30 Temmuz 1943 yılında General Mustafa Muğla’nın emriyle kurşuna dizilerek katledilen 33 emekçi Kürt köylüsünün manevi huzurlarında saygıyla eğiliyoruz.
30 Temmuz 1943 yılında General Mustafa Muğla’nın emriyle kurşuna dizilerek katledilen 33 emekçi Kürt köylüsünün manevi huzurlarında saygıyla eğiliyoruz. Katliamı lanetliyoruz.
33 kurşun olayı; 30 Temmuz 1943 yılında “hayvan kaçakçılığı” iddiasıyla, bir gece yarısı evlerinden toplatılan ve aralarında biri kadın ve 11 yaşında erkek çocuğunda bulunduğu 33 yoksul Kürdün sorgusuz, sualsiz bir şekilde jandarma bölge komutanı Orgeneral Mustafa Muğlalı’nın keyfi emriyle iki müfreze tarafından Seyfo Deresi denen yerde katledilmeleridir. 33'lerin katliamının bir numaralı sanığı sadece katil Mustafa Muğlalı değil onu koruyup kollayan devletin kendisidir! Tüm parçalarda olduğu gibi, Kuzey Kürdistan’da da 33’ler katliamı benzer sayısız katliam yaşandı ve katliamlar halen devam etmektedir. Üstelik bugün sadece sınır içerisinde değil sınır ötesinde de benzer baskı ve katliamlar sürdürülmektedir.
Halkımızın ulusal özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi baskı, kitlesel sürgün, katliam ve soykırımlara rağmen bugüne kadar geldi. Kürdistan Bölgesel Yönetimi’nde yarı bağımsızlığa ve Rojava’da fiili federasyona ulaşılması sömürgecilerin asimilasyon, baskı ve katliam politikalarının açmaz içerisinde olduğunun kanıtıdır. Türk iktidarına çağrımız; Kürdistan meselesinin çözümünde baskı, şiddet ve savaş politikalarına son vererek barışçıl demokratik çözümü esas almasıdır. Savaş siyasetinin çözümsüzlüğü derinleştirdiğinin kanıtı 100 yıldır uygulanan politikaların yol açtığı sonuçların kendisidir.
Halkımız 33’leri unutmadı, unutmayacak
30/07/2020
Kürdistan Komünist Partisi - KKP