Özgürlük İçin Hukukçular Derneği, Kilyos Mezarlığı’nda kaldırıma gömülen cenazeler için BM ve AİHM’e başvuracak. Avukat Serhat Çakmak, mezarlıklara yönelik saldırıların amacının “toplumu hafızasızlaştırmak” olduğunu söyledi
Bitlis’in Tatvan İlçesine Bağlı Yukarı Ölek (Oleka Jor) Köyündeki Garzan Mezarlığı’nın 3 Yıl Önce Tahrip Edilerek, Cenazelerin Adli Tıp İncelemesi İçin Getirildiği İstanbul’da Kilyos Mezarlığı’nın İçinde Kaldırıma Gömülmesi, Birleşmiş Milletler (BM) Ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) Taşınıyor. 261 Cenazeye Ait Kemiklerin 1’den 18’e Kadar Numaralandırılmış Mezarlara Plastik Saklama Kapları İçerisinde Üst Üste Defnedildiği Mezarlıkta Geçtiğimiz Günlerde İncelemelerde Bulunan Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Yayımladığı Raporunda Cenazelerin Ailelerine Teslim Edilmesini Ve Hukuka Aykırı Olan Bu İşlemin Sorumluları Hakkında Soruşturma Açılmasını İstemişti. Bu Konudaki Hukuki Girişimlerini Sürdüren ÖHD, Bu Kez BM Ve AİHM’e Başvurmaya Hazırlanıyor.
Cenazelerin Garzan Mezarlığı’ndan Çıkartılıp, Önce İstanbul Adli Tıp Kurumu’na (ATK) Getirilmesi, Sonra Kilyos Mezarlığı’na Kaldırıma Gömülmesine Karşı Hukuk Mücadelesi Veren ÖHD Üyelerinden Serhat Çakmak, “Hukuksuzluklar Silsilesi” İle Dolu Olduğunu Vurguladığı Sürecin Halen Devam Ettiğini Söyledi.
Toplumsal Değerler Ayaklar Altında
Çözüm Sürecinin Bitirilmesi İle Başlayan Çatışmalı Süreçte Devletin Mezarlıklara Yöneldiğini Söyleyen Çakmak, Garzan’dan Önce Lice Ve Benzeri Birçok Yerde Mezarlıklara Saldırı Olduğunu Hatırlattı. Garzan’dan Getirilen Cenazelerin Kilyos Mezarlığı’nda Üst Üste Gömülmesi Görüntülerinin Sürecin Başından Beri Yaşanan Hukuksuzlukları Çok Net Bir Şekilde Gözler Önüne Serdiğini İfade Eden Çakmak, “Ağır Bir Hak İhlali Var Ortada. Savaş Hukukunda Savaşan İki Tarafın Birbirlerini Yenme Ve Öldürme Gayesi Bulunmaktadır. Fakat Kişi Öldükten Sonra Onun Dünya İle Bir Bağı Kalmadığından Gömülmesi Ve Akabinde İnsanların Dini Ritüellerini Gerçekleştirmesine Kimse Karışmazdı. Bu Anlayış İlerleyen Süreçlerde Toplumlarda Gelenek Haline Hukukta İse Yasa Haline Gelmiştir. Fakat Burada Toplum Vicdanını Yaralayan Husus Toplumsal Değerlerin Ayaklar Altına Alınmasıdır. Bununla Toplum Hafızasızlaştırılıyor” Dedi.
Tek Gaye Acıları Hafifletmek
Ailelerin Tek Gayesinin Garzan Mezarlığı’ndan Çıkarılan Cenazelerin Tekrardan Defnini Sağlayıp Acılarını Hafifletmek Olduğunu Dile Getiren Çakmak, Cenazelerin Yerlerinden Çıkarılması Bir Yana Toprağının Bile Zarar Görmesinin Manevi Açıdan İnsanları Yaraladığını Kaydetti. Bu Kadar Hassas Olunan Bir Konuda İnsanların Cenazeleri Defnedildiği Yerden Alınıp Yol Kenarında Kaldırma Gömülmesinin Kabul Edilemez Olduğunu Söyleyen Çakmak, Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Devam Eden Süreci, Suç Duyurularını, Adli Tıp Aşamasını Ve Cenazelerin Teslim İşlemini Takip Ettiklerini Bu Anlamda Çalışmalarının Devam Ettiğini Paylaştı.
