye’nin İspanya eski Madrid Büyükelçiliği Müsteşarı Akın Özçer, Demokratik Birlik Partisi’nin (PYD) hedefinin sadece IŞİD’i yenilgiye uğratmak değil, aynı zamanda Batı Kürdistan (Rojava) kantonlarını birleştirip bölgede özerk bir Kürt yönetimi kurmak olduğunu söyledi.
ABD Başkanı Barack Obama’nın IŞİD’e karşı mücadele stratejisinde YPG ile ittifakın olduğunu belirten eski başkonsolos, bu durumun şaşırtıcı olmadığını ifade etti.
Akın Özçer\'in Rûdaw’a verdiği röportaj şöyle:
7 Haziran seçimlerinden sonra AK Parti’nin elde ettiği sonuç hakkında ne düşünüyorsunuz? AK Parti yalıtılmış durumda. Bu durum daha fazla sürecek mi?
AK Parti için 7 Haziran seçim sonucu oldukça kötü bir senaryo ortaya koydu. AK Parti anayasayı değiştirecek çoğunluğu (330 milletvekili) elde etmeye çalışırken, hükümeti kurabilecek salt çoğunluğu da (276) kaybetti. Bilindiği gibi AK Parti, çözüm sürecinin mimarı olduğu için oylarının yaklaşık yüzde 3’ünü MHP’ye, çözüm sürecini ilerletemediği için de oylarının yüzde 5’ni HDP’ye kaptırdı.
Buna rağmen AK Parti’nin karşısında yer alan CHP, MHP ve HDP grupları birlikte hareket edebilecek kapasitede değiller. Özellikle HDP, CHP-MHP koalisyonuna destek sunacak durumda değil. Şayet HDP destek verirse çözüm süreci başka bir bahara kalır, hatta HDP’nin politikası da sorgulanır.
Öte yandan MHP de bu üçlü ittifaka karşı. HDP ile koalisyona girmesi demek, tabanını kaybetmesi demektir. Aksi durumu HDP’nin dışarıdan vereceği destek için de geçerli.
Bu durum devam eder ise AK Parti nasıl etkilenecek? AK Parti bunu aşamazsa bölünür mü?
Bu durumda bence iki olasılık var. İlki, her üç muhalefet Partisi herşeye rağmen hükümet kursa bile bu hükümetin ömrü uzun olmayacaktır. Ayrıca farkında olmadan bu durum ana muhalefette kalacak olan AK Parti’yi güçlendirecektir. Bunun bir diğer anlamı bir yıl sonra yapılacak seçimlerden AK Parti’nin güçlenerek tek başına iktidara olarak çıkmasıdır. Ancak bu üçlü koalisyonu güçlü bulmuyorum.
İkinci olasılık ise, AK Parti’nin CHP ya da MHP’yle koalisyon kurması. AK Parti-CHP koalisyonu olasılığı çok güç ancak Türkiye için yararlı bir koalisyon olabilir. Çünkü hem yeni anayasa düzenlenecektir, hem de çözüm süreci işleyecektir. Ama başarısız olursa yapılacak erken seçimde MHP güçlenir. AK Parti ve CHP ise kaybeder.
Şayet AK Parti-MHP koalisyonu olursa, yeni anayasa ve çözüm süreci kaybetmiş olacak. Ancak bu benim tercih ettiğim bir formül değil. Kaldı ki bu durumda hiç hükümet kurulamaz. Anayasa gereği ise Kasım ayında erken seçime gidilecektir. Anketlere göre yeniden seçim olduğu taktirde AK Parti tek başına iktidar oluyor. Kısacası AK Parti’nin bölünmesi sözkonusu değil.
Sizce AK Parti kendi içinde hesap sorma sürecini başlatacak mı? Bilindiği gibi AK Parti Fazilet Partisi, ANAP, ve MHP’den oluşan koalisyon niteliğinde bir Parti. Bu durumda iktidarda olmayan bir AK Parti bundan nasıl etkilenecek?
Şahsen AK Parti’nin iktidarda olmasa bile bölünme yaşayacağına inanmıyorum. AK Parti içinde söz edilen gruplar artık belirgin değil. Milliyetçiler, MHP’den çözüm süreci nedeniyle ayrıldılar. AK Parti’de en belirgin kırılma Cemaat’e karşı olanlar ve Cemaat yanlıları arasında yaşandı. Kaldı ki bu durum Cemaat’in partinin dışına atılmasıyla sonuçlandı.
Ancak çok düşük bir olasılıkla Erdoğan- Gül farklılığı çerçevesinde bir bölünme teorik olarak düşünülebilir. Abdullah Gül’ün eski danışması Ahmet Sever, yayımladığı kitapta iki lider arasındaki görüş farklılıklarını çok açık ortaya koyuyor. Dediğim gibi kısa vadede partide bir bölünme olabileceğine inanmıyorum.
Girê Spî olaylarından sonra AK Parti’nin hangi partiyle koalisyon yapacağı konusunda değişiklik olmuş mudur?
AK Parti’nin koalisyon alternatifleri ile Girê Spî\'nin, IŞİD’in kontrolünden çıkmasıyla doğrudan bir bağlantısı yok. Şu anda görünen, AK Parti-CHP ya da AK Parti-MHP senaryosu. Ancak kanımca AK Parti-HDP koalisyonu en uygunu. AK Parti-HDP koalisyonu olmasa, bu HDP’nin yanlış stratejisinden kaynaklanacaktır.
Washington’ın Halk Savunma Birlikleri (YPG) ile İŞID’e karşı mücadelede birlikte hareket etmesi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Amerikan medyasında takip ettiğim kadarıyla bu durumu çok şaşırtıcı değil. ABD medyasında uzun zamandır IŞİD’i Batı Kürdistan\'da ancak Kürtler’in durdurabileceği fikrine yer veriliyordu. Özellikle de bunu PYD ve PKK’nin yapabileceğine inanılıyor.