Kürtçe ilk defa yemek tarifleri, çeşitleri ve zevklerini nazıma döken Şeyh Muhyeddin Heni’nin yazdığı Yemek Tarifleri ve Zevkleri (Beyana Xwarinan û Zewqên Wan) isimli simatiyye eseri, Aramice’den Latin alfabesine çevirildi. Kitabı çeviren Mele Birhan Tarini, kitabın Kürt edebiyatında çok önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Klasik Kürt Edebiyatı’nda şuana kadar bilinen ilk ve en eski simatiyye (simetname) kitabı Şeyh Muhyeddin Heni tarafından 19’uncu yüzyılda yazılan “Fî Beyanî’l Et’îme we Mezaqîh” (Beyana Xwarinan û Zewqên Wan-Yemek Tarifleri ve Zevkleri) isimli manzum eseri Mele Birhan Tarini tarafından Aramice’den Latin alfabesine çevirildi.
2015 yılında Peywend Yayınları’ndan çıkan eseri günümüz Kürtçe edebiyatına kazandıran yazar-çevirmen Mele Birhan Tarini, yemek tarifleri, çeşitleri ve zevklerini mesrur, yineleme, hezel, teşbih tarzla anlatan Heni’nin bu simatiyyesinin Kürt edebiyatında, kendisinden önce yazılan klasik edebiyat eserlerine nazaran yeni bir konu olduğunu ve aynı zamanda antropolojik bir belge niteliğinde olduğunu söyledi.
Rûdaw’a konuşan Tarini, “Kürtçe mesnevi tarzında yazılmış bir eser olarak Kürt edebiyatı araştırmacıları için önemli bir kaynaktır ayrıca Klasik Kürtçe Edebiyat’ında yeni bir yol açmıştır. Kürt mutfağından ve yemeklerinden bahsediyor. Yine 140’a yakın yemek tarifini, çeşitlerini, tat ve zevklerini anlatıyor” dedi.
Tarini, şiir şeklinde 186 beyitten oluşan kitap hakkında şunları söyledi:
“Düşünün ki bir alim ne ilim ne irfan, ne din ve ne de tasavvuftan bahsediyor. Sadece yemeklerden, nasıl yapıldıklarından, tatlarından bahsediyor. Yemeklerin hangisinin mirlerin, beylerin ve hangilerinin halkın sofrasında görüldüğünü anlatıyor. Ve bu yemeklerin bazıları günümüzde artık unutulmuş durumda. Kitabı hazırlarken yemekler hakkında dip notlar da düştük.
Ayrıca kitabın Kürtçe olması ve dönemin ünlü alimlerinden Şeyh Abdurraman Ahtepi’nin el yazısı ile yazılmış olması da önemlidir. Dili ise son derece sad eve anlaşılırdır. Bu eser, Mehmet Kamil tarafından yazılan ilk Türk yemek kitabı olan Melceü’t-Tabbahin ile aynı yıllara denk geliyor. Fakat Mehmet Kamil’in kitabı korunduğu için biliniyor. Şeyh Muhyeddin Heni’nin kitabı ise Kürtçe olduğu için pek tanınmıyor.” Yazının devamına burdan ulaşabilirsiniz