Ululararası Sözleşmeler İhlal Edildi
Av. Çakmak, Cenazelerin Kilyos Mezarlığı’na Gömülmesinde Mevzuatta Uygun Hareket Edilmediğini De İfade Etti. Çakmak, Bu Konuda Şunları Dile Getirdi: “Bu Konuda Mevzuat Gayet Açık. Defin Edilen Kişinin Kimsesiz Olup Olmaması Önemli Değildir. Definin Usulleri Her Cenaze İçin De Aynıdır. Cenazeler Üst Üste Gömülemez, Mezarlıklar Arasında Mesafe Olmalı Ve Gömülen Yerin Mezarlığa Uygun Olması Gerekmektedir. Tabi Kilyos’a Bu Şekilde Defin Talimatı Veren Yetkililerin Hukuki Sorumluluğu Bulunmakla Birlikte Asıl Hak Kaybı Cenaze Yakınlarına Karşı Oluşmaktadır. Gömülme Hakkının İhlali Cenaze Yakınlarına Eziyet Çektirilmesi Ve Bu Uygulamaların Artık İşkenceye Dönüşmesi Uluslararası Sözleşmelerin De İhlal Edildiğinin Göstergesidir.”
Hukuki Başvurular Yapılacak
Mezarlıklara Yönelik Saldırılarla Toplumda Açılan Yaranın Daha Da Kanatıldığını Vurgulayan Çakmak, Cenazelerle İlgili Her Uygulamanın Beraberinde Bir Hak İhlalini Getirdiğini Kaydetti. Bu Yüzden Sürekli Mevcut Durumu Değerlendirerek Bundan Sonra Neler Yapabileceğini Konuşmak Gerektiğini Vurgulayan Çakımak, “Şu Ana Kadar Cenazelerin Teslimine İlişkin Süreci Takip Ettik. Yapılan İşlemlere İlişkin Suç Duyurularını Yaptık Ve Bu Süreçlerin Takibini Yapmaktayız. Son Gelişmelerden Sonra Da İç Hukuk Yolları Tüketilmeden Birkaç Uluslararası Hukuk Yoluna Da Başvuru Yapacağız. Bu Konudaki Çalışmalarımızda Devam Etmekte Olup Gerekli Raporlamaları Ve Görüşmeleri Yaptıktan Sonra Bu Hukuki Yollara Da Başvurularımızı Yapacağız. Öncelikle Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Komiserliği Ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) Başvuru Yapmaya Hazırlanıyoruz” Dedi.
‘Muhatap Bulamıyoruz’
Avukat Çakmak, Hukuksal Anlamda Yaşadıkları Sıkıntıların Başında İse Muhatap Bulmakta Zorluk Çekmeleri Geldiğini Paylaştı. “Adli Ve İdari Makamlardan Sağlıklı Ve Gerçek Bilgiler Alabilmek İçin Ciddi Anlamda Çaba Sarf Ettik Ama Yetkililere Ulaşma Konusunda Da Sıkıntılarımız Oldu” Diyen Çakmak, Yine Bitlis Cumhuriyet Başsavcılığı’nda Bulunan Ve “Gizlilik” Kararı Bulunan Dosyaya Erişememelerinin İşlerini Zorlaştırdığını Kaydetti.
Bunların Yanı Sıra Ailelerin Üzerindeki Kamusal Baskının Başvuru Sürecindeki Çalışmalarını Etkilediğini Söyleyen Av. Çakmak, “Bu Mesele Toplumda Derin Yaralar Açan Bir Mesele Olduğunu Ve Sistematik Bir Şekilde Yapıldığını Göz Önünde Bulundurduğumuzda Toplumun Ciddi Anlamda Tepki Göstermesi Gereken Bir Meseledir. Bizler Çok İyi Bilmekteyiz Ki Değişim Ve Dönüşümler Toplumun Karşı Çıkması İle Ses Çıkarması İle Gerçekleşir” Diye Konuştu.